DÎNEVERÎ; dokuzuncu yüzyılda yetişmiş meşhur
botanik ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimi. İsmi,
Ahmed bin Dâvûd ed-Dîneverî olup, künyesi Ebû
Hanîfe ve Ebû Mûsâ’dır. En-Nahvî, El-Lugavî nisbeleri
de verilmiştir. Dokuzuncu asrın başlarında
Irak’ın Dînever kasabasında doğdu. Bu yüzden
Dîneverî lakabıyla şöhret buldu. 895 (H.282) senesinde,
doğduğu yerde vefât etti.
Küçük yaşta ilim öğrenmeye başlayan ve Bâyezîd-
i Bistâmî hazretlerinin talebelerinden olan
Dîneverî, din ve fen ilimlerinde en iyi şekilde yetişti.
Nahiv, lügat, matematik, astronomi, kozmografya,
botanik, biyoloji, târih ve hadis ilimlerinde
zamânın bir tânesiydi. Küfe ve Basra âlimlerinden
ilim tahsil etti. Lisan ilmini, Küfeli nahiv
âlimi İbn-i Sikkît ve babasından öğrendi. Diğer
ilimlerde de birçok âlimden ders aldı. Arapların dil,
örf ve âdetlerini ve düşünce yapısını çok iyi bildiğinden, Arap âdâbını, tefekkürle birleştirdi. Belâgatta
yüksek bir dereceye sâhipti. Önceleri astronomi
ile uğraştı ve rasatlar yapmak için İsfehan’a
gitti. Yaptığı rasatları, Kitâb-ür-Rasad isimli eserinde
topladı. Sonraları doğduğu yer olan Dînever’e
döndü ve İlmî çalışmalarına devâm etti.
Dîneverî, otlar üzerinde de derin tetkikler yaptı.
Otların kök salıp filizlenmesini, büyüyüp gelişmesini
derinlemesine inceledi. Ayrıca, hayvanlar
üzerinde araştırmalarda bulundu ve zooloji sahasında
da söz sâhibi oldu. Bilhassa, bal arısı ve nebâta
zararlı küçük haşerât üzerinde araştırmalar yaparak,
botanik ilmi yanında, bugün entomoloji olarak
bilinen zoolojinin böcekler bölümüyle ilgili sahada,
sonra gelen ilim adamlarına öncülük yaptı.
Zühd ve takvâda üstün, hadis ilminde sika (güvenilir)
olduğu bildirilen Dîneverî, insanlığa faydalı
olmak için dînimizin âlet ilimlerinde eserler verirken,
Müslümanlara rahatlık sağlayan fen bilgileriyle
ilgili çalışmalar da yapmış ve eserler vermiştir.
Dîneverî’nin yazdığı ve batı dünyâsında kendisini
tanıtan en meşhur eseri, Kitâb-ün-Nebâtftır. Altı
ciltten meydana gelen eser, sahasında yazılanların
en tanmmışlarmdandır. Eserde, bütün otların Arapça
isimleri verilmekte ve özellikleri bildirilerek,
tasnifleri yapılmaktadır. Her maddeyi ele alırken,
kendinden önce gelen âlimlerin ortaya koyduğu tedkikleri
zikretti. Bunlara, kendi araştırmalarını ilâve
etti. Bu eser, kendinden sonra gelen âlimler için temel
mürâcaat kaynağı oldu. Dîneverî, eserinin üçüncü
ve beşinci ciltlerinde, zooloji ile de ilgili önemli
bilgiler verdi. Özellikle çekirge ve türlerini tasnif
ederek, entomoloji sâhasındaki ilmini ortaya koydu.
Eserde; Arap kabilelerinin hangi bitkiye ne
ismi verdikleri ve târifleri, onların lisanından alınarak
kaydedilmiştir. Daha çok eski şâirlerin şiirlerinde
geçen bitkilerin ve Arabistan nebâtlarının
târif ve tanımını yapan filolojik bir eser vasfını hâizdir.
Bunun yanında, Arabistan’ın hangi ikliminde,
hangi şartlarda, hangi bitkilerin nasıl yetiştirileceğine
dâir bilgi veren bir zirâat kitabı husûsiyetini
taşımaktadır.
Kitâbm asıl bölümlerini bitkiler meydana getirmekte
ve üç kısımda İncelenmektedir. Birinci bölümde
ekilen gıdâ, ikinci bölümde yabânî, üçüncü
bölümde meyveleri yenen bitkiler anlatılmıştır.
Yabânî bitkilerin yetiştiği bölgeler, genel yapıları
ve sanâyide kullanım alanları hakkında bilgi
verilmektedir.
Târih-ül-Ahbâr-it-Tivâl (Ebû Hanîfe Târihi)
adlı eseri kitapları arasında tam olarak zamânımıza
kadar ulaşanıdır. Bu eserinde, dünyâ târihini
umûmî olarak ele alıp, Asr-ı saâdet ve halîfeler
devri hâdiseleri hakkında geniş bilgiler vermekte,
hâdiseleri kendi devrine kadar getirmektedir. Eser,
1888 ve 1912 yıllarında basılmıştır.Kitâb-üî-Fesâha, Kitâb-ül-Envâ, Kitâbu İslâh-
il-Mantık, Kitâb-ül-Küsûf, Kitâb-ül-Vesâyâ,
Kitâbü Lahn-il-Amme, Cevâhir-ül-İlm, Kitâb
fil-Cebr vel-Mukâbele diğer eserlerinden bâzılarıdır.
DÎNEVERÎ
06
Kas