Hanımlar İçin İbretlik Bir Hikaye Peygamberden fatıma annemize cenneti kazandıran kıssa.. Peygamberlik Döneminde Günlerden Bir gün, Efendimiz Resulullah (Sallallâhû Aleyhi ve Sellem) kalkıyor, kızı Fatıma’nın evine geliyor… Eve girdiğinde görüyor ki, Fatıma Validemiz (Radıyallahû Anhâ) oturmuş elinde beyinin elbisenin söküğünü dikiyor. Ayağıyla da Hz. Hasan’ın beşiğini sallıyor, ağzıyla da Kur’ân-ı Kerim okuyor. Bu haldeyken Efendimiz (Aleyhissalâtü Vesselâm) içeri girince hemen ...
Devamını Oku »Aylık Arşiv: Mayıs 2016
hidrat
hidrat Bir cismin bir ya da daha çok su molekülüyle oluşturduğu bileşiklerin genel adı. Su içeren çözünebilirtuz eriyiği buharlaştığı zaman, çoğunlukla hidratlar oluşur. Hidratların çoğunda su moleküllerinin katı moleküllere oranı değişmezdir. Ama bazı katilar, birden çok hidrat oluşturur. Sözgelimi, sodyum sülfat (Na2 S04), hidratlanarak sodyum sülfat dekahidrat (Na2 S04 .10H2 O), sodyum sülfat heptahidrat (Na2 S04.7H20) ve sodyum sülfat monohidrat ...
Devamını Oku »hidralar
hidralar Selentereler şubesinden 2 000’i aşkın türü bulunan omurgasızlar sınıfı (Bil. a. Hydrazoa). Durgun su yosunlarının arasında çok sık rastlanan hidralar, genellikle koloniler oluşturur (her biri dallı sapının ucunda yeralır), dokunaçlarını ağır ağır sallayarak, küçük deniz organizmalarına değdikleri anda zehirli hücrelerindeki zehir¡ boşaltır ve avı ağızlarına çekerler: Avın içi yenmiş derisi, saatler sonra dışarı atılır. Hidralar, tabanlarını bir bitki ya ...
Devamını Oku »Sadık Hidayet
Hidayet, Sadık İranlı yazar (Tahran 1903-Paris 1951). Paris’te öğrenim gören Sadık Hidayet, İran’a dönünce kendisini İran edebiyatını modernleştirmeye adadı. Özellikle öyküleriyle ün salıp, İran toplumundaki yoksul sınıfların yaşamını ve savaşımını ateşli bir dille anlattı; tiyatro oyunları ve yergiler de yazdı; folklor derlemeleri yaptı. 1941- 1947 arasında ülkesindeki haksızlıkları şiddetle eleştirip, Paris’e dönmek zorunda kaldı ve bir süre sonra intihar etti. ...
Devamını Oku »Hidalgo
Hidalgo Meksika’nın orta-doğu kesiminde eyalet. Büyük bölümü Meksika yaylasında yeralan Hidalgo’nun yüzölçümü 20 813 km2, nüfusu 1 880 635, merkezi Tula yakınındaki Pachuca’dır. Baştan sona Doğu Madre dağlarının aştığı, eski Toltec Kızılderilileri uygarlığının merkezi olan eyalette, tarım (mısır, buğday, pirinç, şekerkamışı) önemli ölçüde geliştirilmiştir. Yüksek kesimlerde başlıca gelir kaynağı orman işletmeciliğidir. İspanyol sömürgecileri tarafından yoğun biçimde işletilen gümüş yatakları, günümüzde ...
Devamını Oku »hıristiyanlık
hıristiyanlık Hz. İsa’nın kişiliğini, düşüncesini ve sözlerini ileten yazılar üstüne kurulmuş dinleri topluca belirten terim. İsa peygamberin kurduğu hıristiyanlık, günümüzde çeşitli mezheplerden 1 milyara yakın kişinin benimsediği bir dindir. İsa peygamberin, Yahudi din adamlarından kurulu Sanhedrin meclisinde işkenceyle ölüm cezasına çarptırılıp çarmıha gerilmesinden (i.s. 30 yıl dolaylan) sonra. Havariler aracılığıyla yaygınlaştırılmıştır. Hıristiyan inancına göre İsa, Tanrı’dan kopmuş bir dünyaya ileti ...
