Sağlık Bilgisi

HİPOTİROİDİ

HİPOTİROİDİ

Depresyona benzeyen ve fazlaca bilinmeyen yaygın bir hastalıktır. Depresyon tanısı konularak tedavi edilmeye çalışılan bazı hastaların daha farklı bulgularının da olduğu dikkatli bir hekimin gözünden kaçmaz. Ama artık günümüzde depresyonun popülerliği, hasta sayısının fazlalığı, hasta başına ayrılan zamanın yetersizliği ve hasta ile kurulan ve başarıldığında hastanın iyileşmesine büyük oranda etki eden ikili görüşmenin (hasta-hekim arası kurulan ikili diyalog ve hekimin hastasından aldığı anamnez) eksikliği ve diğer faktörler nedeniyle bu hastalığın teşhisinde zorluk çekilmektedir.

Hipotiroidizm’de tiroid fonksiyonları istenilen düzeyde değildir. T3,T4 ve TSH gibi hormonların kandaki miktarlarında belirgin bir değişim olmayabilir. Fakat vücudumuz T4’ü (tiroksin), T3 haline dönüştüremez. Böylelikle hastalık tablosu ilerler ve geniş bulgular ortaya çıkar. En kolay ve eski teşhis yöntemi; sabahları bir termometrenin koltuk altına yerleştirilerek vücut ısısının tespiti ile mümkündür. Termometre koltuk altında on dakika kadar tutulmalıdır. Sıcaklık dereceniz sürekli 37 santigrat derecenin altında ise tiroid fonksiyonlarınızın düşük olduğundan bahsedilebilir.

Bu hastalığın 60’ın üzerinde semptomu vardır. Bunlardan en çok tanıdıklarınızı size hatırlatma ihtiyacı hissediyorum. Bu bulguların toplumumuzda görülme oranı hakkında ne düşünüyorsunuz? Eminim ki birçok kişi bu bulgulardan bazılarının varlığını, kendisinde gözlemlemiştir.

Bu bulgular şunlardır:

♦ Fazla kilo almak ve verememek ya da sürekli kilo kaybetmek, hiç kilo alamamak.

♦ Bedensel, zihinsel yorgunluk ve zayıflık.

♦ Nabız ve kan basıncında düşüklük.

♦ Kolesterolde yükselme, bağırsaklarda gaz ve kabızlık şikayetleri.

♦ Düşük vücut ısısı, el ve ayaklarda üşüme hissi.

♦ Saçların dökülmesi, kas ve eklem ağrıları.

♦ Depresyon, duygulanımda aniden gelişen değişmeler.

♦ Düşük özsaygı, güven eksikliği.

♦ Cinsel ve günlük normal etkinliklere karşı ilgisizlik.

♦ Gözlerde ışığa duyarlılık, kuruluk, bulanıklık.

♦ Boğulurcasına yaşanan bir duygu ile birlikte yutkunmada güçlük ve kulak çınlaması.

♦ Enfeksiyona yatkınlık, bağışıklık sisteminde zayıflama.

♦ Allerjiler, horlama, astım benzeri bulgular ve baş dönmesi şikayetleri.
Bu şikayetlerden biri veya bir kaçının bulunduğu kişiler tedirgin olmasınlar. Bunların varlığı sizin hipotiroidili bir hasta olduğunuzu ispatlamaz. Dikkatli bir inceleme ve araştırmadan sonra kesin bir sonuca varılabilir. Bir tıp doktoruna danışarak yardım almaksızın kendinizle ilgili bir karara varmayınız.

