BMV W2 COUPE
yırtıcı görünen bir otomobil. Açıkçası ben standart 2 Serisi’ni çok seven biri değilimdir. Bana 4 Serisi’ne parası yetmeyenlerin alacağı bir model gibi gelir hep. Bu nedenle de bu aracı yolda gördüğümde dönüp bakmam bile. Ancak söz konusu M GmbH müdahalesi olunca sözlerimi yutuyorum. Araca eklenen gövde kiti ve dikkat çekici yeni renkler sayesinde M 2 kesinlikle aşık olunacak bir otomobil halini almış. Aracın önden arkaya bütünlük içindeki çizgilerinde yeni tasarlanmış ve devasa hava girişlerine sahip ön tamponla birlikte geniş çamurluklar hemen dikkat çekiyor. Arka kısımda ise 4’lü egzoz çıkışı aracın gücünü ele veren yegane ayrıntı; elbette M2 logosunu saymazsak…
İÇ MEKAN ŞAŞIRTTI Dış tasarım bu kadar iddialı iken iç mekanda durum ne? Her şeyden önce burada biraz hayal kırıklığı yaşadığımı belirtmem gerek. Standart versiyonla aradaki fark çok değil. Elbette serpiştirilmiş M logoları ve yeni tasarımlı koltuklar önemli ancak ben
daha fazla fark isterdim. Açıkçası tasarımcılar anlaşılan motor ve yol tutuş konusunda vakitlerini harcadıkları için iç mekana zaman kalmamış! Bu kadar ön bilgiden sonra artık beni heyecanlandıran motordan bahsetmenin vakti geldi. 3.0 litrelik türbo destekli 370 HP güç üreten M2’nin sürücü koltuğuna oturduğunuz anda gücü size hissettiren detaylara arıyorsunuz. Ancak ne yazık ki sizi kötü bir sürpriz bekliyor, devir saati 7500 d/d’de son buluyor. Ben 9 bin d/d yazan M logolu devir saati istiyordum halbuki… Napalım buna da kabul diyerek yola çıkma vakti. İlk olarak dağ yollarında onunla keyifli bir gezinti yapacağım, sonra da pist beni bekliyorJ Virajlı dağ yollarında birbiri ardına virajları geçmeye başlıyorum. Pistte bir an önce ulaşmak için biraz agresif, bu nedenle de üst devirlerde seyir halindeyim. İlk fark ettiğim vites kutusunun tepkileri; çok hızlı. Dağ yollarında 50 km/s ile ilerlerken 6. viteste olmak büyük keyif.
İç mekana sızan motor homurtusu oldukça az. Yani gerçekten de istendiğinde bu otomobil ile günlük işlerinizi yapabilirsiniz. Ancak benim merakım pistteki karakter.
HAYDİ PİSTE ÇIKALIM Yoldaki hız kısıtlamalarını biraz göz ardı ederek piste geliyorum. Önce biraz hazırlık; aracın lastiklerini yıpranması ve lastik basınçları kontrol ediliyor. Motor biraz soğuması için dinlendiriliyor. Ben de keyifle kahvemi yudumluyorum ve hemen karşımda pistte tur lamaya çıkan RS4 sahibi ile göz göze geliyorum. Sanki “keşke benim olsaaaa” der gibi bakıyor; hadi hayırlısı; umarım başıma bir iş gelmez Artık benim vaktim geldi. Hadi bakalım M 2 göster kendini… İlk olarak pisti tanımak için yavaş bir tur atayım diyorum, ancak o sanki buna üzülüyor ve gaza bas der gibi sesler çıkartıyor; ama kararlıyım 1. turda sakin olacağım. Evet ilk tur bitti, pisti de az da olsa tanıdım artık gaza daha hoyrat davranabilirim. İlk olarak aracı spor moda
alıyorum ki tüm potansiyeli göreyim. Mod değişimi ile birlikte direksiyon hemen sertleşti ve tepkileri çok daha hızlı ve direkt bir hal aldı. Ele oturan direksiyon simidi sayesinde iri ben bile kolayca araca hakim olabiliyorum. Vites geçişleri az önce dağ yollarındaki araçla uzaktan yakından olmayan bir hal aldı; vites gerektiğinde öylesine sert ve hızlı tepkiler veriyor ki bir anda kendimi E46 kasa kodlu SMG vitesli bir M 3 içindeymiş gibi hissediyorum. Motordan gelen 370 HP’nin hepsini pistte hissedebiliyorsunuz. Turbo destekli motor alt devirlerden itibaren güç üretme konusunda en ufak bir sıkıntı yaşamıyor ve devir çevirmeyi belli ölçülerde seviyor. Normalde M logolu bir otomobilin 8500-9000 d/d’de gezinmesine alışık olan ben için 6500-7000 d/d düşük kalıyor. Motordan gelen gücün yola aktarılmasında 7 ileri oranlı çift kavramalı şanzıman söz sahibi. Arka tekerlekler üzerinden yola aktarılan gücün şanzıman tarafından tırpanlanmaması son derece iyi.