Genel

Demir devri

demir devri

Demir devri

demir devri

demir devri

insan, demiri ilk kez belki de gökten gelmiş bir armağan olarak bulmuştu: M.Ö. 3000 dolaylarında ve hattâ daha önce yapılmış silah ve süsler için gerekli maden, yere düşmüş demir meteorlarından sağlanmış olabilir. Demirden araçların yapımı için bin yıl daha beklemek, çoğu kez katışıklı durumda olan madeni, demir filizinde özütlemek için, eritme tekniğini geliştirmek gerekti. Demir, erime derecesi yüksek olduğundan odun yada kömür ateşinin üzerine konarak eritilemi-yordu. 1539°C derecelik ıs’ya ulaşabilmek için bir çeşit basınçlı hava akımlı yada yüksek fırına gerekseme vardı.

İlkel eritme fırınları, birkaç yüzyıl boyunca değişik ülkelerde oldukça iyi kalitede, dövülebilir demir üretiminde kullanıldı. Çeşitli uygarlıklar için demirin temel bir önemi vardı ve M.S. I. yüzyıla gelindiğinde Noricum’lular, Part’lar ve Çinliler yumuşak çelik üretebiliyorlardı.

Hitit Demircilerinin Yöntemleri

Balçıklı demir filizi, oldukça boldur, yaygındır ve kolay bulunur. Demir eşya yapmak için önce filiz eritilir ve demir kütük haline getirilir. Daha sonraları ısıtılarak
ve dövülerek dışık temizlenir ve suda soğutulur. Birkaç kez tekrarlanan bu işlem sonunda yeterli güçte demir elde edilir. M.Ö. İkinci binin son yarısında Demir devrinin ilk gerçek teknisyenleri olan Hitit-li demirciler, bu yöntemi yaygın olarak kullandılar (2).

Hititler eritme yöntemlerini çok gizli tutuyorlardı, ama Hitit imparatorluğunun M.Ö. 1200’de yıkılmasından sonra demirciler dağıldı ve böylece öteki kabile ve uluslar da dayanıklı maden araçların yapımında, onların ustalıklarından yararlandılar. Yüzde 1,5 yada daha az oranda karbonla karıştırılmış demirden bir çeşit çelik, gene bu dönemde üretilerek kenarlarının keskin olması gereken silah ve araçların yapımında kullanılmıştı. Demir devrinin başlarındaki mızrak uçları ve oraklar (3), oyuk yapılamadığından yetersizdi. Bu oyukların yapımı için madenin bir kalıba dökülmesi gerekiyordu. M.Ö. ikinci binden kalma bazı oyuklu demir silahlar bulundu, ama bunların oyuk yerleri altından yada bakırdandı (bakırın erime derecesi 1083°C derece, altınınki ise 10S3°C derecedir; yani bu madenler dökülmek üzere bir ateş üstünde eritile-bilirler).
Demir devrinin başlarına raslı-yan barışçıl eşyalar arasında, demircilerin kendileri tarafından kullanılan maşa, çekiç ve örsler; ve dayanıklılığı sınırlı olan tunç çivilere oranla büyük bir aşama olan demir çiviler yer alıyordu.

İlk demir sabanlar M.Ö. 1100 dolaylarında Filistin’de yapıldı, ama M.Ö. VI. yüzyılda Yunanlıların demiri bu amaçla kullanmadıkları anlaşılıyor. Demir sabanlar, ancak Romalılar zamanında, yaygın hale geldi. M.Ö. VI. yüzyılda kuzeydoğu İspanva’daki Katalanlar, basınçlı hava akımı sağlayan iki körüklü bir çeşit fırında demiri yumuşatabiliyor, ama eritemiyorlardı.

Romalıların Demir Kullanımı

İlk demirciler Hititlerse, ilk maden mühendisleri de Romalılardır. Romalıların maden ocakları batıda, güney İskoçya’dan güney İspanya’-ya; doğuda ise, Romanya’nın batısına kadar uzanıyordu.