Pratik, Kolay ve Etkili Zihinsel Bioenerji Tedavi Uygulaması Zaman zaman yorgun ve bitkin olduğunuzu hissediyorsunuz. Başınız ağrıyor. Unutkanlığınız son günlerde artmış durumda. Dikkatinizi bir konuya veya okuduğunuz bir yazıya vermekte güçlük çekiyorsunuz. Sabahları çok yorgun kalkıyor ve akşamları erkenden bitkin hale geliyorsunuz. Eklemlerinizde ve adalelerinizde dolaşan ağrılarınız var. Mide, bağırsak sorunları yaşıyorsunuz. Hazımsızlık, midenizde yanma, ekşime ve şişkinlik şikayeüeriniz oluyor. Kabızlığınız var. Saçlarınızda dökülmeler oluyor. Yaşlandığınızı ve mutsuzlaştığınızı hissediyorsunuz. Yaşam artık size eskisi gibi bir anlam ifade etmiyor. Amaçlarınız yok. Çaresizlik yaşamınızın hemen her safhasında karşınıza dikiliyor. Yapamayacağınızı ve olumsuz düşüncelere karşı temizleyici filtrelerinizi kullanamayacağınızı sürekli haykırıyor. Korku duygusuyla tanışıp onunla yaşamaya alışmışsınız ve gerçeklik duygusundan uzaklaşarak nesnelliğinizi yitirmişsiniz. Kendinizi sevmeyi değil, hep eleştirerek adeta kendinizden nefret etmeyi öğrenmişsiniz. Bunların hepsi bir kısır döngü oluşturmuş ve artık çok mükemmel sağlığa kavuşabilmeniz ancak mümkün. Bu şikayetlerin birçoğu, hepimizin yaşamında zaman zaman hissettiği rahatsızlıklardır. Bu tür ve aklınıza gelebilecek daha birçok rahatsızlıkta kullanabileceğiniz bir yöntem sunmak istiyorum sizlere. Yöntemlerin çeşitliliği oldukça fazladır. Hareketlerle yapılan ve çakraların aktifleş- tirilmelerinde oldukça etkin egzersizler vardır. Benim kısa ve öz olarak tarif edeceğim egzersiz zihninizde canlandırma yöntemi ile yapılanıdır. Burada şunu da ifade etmeliyim ki bu uygulama birçok rahatsızlığımızdan tam anlamıyla kurtulmamızı sağlamayabilir. Burada ikinci bir kişi olan hekimin önemli bir işlevi, enerji çakralarının açılmasını dışarıdan direkt etkileme gücüne sahip olmasıdır. Her ne kadar bu çakraların açılmasında kişinin etkin konsantrasyonu birinci derecede rol oynasa da, dışandan müdahalenin de asla ihmal edilmeyecek derecede etkin olduğunu deneyimlerimle müşahede etmiş bulunmaktayım. Bazı hastaların zihinsel ve psikolojik sorunlarını, sadece hayal güçlerini, renkleri ve onların anatomik lokalizasyonları olan çakraları kullanarak mükemmel düzeyde düzeltebildiklerini görmek ve hemen farklılığı hissedebilmelerini sağlamak, uygulayıcı ve uygulamayı öğreten için büyük bir mutluluk ve onur kaynağı olmaktadır. Bazen uzun yıllar çözülemeyen ufak sorunların birkaç uygulama sonunda

2

kayboldukları görülmektedir. Şifa çok hızlı ve aniden gelişebilir. Bunun için ilk ve belki en önemli şart iyileşmeyi şiddetlice istemektir.

Uygulama:

Lütfen sessiz sakin bir ortamda bulununuz. Işığın olumsuz bir etkisi yoktur. Bir koltuk, sandalye veya sert bir zemin üzerine oturunuz. Bacaklarınızı bağdaş pozisyonuna getirebilir veya koltukta iseniz ayaklarınızı aşağıya doğru sarkıtabilirsiniz. Belinizin tüm omurganız boyunca dimdik durması çok önemlidir. Omuzlarınız biraz geride göğsünüz hafifçe ileride, kafanız omuzlarınızın arkasında kalacak şekilde durunuz. Kuyruk sokumu bölgesinde birinci çakra alanında kırmızı ufak ceviz veya domates büyüklüğünde bir rengin girdap yaparak ve saat yönüne doğru dönerek büyümeye başladığını zihninizde canlandırınız. Zihninizde canlandırmakta zorlandığınız renkler sizin ihtiyaç duyduğunuz renklerdir. Zorluk çekilen renklerdeki bu sorun; hem auranızda ve hem de enerji çakralarının çalışmasında sinerjik bir etki oluşturarak, o renkteki eksikliğiniz giderilmeye çalışılır.