Devamını Oku »Muhammet Bin Ahmet el-Hıraki İbn ül-Haysam
Muhammet Bin Ahmet el-Hıraki Arap astronomu ve filozofu (öl. Merv 1139). Merv’de Şemsettin Fbül Hüseyin Ali’yle işbirliği yapan Muhammet Bin Ahmet el-Hıraki,İbn ül-Haysam’ın[ortaya attığı kuramı açıkladı: “Gezegenlerveyıldızlarvarsayımada- yanan daireler üstünde değil, dönen küresel yüzeyler ” Böylece, bir gezegenin hareketi sırasında önündeki havayı sıkıştırarak kasında bir boşluk bıraktığı savını çürütmüş oldu. Yapıtları: et-Tebsire ilm il- Heye (Gökbilimde Gözlem), Müntehayi idrak Taksim il-Eflak ...
Devamını Oku »Kağızmanlı Hıfzı
Hıfzı, Kağızmanlı Türk halk şairi (Kağızman 1893-ay.y. 1918). Küçük yaşta kaval çalmayı öğrenen Kağızmanlı Hıfzı, antolojilejde yayınlanan şiirlerinde gerçekçi bir dil kullanarak, yaşadığı olayları konu edinmiş, Kağızman’ın işgalinde Ruslar tarafından öldürülmüştür.
Devamını Oku »hıdiv
hıdiv Osmanlı devletinde 8 Haziran 1867’den sonra Mısır genel valilerine verilen unvan. “Saltanat naibi” anlamına gelen hıdiv unvanı ilk olarak. Sadrazam Keçecizade Fuat Paşa’nın isteğiyle Sultan Abdülaziz tarafından, Mısır valisi İsmail Paşa’ya verildi, Devlet protokolunda sadrazam ve şeyhülislâma eşit olan hıdivlerin böylece bütün devlet memurlarından üstün konum elde efmeleri, Keçecizade Fuat Paşa’nın özellikle jön Türkler tarafından sertlikle eleştirilmesine neden oldu. ...
Devamını Oku »hıçkırık
hıçkırık İnsanda diyafram kaslarının istemsiz olarak apansız ve şiddetle kasılması. Sindirim bozukluğu, aşırı alkol alma, çeşitli metabolizma hastalıkları, bazı ilaçlar, vb. pek. çok nedenden kaynaklanabilen hıçkırık, birkaç dakikadan uzun sürerse son derece rahatsız edicidir. Geçici bir hıçkırık durumunda büyük bir şeker parçası ya da ekmek kabuğu yemek, gözyuvarları üstüne hafifçe bastırmak, buruna bir parça tütün çekmek, soluk almadan bir bardak ...
Devamını Oku »Hıbey
Hıbey Çin’in kuzeydoğu kesiminde il. Sarı Deniz’in kolu Bo Hay körfezi kıyısında yeralan Hıbey’in (Çince Hebei) yüzölçümü 188 000 km2, nüfusu 61 082 439, merkezi Pekin ve Tientsin kentleri de il sınırları içinde yeralmakla birlikte, ayrı belediyeler olarak yöne- tilirler. Büyük bölümü verimli Kuzey Çin ovasında yeralan Hıbey’de, kuzey ve batı kesimlerde, her ikisinde de zengin madenkömürü ve demir yatakları ...
Devamını Oku »Hezarfen Ahmet Çelebi
Hezarfen Ahmet Çelebi Türk bilgini (XVII. yy.). Geniş bilgisi ve uçma eylemini gerçekleştirmesinden ötürü Hezarfen (“bin fenli”) takma adıyla anılan Hezarfen Ahmet Çelebi, daha önce uçmayı deneyen İsmail Cevheri’yi örnek alıp, kanat takarak Galata kulesinden uçmaya başladı ve Doğancılar’a (Üsküdar) indi. Olayı düşünde gören Murat IV’ün düşünün kötüye yorumlanması üstüne, Cezayir’e sürüldü ve orada öldü.
Devamını Oku »hezaren
hezaren Bitki cinsi (Bil. a. Delphinium). Kuzey yarıkürenin ılıman bölgelerinde yetişen 200’e yakın türü bulunan hezaren cinsi üyelerinin büyük bölümü mavi, bazılarıysa kırmızı, pembe, beyaz çiçekler açar, bahçelerde yaygın biçimde yetiştirilirler.
Devamını Oku »Paul von Heyse
Heyse, Paul von Alman yazarı (Berlin 1830-Münih 1914). Genç yaşta büyük ün kazanıp, Münih edebiyat çevrelerinde önemli rol oynayan Paul von Heyse, Bavyera kralı Maximilian ll’nin gözüne girmeyi başardı. Yirmiyi aşkın kitap, birçok şiir, birçok çeviri yayınlamasına karşın, çağının gerisinde kalarak “genç kızlar için öyküler yazan biri” olmaktan öteye gidemedi: Başyapıtı: Arrabbiata (1854), dışındaki öykü kitapları (Novellen vom Carda See ...
