MUHAMMED BERCİ

MUHAMMED BERCİ: Evliyâmn büyüklerinden. îsmi, Muhammed bin Azûz’dur. 1170 (m. 1756) senesindCezayir’in Berç denilen köyünde doğdu. 1233 (m. 1818) senesinde, hac dönüşünde yakalandığı vebâ hastalığından doğduğu köyde vefât etti.

Muhammed Berd, babasının terbiyesinde yetişti. Küçük yaşta Kur’ân-ı kerîmi öğrendi. Gençliğini ilim öğrenmekle geçiren Muhammed Berd, aklî ilimlerde çok yüksek derecelere kavuştu. Tasavvuf yolunun edebini Muhammed bin Abdürrahmân Ezherî’den öğrendi. Muhammed Ezherî’nin yanında uzun süre halvette kaldı. Bu sırada annesi, Muhammed Berd’den hiç haber alamadı. Oğlunu çok özledi. Oğlunun hasreti ile yamp tutuştu. Bu hasretle evinin üzerine çıkıp üç defâ “Muhammed bin Azûz” diye bağırdı. Muhammed Bercî, Allahü teâlâmn izni ile annesinin bu sesini işitti. Bunu hocasına arz edince, hocası, onun annesinin yanına dönmesini emretti. Ayrılırken de; “Şâyet sen gittikten sonra vefât edersem, Şeyh Abdürrahmân Bâş Terzî’den aynlma!,, diye nasihat etti. Muhammed Berd, hocasının vefatından sonra Abdürrahmân Bâş’m hizmetinde bulundu. Vefatına kadar onun yanından ayrılmadı. Tasavvuf yolundaki yetişmesini onun yanında tamamladı.

Muhammed Berd, 1232 (m. 1817) senesinde, talebelerinden Ali bin Ömer Tulgî, Mübârek bin Hâydem ve ba’ zılan ile berâber hacca gitti. Hac kâfilesinde Tunus sultânı Abdürrahmân da vardı. Muhammed Berd, dâimâ iyiliği emreder, kötülükten sakınırdı. Müslümanlar, aralarındaki müşkilleri hâlletmesi için ona baş vururlardı. O hilm ve güzel ahlâk sâhibi idi. Heybetli ve vakârlı idi.

Muhammed Bercî’nin yazmış olduğu eserlerden ba’zılan şunlardır

1- Manzûmetün fi kavât-ül-mürîd,

2- Şerhun alet-Telhîs Kavât-ül-mürîd manzûmesinden ba’zı bölümler:

Talebeyi maksûduna kavuşturan yolu kesen şeylerin en kötüsü şunlardır Amellerini mu’teber görmesi, uzun emel sâhibi olması, kendini evliyâdan ve Resûlullaha (s.a.v.) vâris olan âlimlerden görmesi, rü’yâda hâsıl olan hâllerde kanâat etmesi, insanların kendisine iltifat etmesini istemesi.

Ey yavrum! Gaflet ve aldanma içerisinde olanlardan sakın! Edebe sarıl. Tasavvuf yolunda bulunanların dikkat etmesi lâzım gelen edebler dörttür. Berâberindekilere insafla, adâletle muâmele etmek. Nefse hiç fırsat vermemek. Büyüklere hürmet etmek. Küçüklere şefkât göstermek. .

Yine tasavvuf yoluna mensûb olan kimseye şunlar da lâzımdın Zâlimden sakınmak, ondan uzak durmak, ilmi ile amel edeni kedisine tercih etmek. Muhtaçlara yardım etmek. Vaktini Allahü teâlâyı anmadan geçirmemek.

Ey yavrum! Dâimâ Allahü teâlâmn seni gördüğünü unutma. Dünyâda garib olduğunu, vefât ettiğin zaman yere düşüp kalacağım, mezârda yapa- yanlız olacağım, orada hesâba çekileceğini unutma.

Ey yavrum! Şu beş temel husûsu yerine getir 1- Açıkta ve gizlide takvâ sâhibi ol, ya’nî haramlardan kaç. 2- Sözünde işinde ve davranışlarında aslâ tâviz vermeden Resûl-i ekremin (s.a.v.) sünnet-i seniyyesine uy. 3- îster sana sırt çevirsinler, ister sana teveccüh etsinler mahlûktan birşey bekleme. Çünkü hakîkî yardıma Allahü teâlâdır. 4- Az veya çok, Allahü teâlâ- mn sana verdiğine, senin hakkındaki taksimine râzı ol. 5- Gizlide ve açıkta, hiçbir zaman Allahü teâlâdan gâfil olma.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*