Beklenileceği gibi, Roma demir ve çeliğinden çeşitli askeri amaçlarla yararlanıldı. Yunanlılardan kalan göğüs zırhları, ünlü kısa kılıçlar ve üç metrelik kargıların çoğu demirden yapılıyordu. Daha sonra Romalı askerler, uzun demir
I ITraklar I İYunanlıtar

I I llirvalılar

T lEtrüskler

f ^Sikanialılar

I | İtalikler
1.000km
1) Demir filizi alü- 2 a

minvumdan sonra en yaygın ve en çok bulunan cevherdir. Ama, Demir devri baslarında insanlar hematit ve magnetit gibi, içinde %60 demir bulunan zengin filizleri değer-lendiremiyorlardı.

Bunların toprak altından çıkarılması gerekmekteydi. ilkin, bataklıklarda serbest halde bulunan balçıklı filizin kullanıldığı sanılıyor. Balçıklı filiz, öteki demir minerallerinin ayrısması ve bakterilerin etkisiyle su dibine çökelmesiyle oluşur. Ancak,

M.Ö. 850 yıl-larınaa Avrupa’da, başka demir filizleri de islenmeye başlanmıştı. Bu harita, demir filizini işleyen çeşitli halkların bulundukları bölgeleri gösteriyor.
2) İnsan yapısı en

