Kızılay Başkanı, Teke Tek’te Fatih Altaylı’ya konuştu
"1999’dan sonraki tüm binalara kefilim"<br /> <br /> Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar ile, Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE) İstanbul Sorumlusu Dr. Türkay Esin ve İstanbul yetkililerinden Azime Savaş, AKUT Arama Kurtarma Derneği’nden Çağlar Öğünç ve Çağlar Öğünç, Fatih Altaylı’nın hazırlayıp sunduğu TekeTek programına konuk oldu.<br /> <br /> Akar, "601 ölü, 1350 yaralı. Esasında eski depremlere göre sayılar az. Ama olmaması gerekirdi. Konum değil ama öncelikle Erciş’te ve Van’da böyle bir depremde 90 binanın yerle bir olmasını sorgulamak lazım. Hepsi de 1999’dan sonra yapılmış. Ben mimarım. İstanbul’da 1999’dan sonra yapılan tüm binalara kefilim. Orada da aynı yönetmelik geçerliydi. Başbakanımız doğru yerden başladı. Afetler sınavdır, tecrübedir, derstir. Bu da ders verici mahiyette olmalıdır. Kendimizi geliştirmemiz lazım" dedi.<br /> <br /> "HÜSEYİN ÇELİK BİRAZ DAHA İNSAFLI DAVRANABİLİRDİ"<br /> Akar, Kızılay’ın eleştirilmesiyle ilgili olarak şunları söyledi: "Eleştirilere genel itibarıyla çok üzülmüyoruz. Ama gururumuz kırılıyor. Sadece depreme gitmek değildir görevimiz. Haksız eleştiriler incitiyor. Hüseyin Çelik bakanımız, tenkit etti. Bence erken davrandı. Biraz daha insaflı davranabilirdi. Başbakanımızın eleştirilerinden o kadar üzüntü duymuyoruz. Mükemmeliyetçidir başbakanımız."<br /> <br /> "VAN’DAKİ ÇADIRKENTE ZARAR VERDİLER"<br /> "Kızılay en seri şekilde hareket etti" diyen Akar, "Kızılay olarak hiç bu kadar seri müdahale yapmamıştık. Öncelikle biz çadırları zamanında götürdük. Dünyadaki en büyük çadır harekatını Van’da yaptık. Ama bölgenin şartları var. Biz çadır dağıtmakla görevli değiliz, çadır kent kurmakla mükellefiz. Başbakan beni aradı, çadırkent kurulmasını istiyorum dedi. Doğrusu da bu. Malesef Van’daki çadırkente zarar verdiler birtakım kişiler. Çadırda kalanları çıkarıp çadırları alıp gittiler."<br /> <br /> "BİZ ÇADIRLARI GETİRDİKTEN SONRA MAHALLİ İDARENİN EMRİNE GİRERİZ"<br /> "Kızılay’ın koordinasyonsuzluğunu eleştiriyorlar. Organizasyon sizin işiniz mi?" şeklindeki soruya Kızılay Genel Başkanı Akar, "Kızılay olarak görevimizi Cenevre konvansiyonuyla belirlendiği şekilde yapıyoruz. Görevimiz, afet ve harp zamanında hükümetin yanında yardımcı olmaktır. Afet olunca en seri şekilde harekete geçeriz. Van’da da böyle oldu. Depremin olmasını takip eden 1 saat sonra tüm depolar harekete geçti. Biz getirdikten sonra mahalli idarenin emrine gireriz. Valilik ya da kaymakamlık. Kriz masası kurulur. Kızılay’a sorulur, (Neyiniz var) diye. Dağıtın derlerse dağıtırız, verin biz dağıtalım derlerse veririz. Van’da her ikisi de oldu. İlk bölümde organizasyonda telaşa kapılma oldu. Çok iyi niyetlerle. Vatandaş soğukta kalmasın diye telaş oldu. İyi niyet her zaman yeterli olmuyor" yanıtını verdi.<br /> <br /> "SİZİN YAZINIZ ÜZERİNE KAMPANYA BAŞLATTIK"<br /> Fatih Altaylı’nın, Van için kurban bağışı yapılmadığıyla ilgili sorusu üzerine Akar şunları söyledi: "Sizin bu konudaki yazınız bizi yönlendirdi, kampanya düzenledik. 3 bin 500 hisse kurban kesip 22 bin paket Van’da dağıtacağız. Sizin duruşunuzu belirtmek istiyorum. İlk gün aleyhimizde yazı yazdınız üzüldük. Sizin gibi bir insan söyledi diye üzüldük. Ömer Taşlı’dan rica ettim programa katıl diye. Aslında ben katılmak istedim ama o gün Ankara’ya döndüm. Siz orada gerçekleri duyar duymaz kusura bakmayın dediniz. Çok teşekkür ederim. Kurban konusunda da aynı şey oldu. Tenkit ettiniz. Sorumlu gazetecilik budur. Biz de hemen harekete geçtik ve kampanya başlattık."<br />
