(d. 1 Haziran
1866, Stamford, Connecticut – ö. 18
Şubat 1944, Cold Spring Harbor, New
York, ABD), öjenik ve kalıtım konularındaki
katkılarının yanı sıra biyoloji araştırmalarında
istatistik yöntemlerinin kullanılmasına
öncülük etmiş olan ABD’li zooloji
uzmanı.
Davenport, 1892’de Harvard Üniversitesi’nde
zooloji doktorasını tamamlayarak
1899’a değin aynı üniversitede öğretim üyeliği
yaptı. Daha sonra Chicago Üniversitesi’
ne geçerek, 1901-04 arasında zooloji müzesinin
yöneticiliğini üstlendi. 1904-34 arasında
New York eyaletindeki Cold Spring
Harbor’da bulunan Deneysel Evrim Merkezi’nin
genetik bölümünü yönetti; ayrıca
1910’da bu kuruma bağlı Öjenik Kayıt
Bürosu’nu kurarak 1934’e değin yöneticiliğini
yaptı.
Davenport, Harvard Üniversitesi’nde deneysel
morfoloji dersleri verdiği yıllarda,
nüfus araştırmalarında ilk kez istatistik yöntemlerini
kullandı. 1902’de özellikle tavuk
ve kanaryalar üzerinde yaptığı çaprazlama
deneylerine dayanarak, yüzyılın başında yeniden
keşfedilen Mendel’in kalıtım kuramlarının
doğruluğunu ilk kabul edenlerden
biri oldu. Heredity in Relation to Eugenics
(1911; Öjenik Bağlamında Kalıtım) adlı
yapıtında, genetik ilkelerini uygulayarak
insan soyunun ıslah edilebileceğini öne
sürdü.Kanunu m. 573-576). Paydaşlığın giderilmesi^)
davasında davacı davasını geri alır,
davalı ise davanın sürdürülmesini isterse,
mahkeme davaya* bakmaya devam eder.
İflas davasında davacı durumundaki alacaklı
iflas kararının verilmesinden sonra iflas
davasını geri alamaz. Geri almadan dönülemez,
ama hata, hile ve korkutma gibi
durumlar geri almaya yol açmışsa geri almanın
ortadan kaldırılması için dava açılabilir.
Ceza yargılamaları usulünde geri alma
yalnızca kişisel davalarda söz konusu olur.
Savcı açtığı kamu davasını geri alamaz; ama
sanığın aklanmasını ya da davanın düşmesini
isteyebilir. Açılmış olan kişisel dava ilk
derece yargılamasında hüküm açıklanıncaya,
kanun yolu yargılamasında ise yargılamanın
başlamasına kadar olanaklıdır. Kişisel
dava ya açıkça geri alınır ya da yasa
gereği geri alınmış sayılır. Yasaya göre
kişisel davanın davacısı duruşmaya gelmezse
ya da kendisini bir vekille temsil ettirmezse,
mahkeme emrine karşın duruşmalarda
hazır bulunmazsa, belirlenmiş süreye uymamanın
kişisel davayı geri alma sonucunu
doğuracağı bildirilmesine karşın, bu süreye
uyulmazsa dava geri alınmış sayılır. Ama
bunun için davacıya çağrıya ilişkin bildiri
yapılmış olmalı ve süreye uymama, eski
duruma getirme istemini haklı kılacak zorlayıcı
nedenlerden kaynaklanmış olmamalıdır.
Kişisel davanın geri alınması, hukuk
davasının geri alınmasından farklı olarak,
davalının yani sanığın kabulüne bağlıdır.
Savcının sanık lehine açtığı kanun yolu
davasını geri alabilmesi için sanığın bunu
kabul etmesi gerekir. Kanun yolu yargılamasında
karar duruşma ile verilecekse, duruşma
başladıktan sonra davanın geri alınmasıkarşı tarafın bunu kabul etmesine
bağlıdır. Geri alma davayı sona erdirdiğinden,
geri almadan sonra kişisel dava ya da
kanun yolu davası yeniden açılamaz.
Davenport, Charles Benedict
05
Tem