Dönerek büyümekte olan o renkli enerji topunu zihninizde canlandırınız. İlgili rengin derin derin nefes alarak akciğerlerinize girdiğini düşününüz. Tüm gücünüz ve konsantrasyonunuzu kullanarak akciğerlerinize çektiğiniz bu rengin aynı şekilde nefes verdikten sonra çıktığını görene kadar bu uygulamaya devam ediniz. Nefes verirken ciğerlerinizden çıkardığınız havanın rengi akciğerlerinize aldığınız renk ile aynı tonlarda olana kadar uygulamanın yapılması gerekmektedir. Bu uygulamanın amacı vücudunuzda etkisi azalmış olan renklerin olağanüstü gücünü tekrar diriltmek ve mükemmel sağlığa ulaşmanızda onları kullanmaktır. Evrenin bir kanunu olarak eksik olan herhangi bir şeyin eksikliği giderildiğinde, zaten doğal olan bütünlük de tamamlanmış olacaktır. Bu doğal olan bütünlük de mükemmel sağlığın kendisidir.

Kuyruk sokumu bölgesinde kırmızı rengi hayal etmekte zorluk çekiyorsanız domatesi düşünerek kendinize yardım edebilirsiniz. İkinci çakra olan göbeğin altındaki çakrada renk turuncudur. Bu rengin hayalini portakalı düşünerek kolaylaştırabilirsiniz. Portakal renginde girdap yapıp büyüyen bu çakra için, yukarıdaki uygulamanın hemen hemen aynısının yapılması gerekir. Solar pleksus, göğüs, boğaz, üçüncü göz ve tepe çakralarında da bu uygulama çok hafif ve basit birkaç değişimle yapılmalıdır. Değişimleri uygulamaksızın her çakranın kendine has renginin düşünülmesi ve o rengin derin derin akciğerlere çekilmesi de uygulamadan istifade edilmesi için yeterli olur. Hayal gücünü kullanıp renklerin vücudumuzda ait oldukları çakralarda girdap halinde saat yönünde döndüklerini hayal edebilmek ve o girdaplardan vücudumuzun o renkleri ab- sorbe ettiğini (emdiğini) düşünebilmek bizi çok farklı, ama derin bir rahatlığın kollarına bırakacaktır.

Beyaz ışığın (bu bir duman olabilir veya bulutu düşünmeniz de aynı etkinliği sağlar) tam kafanızın tepe noktasından başlayarak yukarıdan aşağıya doğru indiğini düşünün. Bir boş kaba veya şişeye süt doldurduğunuzda sütün yavaş yavaş yukarıya doğru yükselmesi gibi, siz de ayak parmak uçlarınızdan yukarıya doğru, ayak bilekleri, dizler, bacaklar, karın bölgesi ve göğüs boşluğu, son olarak da beyninizin o beyaz ışıkla veya bulutla tamamen dolduğunu hayal etmelisiniz. Beyaz ışıkla dolmanız şarj edilmiş olduğunuzu gösterir. Cep telefonunuzun bitmiş olan pilinin şarj edilmesi, akünüzün doldurulması veya daha birçok örnekle ifade edilebileceği gibi vücudunuza bu beyaz ışığın dolması yaşam enerjisi ve gücünün dolması ile eş değerdir. Bu şarj olma anlarında çoğu kez uygulamayı başarabilenler trans durumuna geçerler ve 15-20 dakika süren ve tüm çakraları ilgilendiren egzersizlerden sonra mükemmel bir şekilde zihnen, bedenen dinlenmiş olduklarını hissedebilirler. Bu arada tüm bedeninizde eksik olan renkler etkinliğini göstermeye başlayacak ve ilgili çakraları aktive edeceklerdir. Böylelikle tüm bedeninizdeki olumsuz bioenerji dengeleri ortadan kalkacak ve normal vücut auranız muhteşem bir şekilde orijinal haline kavuşacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir