wiki

altın

altınEkran Alıntısı
Atom sayısı 79, simgesi Au (Latince aurumdan) atom ağırlığı 196,197 olan kimyasal element. Altın yumuşak, sarı, çekiçle dövülebilir bir metaldir. Periyodik çizelgede 1 B grubunda, bakır ve gümüşle yanyana yeralır. GENEL BİLGİLER Dünya kabuğunun her tonunda ortalama 0,004 gram altın bulunmasına karşın, altın borsaları sayesinde altın, dünyanın her yanına dağılmıştır. Doğada bakır ve kurşun filizleri yakınlarında, kuvars damarlarında, akarsu yataklarındaki çakıltaşları arasında ve piritte (demir sülfür, FeS2) bulunur. Deniz suyunda da yüksek oranda altın vardır ama, çıkarılması için gerekli işlemlerin çok pahalı olması nedeniyle, denizlerde araştırma yapılmaz. Eskiçağ insanları Ofir’de, Şeba’da, Ufaz’da, Perva- im’de, Arabistan’da, Hindistan’da ve İspanya’da bol miktarda altın bulmuşlardır. İ.S. I. yy’dan kalma yazılı kaynaklarda Trakya’da, İtalya’da ve Anadolu’da da altın yatakları bulunduğu bildirilmiştir. Altına ilişkin en büyük keşif,KristofKolomb’un Amerika kıtasının ilk yolculuğundan sonra gerçekleştirilmiş, 1492-1600 arasında, Orta ve Güney Amerika’dan, Meksika’dan ve Antil denizi adalarından çıkarılan çok büyük miktardaki altın dünya ticaretine sokulmuştur: XVII. yy- boyunca Kolombiya’dan, Peru’dan, Ekva- dor’dan, Panama’dan çıkarılan altın, dünyaya dağıtılan altının % 61’ini oluşturuyordu: XVIII. yy’da % 80’e çıktı. Bundan sonraki ikinci büyük keşif (1848) Kaliforniya’da gerçekleştirildi ve Kuzey Amerika, dünyanın temel altın sağlayıcısı durumuna geldi. 1851 başlarında daha küçük altın yatakları Avustralya’da bulundu. 1850-1875 yılları arasında ortaya çıkarılan altın yatakları, son 350 yıldır çıkarılanlardan daha çok oldu. 1890’da altın üretimi yapılan ülkelere Batı Amerika’da Alaska ve Yukon eklendi; kısa bir süre sonraysa Afrika’da Transvaal bunların tümünüigeridebıraktı.Günümüzde dünya altın rezervinin 1 milyar ons(31 milyarg) olduğu sanılmaktadır; bunun yaklaşık yarısının Güney Afrika Cumhuriyeti’ne Witwatersrand bölgesinde olduğu anlaşılmıştır.

Ekran Alıntısı

Ayrıca yakın dönemde Galler’de, Macaristan’da ve Ural dağlarında da altın yatakları bulunmuştur. Altının dağılımı, bu metalin dünya yüzeyine büyük derinliklerden yerbilim etmenleri sonucunda, erimiş kayalar içinde ortaya çıktığını ileri süren kuramın doğruluğunu kanıtlamaktadır. Buna göre, kızgın kayalar içinde bulunan altın soğumuş ve kayaların çevresine dağılmıştır. Kuram, altının neden genellikle çok küçük parçacıklar halinde ortaya çıktığını da açıklamaktadır. Kuram aynı zamanda, küçük miktarlardaki altının neden volkanik kayaçlar içinde bulunduğunu da ortaya koymuştur. Kimyasal tepkimeye girme yeteneğinin çok zayıf olması nedeniyle altın, insanlar tarafından metal gereksinimler için kullanılan ilk üç metal (bakır ve gümüşle birlikte) arasında yer alır. Öbür madenlere oranla “tepki- ’ meye girmez” kabul edilebileceği için, arıtılmasına ilişkin bilgiler geliştirilmemiştir. Süsleme sanatlarında İ.O. 9000’lerde, öbür metallerin kullanılmaya başlanmasından çok önce, güzel görünümü nedeniyle kullanılmaya başlanmıştır. FİZİKSEL VE KİMYASAL ÖZELLİKLERİ Altın, 1,063 °C’ta erir, 2,966 °C’ta kaynar. Yumuşak bir element olmasının yanı sıra, dövülebilen ve şekil verilmesi en kolay element olması, başlıca özelliğidir. Bu özellikleri nedeniyle de kolayca çok ince levhalar ve tel
haline getirilebilir. Çok ince levha halindeki altına, “altın yaprak” adı verilir ve pek çok süsleme alanda kullanılır. Ayrıca, altın ideal bir elektrik iletkenidir ve 1B grubundaki gümüş ve bakır elementlerinden bu konuda üstündür. Altın genellikle bir ya da üç elektron vererek bileşik oluşturur. Genellikle kuyumculukta, kalınlık ya da renk vermek için alaşımlanır Altın alaşımları çoğunlukla bakır ve gümüşle yapılır. Bu üç elementin bakır ağırlıklı alaşımına “kırmızı altın”, gümüş ağırlıklı alaşımına “yeşil altın” adı verilir. Altının, nikelle alaşımlarıysa “beyaz altın” diye adlandırılır. Alaşım içindeki altın saflığı, ayar sistemiyle açıklanır. 24 ayar altın saf altındır; yani 18 ayar altın, 18/24’tür ya da ağırlık açısından 24 ayar altının % 75 altındadır. Altın, aqua regia ya da siyanür çözeltileri içinde çözünür. Diş hekimliğinde de kullanılır. KULLANIM Altının günümüzdeki toplumsal kullanımı, nakit rezervi olarak saklanmasıdır. Yüzyıllar boyunca gümüşün yanı sıra nakit para olarak da kullanılmış, ama kâğıt paranın ortaya çıkışından sonra bu kullanım sona ermiştir. 1970 yıllarından bu yana borsalarda alınıp, satılmakta ve na- kitle ilgisi dolaysız olarak sürmektedir. Sanayide altın talebi büyüktür ve gün geçtikçe artmaktadır. Elektrik iletkenliğinin öbür metallere göre yüksek olması ve paslanmalara karşı çok dayanıklı olması nedeniyle altın, mikroelektrik parçalar için son derece önemlidir. Çok küçük miktardaki altın, cam ya da plastik levhalar içinde eriyerek, kızılaltı ışınların geçişini önler ve bu levhaları ısıya dayanıklı duruma petirir. Kimyasal sağlamlığı nedeniyle, çürütücü ortamlarda kullanılır. Çürütücü sıvı ya da buhar içinde bulunan korumasız yüzeylerin üstünü kaplamada da gene altın kullanılır. Yaşayan sistemlere uygunluğu ve toksinlere dayanıklılığı olması nedeniyle diş hekimliğinde ve ilaçlarda da kullanılan altın, ayrıca, herkesin bildiği gibi, güzelliği nedeniyle, Eskiçağ’dan bu yana kuyumculukta, çeşitli sanatlarda (tezhip, vb.) kullanılmıştır.Altm : Mutedil bir madendir. Latif harareti ile
ferahlık verir. Kalbi takviye eder. Ağız için faydalıdır.
Altm diş, ağız kokusunu izale eder. Altınla dağlanan
yer, kabarmaz ve çabuk iyileşir.
Peygamberimiz S.AV. altm ve gümüş kap kullanmayı
men’etmiş, bunlarla tedaviye ise müsaade buyurmuşlardır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir