Bacterie, İng. Bacteria. Gözle görülemeyecek kadar
küçük, tek bir hücreden meydana gelen mikroorganizma.
Normal bir hücrenin yaptığı bütün işleri
yapamadıklarından va bâzı organelleri eksik olduğundan
mütekâmil hücre sayılmazlar. Bakteriler
mikroorganizmaların temel ve en büyük sınıfıdır.
Sayılamayacak kadar çok çeşidi bilinmesine
rağmen, bunlardan ^âdece çok küçük bir miktarı insan
vücudunda yaşayabilir ve yine bunların çok azı
insanda hastalık yapma özelliğine sâhiptir. Hastalandırıcı
bakterilere örnek olarak tüberküloz basili,
difteri, tetangp, tifo âmili bakteriler sayılabilir.
Sür’atli çoğalırlar; uygun bir ortamda bir bakteri
hücresi 24 saat içinde 70 milyon bakteriye
dönüşebilir. Dünyâ üzerinde bakteriden arınmış
bir yer bulmak hemen hemen imkânsızdır.
Her ne kadar Fransız bilgini Louis Pasteur insan
ve hayvan hastalıkları ile bakteriler arasındaki
ilişkiyi keşfeden ilk kişi olarak bilinirse de, ondan
300 sene evvel yaşamış, Müslüman Türk âlimi
Akşemseddîn, bâzı hastalıkların canlı tohumlarla
insandan insana nakledildiğini bildirmiştir. ‘
Pasteur’den sonra bir diğer ilim adamı Robert
Koch, belli bakterilerin belli hastalıkları yaptığı konusunda belli kurallar ortaya koymuştur.
Koch’un kuralları: 1) Bakteri, kişinin hastalıktan
etkilenen kısmında bulunur. Bunun için, bakteriyi
tanımak maksadıyla, kişinin boğaz, kulak gibi
belli yerlerinden materyal alınmalıdır. 2) Bir başka
vücutta gelişmiş olan mikroorganizmalar, diğer
bir vücuda girerek aynı hastalığı ortaya çıkarabilirler.
R. Koch, 1876’da şarbon basilinin sporlarını
keşfetmiş ve hastalığın bakteri tarafından îmâl
edilen bir zehirli madde tarafından meydana getirildiğini
iddiâ etmiştir. Aynı ilim adamı 1882’de verem
mikrobunu keşfetmiş, 1883 ’te kolera mikrobunu
bulmuştur. 1905’te frengi hastalığının mikrobunu
ortaya koymuştur. Elias Medchnikov’un
bağışıklık üzerindeki çalışmaları önemlidir. Emil
Beering de (1854-1917) antitoksin ilminin ve serum
tedavisi metodlarımn kurucularındandır.
Bakteriler yaşadıkları şartların dışındaki durumlara
karşı çok hassastır. Bu, onları kontrolde
büyük bir avantaj sağlamaktadır. Meselâ kendi yaşadıkları
sıcaklığın altında veya üstünde bir ısıda
uzun müddet canlı olarak dayanamazlar. Bu sebeple
cerrahî ve diğer tıbbî âletler 15 dakika süreyle
kaynatılarak mikroptan arıtılabilmektedir.
Kuruluk, bakterilerin yaşamasını engelleyen bir
diğer durumdur. Günışığı, bâzı bakterileri öldürmektedir.
Aerob bakteriler denen grup, hava
olmadan yaşayamazlar. Kezâ anaerob bakteriler
yaşamak için mutlaka havasız ortama muhtaçtırlar.
Hastalık yapıcı bakterilerden çoğu ortama toksin
denilen bakteri zehirlerini salarlar. Toksinlerden
bâzıları bakteri faaliyetteyken ortama salınır.
Bir kısım bakteri parçalandıktan sonra da ortama
zehirli maddeler çıkar. Vücudun bakterilere karşı
savunma ölçülerinden birisi antitoksinlerdir. Antitoksinler
bakteri maddelerine karşı vücutta imal
edilen ve bakteri zehirlerini zehirsizleştiren maddelerdir.
Bakteri genellikle vücutta kendisine karşı
olan bir madde ile zararsız^ aştırılır. Bu maddeler
bakteriye, bakteri maddelerine karşı özel maddelerdir.
Bakterilere karşı vücudun dirençli olmasından
daha önemli olan iş, günlük eşyâ ve âletlerin
bakterilerden temizlenmesidir. Bakteri bulaşığı
olabilecek maddelerle temastan sonra iBakterilerin yuvarlak olanlarına “kok”, çomak
şeklinde olanlara “basil”, virgül şeklinde
olanlara “vibriyo”, helezon (spiral) şeklinde olanlara
da “spiroket” denilir. Kokların da muhtelif
şekilleri vardır. Çift olanlara diplokok, teşbih dizisi
gibi olanlara streptokok, üzüm salkımı şeklinde
olanlara stafilokok denilir. Bunlara birer misâl
vermek îcâb ederse; diplokok için bel soğukluğu
âmili olan gonokoku, basiller için verem, şarbon
için tetanoz ve tifoyu, vibriyo için kolerayı, spiroketler
için de frengi âmilini sayabiliriz.
On dokuzuncu yüzyılda temelleri atılan bakteriyoloji
günümüze kadar çok büyük değişmeler
ve yeniliklerle gelmiştir. Temizlikten başka, suların
mikropsuzlaştırılması, bakterilere karşı özel
ilaçlar bulunması, artıkların uygun şekillerde zararsızlaştırılması
ile bakterilere karşı önemli me~
sâfe alınmıştır. İyot ve alkol gibi antiseptik maddeler,
aşı ve serum gibi bağışıklık maddeleri, antibiyotik ilaçlar insanların bakterilerle olan hastalıklarından
önemli derecede korunmasını sağlamıştır.
Bakteri denilince sâdece insanları hastalandıran
mikroskobik âmiller akla gelmemelidir.
Bakterilerin bir kısmı da insanlar için faydalı işler
yaparlar. Meselâ bakteriler olmasaydı, insan ve
hayvan cesetleri çürüyemez ve binlerce yıl boyunca
oldukları gibi kalırlardı. Böyle bir dünyâda
belki de adım atacak yer kalmazdı. Havadaki azotu
bağlayarak toprakta nitratları teşekkül ettiren
bakteriler, bitkilerin büyüme ve gelişmesinde son
derece lüzumlu ve önemlidirler. Bunlardan başka
çeşitli maya bakterileriyle peynir, yoğurt gibi maddeler
meydana gelmekte, yine aynı şekilde birçok
kimyevî maddeler ve ilâçlar elde edilmektedir.
Yapılan son araştırmalar, asrımızın en önemli ihtiyaç
maddelerinden olan petrolün de milyonlarca
sene önce yaratılmış ve ölmüş canlıların cesetlerinin
bakteriler tarafmdan çürütülmesiyle teşekkül
ettiği zannmı kuvvetlendirmektedir.
BAKTERİ
28
Eki