Devamını Oku »Jaroslav Heyrovsky
Heyrovsky, Jaroslav Çek kimyacısı (Prag 1890-ay.y. 1967). Prag Üniversitesi’nde doktora çalışmasını tamamlayıp (1918) aynı üniversitede fiziksel kimya doçentliğine (1922) ve profesörlüğe (1926) yükselen Jaroslav Heyrovsky, Çekoslavakya Fen Akademisi Polarografi Enstitüsü yöneticiliği yaptı (1950-1963). Londra Krallık Derneği yabancı üyeliğine seçildi (1965).Civanın elektrokılcallığı üstüne yaptığı çalışmalar (1918) polarografinin temelini oluşturan Heyrovsky, dış potansiyel uygulanan bir çözeltiye cam bir kılcal boruyla cıva damlatarak, ...
Devamını Oku »Thor Heyerdahl
Heyerdahl, Thor Norveçli antropoloji uzmanı (Lanvik 1914). Oslo Üniversitesi’nin son sınıfındayken hayvanbilim araştırmaları yapmak için Markiz adalarına giden Thor Heyerdahl, Polinezya destanlarını, dillerini ve taş işleme yöntemlerini inceledi. Polinezyalıların atalarının deniz yoluyla Peru’dan gelmiş olabileceğini öne sürdü. Eski halkların göçlerinde deniz yolunun önemli rol oynadığını savunan bir kuram ortaya atıp, kuramını doğrulamak için balsa ağacından yaptığı bir salla Peru kıyılarından ...
Devamını Oku »heyecan
heyecan Çeşitli duyguların yol açtığı, kişinin dış görünümlerine de yansıyan apansız ve geçici ruhsal çalkantı. Heyecanlar, bir bireyin yaşamındaki önemli olgulara gösterdiği biyolojik-ruhsal tepkiler diye de tanımlanabilir. Söz konusu tepkiler özel türden duyguları, yaygın ruhsal değiş¡klikleri, harekete geçme dürtülerini, bazen de açık davranışları kapsar. Birçok araştırmacı, heyecanların, evrim içinde, bireyin sağ kalma şansım artırmak için geliştiğini ileri sürmektedirler: Sözgelimi, heyecan, ...
Devamını Oku »Georg von Hevesy
Hevesy, Georg von Macar asıllı İsveçli kimyacı (Peşte 1885- Freiburg im Breisgau 1966).Doktora çalışmasını tamamladıktan (1908) sonra, Zürich Teknik Okulu ve Manchester Uni- versitesi’nde ders veren Georg von Hevesy, Budapeşte Üniversitesi’nde profesörlüğe yükseldi (1918). Kopenhag Üniversitesi Fizik Enstitüsü’ne geçip (1920), Freiburg Üniversitesi’nde fiziksel kimya profesörlüğü yaptı (1926-1934). Krallık Derneği’ne üye seçilip, İsveç yurttaşlığına geçerek (1943) Stockholm Üniversitesi’nde ders vermeye başladı. ...
Devamını Oku »heterosiklik bileşikler
heterosiklik bileşikler Halkasında iki ya da daha çok sayıda farklı element bulunan halkalı bileşikler. Doğada bulunan çok sayıda heterosiklik (ya da ayrık halkalı) bileşiğin tümünün, karbon atomlarından ve bir ya da daha çok azot, oksijen ya da kükürt atomundan oluşan halkaları vardır. Epoksit- ler, laktonlar, laktamlar ile halkalı asit anhidritler ve ¡mitler gibi bazı halkalı bileşikler, genellikle heterosiklik sayılmaz; çünkü ...
Devamını Oku »heterodin
heterodin Bir radyo alıcısında, bir frekans değişikliği oluşturmak amacıyla kullanılan, sinüsoidal elektrik salınımları ileticisi. Farklı frekanslardaki iki sinyal elektronik yolla karıştırılırsa, karıştırma aşamasının çıktısı, başka bileşenlerin yanı sıra, girdinin toplam ve fark frekanslarını içerir. Frekans dönüştürme, frekans çevirme ya da heterodinleme adları verilen bu karıştırma süreci, iletişim alıcılarında yaygın olarak kullanılır. Uygulamada alışılmış AM bantından yayın yapan radyo, “süperheterodin alıcı” ...
Devamını Oku »