eski demir nesneler M.Ö. 2500’den kalma süs eşyaları ve küçük silahlardır. Hitit yapısı bu kama biçimi kılıç, daha sonraları yapılmıştır [Al. Keskiı ağzı, filizin kızdırılıp dövülmesiyle yapılmış olmalı. Bu yöntemle demire kaba bir biçim verilebilir. Hitit demir çileri daha sonraları demir teknolojisinin ustaları oldular, bu tasmada [Bl görüldüğü gibi Avrupa demirciliğini etkilediler. M.< 500’de Orta Avrupa’dc demirciler, odun kömürünü ışıtılmış demirle döverek çelik elde edebiliyorlardı. İtalya’nın Chieti kentinde bulunan bu demir başlı topuz fC], ilkel demir teknolojisinin son örneklerindendir. Yapım tarihi M.Ö. 600’dür.
~~~j Toprak
3) Maiden Castle,

İngiltere’de Demir devrinden kalma bü-vük bir kaledir. Neolitik dönemden beri (M.Ö. 3000) kullanılan ver, iki tepenin orta-sındavdı [Bl ve M.Ö.
100’de kale bir kent kadar büvümüs ve en eskisi M.Ö. 500’den kalma altı sıra tabya ile f 1 -61 çevrelenmişti. Bu demir ok ucu, küçük orak ve tunç kemer tokası fAl M.Ö.
100 ile M.S. 70 arasın da Maiden Castle’da oturan Wessex’li Demir devri insanları tarafından yapılmıştır; o dönemde bu insanlara Durotrige’ler deniyordu. Bu Keltler
avrıca demirden yapılma yüzükler, baltalar ve ticarette kullanılan kılıç biçiminde «para çubukları» bıraktılar. Kale M.S. 43’de Vespasian yönetimindeki Romalı

kılıçlar, zıpkınlar ve mancınıklarla atılan küçük demir oklar kullandılar. Demirden yapılma koçbaşları Asurlulardan beri kullanılmaktaydı; Romalılar ise kale duvar ve kapılarında delikler açan terebra’yı geliştirdiler.

I Yunanlılar demiri, yapılarda en yaratıcı bir biçimde, dövme demir kirişlerde kulanmışlardı. Parthe-non’un yapımında bu kirişler, alınlıklardaki en ağır heykelleri tutan dirsekler olarak karşımıza çıkar. Daha sonra Romalılar T biçiminde demir kirişler kullandılar; Cara-calla Hamamlarında bunlar 38 metre çapındaki bir kubbeye destek olmaktaydı.

Ortaçağ başlarındaki madencilik ve metalurii konusunda M.S. 1000’den önce Sakson madencilerinin Harz dağlarında çalışmış olmaları dışında pek az şey biliniyor. Daha sonraki ortaçağ maden teknolojisi üzerine bilgimiz, tek bir adam, yani Agrícola adıyla tanınan Sak-sonyalı bir doktor sayesinde çok daha fazladır. Agrícola, De re metallica (1556) adlı büyük kitabında kulanılan yöntem ve makinaları ayrıntılarıyla anlatmakta, bu dönemde madenciliğin kârlı bir sanayi durumuna geldiğini ortaya koymaktadır.
Demir ve Silah Üretimi

Agricola’nın zamanından yüzyıllar önce, bugün silah sanayii denilen alandaki demir işletmeciliği oldukça canlıydı. Charlemagne (M. S. 742-814) döneminden sonra demir zırh, Romalıların yöntemlerine dayanmadan yeniden bulundu, daha sonra ateşli silahların üretilmesiyle, bütünüyle yeni bir demir teknolojisi gelişti (5).

Demir devrinin son büyük buluşu ise demirin eritilerek kalıplara dökülmesi oldu. Ortaçağın Stüc-kofen’leri büyütülerek ilk yüksek fırınlar geliştirildi. Eritme işleminde hem yakıt, hem de gerekli bileşim maddesi (karbon) olarak, önceleri odun kömürü, daha sonra da kömür kullanıldı. 1711 yılında İngiltere’deki Coalbrookdale’de, Abraham Darby (1677-1717), dövülmeye ve kum kalıplara dökülmeye elverişli iyi kalite demir üretmek için, çok miktarda filizin eritilmesinde kok kömürünü kullanmaya başladı. Daha önceleri, kullanılan döküm kalıpları ancak pirinç gibi çok pahalı madenlerden yarılabili-yordu. Çok geçmeden ülkenin bütün evlerinde, demir döküm tencere ve tavalar kullanılmaya başlandı. Köprü ve demiryolu yapımında demir kullanıldı.
ayrıca bak:
22 El araçları
4 İlkel teknoloii

Demir Devri insanları

tek merkez çevresine kazılmış bir dizi top-
rak tabva İle korunan Maiden Castle’da olduğu gibi, Avrupa’nın
birçok bölgesinde, tepe üstüne kurulu kalelerde vasıvordu.
5) İlk demir top ve

havanlar, kolavca parçalanır ve kullana nın vüzüne patlayabilirdi. XV. yüzyıldan sonra toplar, daha güvenilir demirden dökülmeye başlandı.
4) Roma imparatorluğunun yıkılmasından sonra Avrupa’da maden isçiliği geriledi ve yalnızca demir çubukları birbirine kaynatarak zarif kılıçlar yapan Burgonyalı ve Frank demircilerinin ustalıkları canlı kaldı. M.S. VIII. yüzyılda Frank kralı Charle-magne’ın atlıları, biçimleri Romalılarınki-ne pek benzemeyen ağır demir zırhlar giyiyorlardı: Roma imparatorluğunun Germen fatihleri, yenik düşmanın zırhına öy-künmeyi hor görmüş olmalıdırlar. Zincirli zırh daha sonraları Doğudan İthal edildi.

Bu feodal şövalyenin üstünde zincir ve plakalardan oluşan 50 kiloya yakın bir zırh bulunmaktadır. Zincirli zırh, kıvrılıp kaynak yada perçinle birleştirilmiş demir halkaların ayakları, kolları ve bası kaplayacak biçime getirilmesiyle yapılmıştır. XIV. yüzyıla gelindiğinde başlangıçta zincirli zırhı güçlendirmek için kullanılan plaka zırhlar, zincirin yerini almaya başlamıştı. Demirciler artık, plaka zırhlar için gerekli eklemleri yapmakta ve plakaların üzerlerini kakmalarla süslemekte ustalaşmışlardı.
6) Odunkömürü ve

daha az olmakla birlikte kömür. Ortacağ-da fırınlarda demir yapımı için kullanılırdı. Bu dönemde Avrupa ormanlarının birçoğu odunkömürü yapmak İçin kesildi; bunların arasında kuzey Ingiltere’deki (burada görülen) Sussex Weald da vardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir