wiki

Augustus

İ.Ö. 27'de ilk Roma imparatoru olarak tanınan Augustus> imparatorluğun sınırlarını genişletti ve yönetimini yeniden düzenledi. Bu yönetim Pax Romana (Roma Barışı) adıyla anılan ve 200 yıllık bir dönemi kapsayan bir barış sürecini başlattı. İmparatorun bu heykelinin İ.S. I. yy'da yapıldığı sanılır; günümüzde Vatikan'dadır.

Augustus

İ.Ö. 27'de ilk Roma imparatoru olarak tanınan Augustus> imparatorluğun sınırlarını genişletti ve yönetimini yeniden düzenledi. Bu yönetim Pax Romana (Roma Barışı) adıyla anılan ve 200 yıllık bir dönemi kapsayan bir barış sürecini başlattı. İmparatorun bu heykelinin İ.S. I. yy'da yapıldığı sanılır; günümüzde Vatikan'dadır.

İ.Ö. 27’de ilk Roma imparatoru olarak tanınan Augustus> imparatorluğun sınırlarını genişletti ve yönetimini yeniden düzenledi. Bu yönetim Pax Romana (Roma Barışı) adıyla anılan ve 200 yıllık bir dönemi kapsayan bir barış sürecini başlattı. İmparatorun bu heykelinin İ.S. I. yy’da yapıldığı sanılır; günümüzde Vatikan’dadır.

Roma imparatoru (Roma İ.Ö. 63-Nola İ.Ö. 14). Velletrili bir burjuva ile Sezar’ın büyük kızkardeşi Julia’nın kızı Atia’nın oğlu olan Augustus (tam adı CaiusJulius Caesar Octavianus Augustus’tur), babasını küçük yaşta yitirince Sezar tarafından İspanya’ya götürülüp, evlat edinildi (İ.Ö. 45). Apollonia’ya(Arnavutluk)gidip, Parthlar üstüne yapılması tasarlanan seferi hazırlayarak, Octavianus lakabını aldı. Manevi babasının öldürüldüğünü öğrenince, Roma’ya dönerek (İ.Ö. 44) Sezar’ın öcünü almak için, Antonius’a karşı senatonun ve öteki iki konsülün (Hirtius ve Pansa) desteğini sağladı. Antonius’u yendikten sonra Roma’ya yürüyüp, konsüllüğünü zorla kabul ettirerek, Antonius ve Lepidus’la ikinci triumvirliği kurdu (İ.Ö. 43). Yılın geri kalan bölümünü bütün düşmanlarını ortadan kaldırmakla geçirip, Sezar’ı İ.Ö. 42 Ocağı başında tanrı ilan ettirdi. Antonius’la birlikte, Brutus ile Cassius’un üstüne yürüyerek, Philoppoi’de ve Makedonya’da (23 Ekim 42) yenilgiye uğrattı. Lepidus’un Afrika’nın yönetimine gönderilmesi, Antoni- us’un da Sezar’ın Parthlara karşı tasarılarını sürdürmek amacıyla Doğu’ya gitmesinden sonra, toprakları Se- zar’ın eski askerlerinin ve Philoppoi’de savaşan askerlerin arasında bölüştürmek için İtalya’da kalıp, bu bölüştürmenin yarattığı hoşnutsuzluklardan yararlanan Antonius’un kardeşi L. Antonius ile eşi Fulvia’yı Peru- gia’da kuşatarak teslim aldı (İ.Ö. 40). Antonius’la Brin- disium’da buluştu. Denize egemen olarak İtalya’yı kıtlığa boğan Sextus Pompeius’un, Agrippa tarafından Naulochus savaşında alt edilmesinden sonra, Sicilya’da karışıklıklar çıkarmaya çalışan Lepidus, triumvirlikten alındı ve Cinei’ye gönderildi. İllyria’da giriştiği harekâtla Kuzey İtalya’nın güvenliğini sağlamaya çalışan Octavianus (Augustus) bir yandan da, Agrippa’nın yardımıyla Roma’da birçok inşaat yaptırarak, kamuoyunun desteğini kazandı.

İ.Ö. 32’de triumvirlik süresi dolunca, Antonius’un senatodaki taraftarlarının kendisini bir kenara itme çabalarını ezip, çok geçmeden, Antonius’a değil ama Kleopat- ra’ya savaş açtırmayı başardı (İ.Ö. 31). İskenderiye’ye girip (Antonius ile Kleopatra kendilerini öldürdüler) Doğu’da barışı sağladıktan sonra, Roma’ya döndü ve senatoya, devlete tek başına egemen olmasını onaylayan bir düzenleme yaptırdı: Askerî harekât yapılacak eyaletleri (İspanya, Galya, Suriye, Kıbrıs ve Sicilya) on yıl süreyle yönetecekti (İ.Ö. 28). İ.O. 27’de, dinsel özelliğini dile getiren ve onu Ro- ma’nın yeni kurucusu sayan Augustus unvanını aldı: Görünüşte cumhuriyetin anayasasında hiçbir değişiklik yoktu; Augustus yalnızca, Roma yurttaşlarının “birin- ci”siydi. Gücünü böylece yasallaştırdıktan sonra, Galya’ya ve İspanya’ya giderek Cantabrialılara karşı savaşı yönetti; ama hastalanması üzerine, İ.Ö. 23’te kesin başarı elde edemeden geri dönmek zorunda kaldı. İyileşince, görünüşte özgürlükleri artırarak, aslında gücünü sağlamlaştırmaya girişti: Ömür boyu konsüllükten vazgeçerek her yıl tribunus görevini üstlenmeye başladı (böylece hem dokunulmazlık sağlıyor, hem de tüm yüksek görevlileri denetleme hakkını elde ediyordu; ayrıca eyaletlerde bütün valilerden üstün bir yetkisi vardı). Bu arada, yerine kimin geçeceği sorunuyla da uğraşıp, önce genç Marcellus’u vâris seçmeyi düşündüyse de, onun ölümü üzerine, İ.Ö. 21 ‘de, kızı Julia ile evlendirmiş (İ.Ö. 23) olduğu Agrippa’yı yardımcı aldı.

İ.Ö. 20’de Doğu’ya bir yolculuk yapıp (bu yolculukta Crasus’un sancaklarını ele geçirdi), İ.Ö. 17’de yeni bir çağın başladığını vurgulayan Yüzyıl Oyunları’nı başlattı. İ.Ö. 12’de Agrippa ölünce, çocukları da yerini alamayacak kadar küçük olduklarından, İ.Ö. 38’de evlenmiş olduğu Livia’nın oğulları Drusus ve Tiberius’u yardımcılığa getirdi. Drusus’un İ.Ö. 9’da Germania’ya yapılan bir seferde ölmesi üstüne, Tiberius’u ortak tribunus ilan ettirdi. Agippa’nın oğulları Cassius ve Lucius’a verilen yüksek görevleri kıskanarak kendi istediğiyle Rodos’a çekilen Tiberius’u, Lucius’un İ.S. 2’de, Cassius’un da İ.S. 4’te ölmeleri üstüne Roma’ya dönmeye razı edip,kendinin de Drusus’un oğlu Germanicus’u evlat edinmesi koşuluyla, evlat edindi (İ.S. 6 ).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir