Mekke’nin fethi
günü müslüman olan kadın Sahâbilerden.
Ebû Talib’in kızı ve Hz. Ali’nin kızkardeşidir.
Annesi Hz. Fâtıma binti Esed, öz adı
Fâhite’dir. Doğum ve vefât tarihleri kesin
olarak bilinmemektedir. Hz. Ali’den sonra
Hz. Muâviye zamamnda vefât ettiği rivâ
yet edilmektedir.
Hz. Ümmü Hâni; mert, cesur ve güzel
ahlâklı idi. Peygamber efendimiz (s.a.v
sekiz yaşından itibaren amcası Ebû Talib’
in yanında büyüdüğünden O’nu çok iyi
tanır ve öz kızkardeşi gibi severdi. Onun
istek ve arzusunu hiç geri çevirmezdi. Hz.
Ümmü Hânî de, Peygamber efendimizi
(s.a.Vı aynı şekilde sever ve ona hürmette
kusur etmezdi.
Peygamberimiz (s.a.vı hicretten bir yıl
önce Taif e gidip, Taif halkına bir ay nasihat
edip, onlan imân etmeye dâvet etmişti.
Taif halkından hiç kimsenin imân etmemesi
ve işkence yapmalan üzerine Mekke’
ye dönmüştü. Çok üzgün idi ve her taraf
düşman dolu idi. Peygamberimiz (s.a.vı bir
gece Mekke’de Ümmü Hânî’nin (r.anha;
Ebû Talib Mahallesinde bulunan evine
geldi. Ümmü Hânî (r.anha/, o zaman imân
etmemişti. Kimdir? o dedi. “Amcan oğlu
Muhammed’im, kabûl edersen, misafir
geldim” buyurdu. Ümmü Hânî (r.anha/:
Senin gibi doğru sözlü, emin, asîl, şerefli
misafire cân fedâ olsun. Yalnız teşrif edeceğinizi
önceden bildirseydiniz birşeyler
hazırlardım. Şimdi yedirecek bir şeyim yok
dedi. Peygamberimiz (s.a.v/ yiyecek içecek
istemem, hiçbiri gözümde yok. Rabbime
ibâdet etmek, yalvarmak için bir yer banşı
yetişir, buyurdu.
Ümmü Hânî (r.anha/, Resûlullahı içeri
alıp, bir hasır, leğen, ibrik verdi. Gelen
misâfire ikrâm etmek, onu düşmandan
korumak, Araplar için en şerefli vazife7
sayılırdı. Bir evdeki misafire zarar gelmesi
ey sahibi için büyük yüzkarası olurdu.
Ümmü Hânî (r.anha/ düşündü; bunun
Mekke’de düşmanlan çok, hatta öldürmek
isteyenler var, şerefim için, sabaha kadar
onu gözeteyim dedi. Babasının kılıcım alıp,
evin etrafında dolaşmaya başladı.
Resûlullah (s.a.v/, o gün çok incinmişti.
Abdest alıp, yalvarmaya, af dilemeğe, kullann
imâna gelmesi, saâdete kavuşmalan
için duâya başladı. Çok yorgun ve üzüntülü
idi. Hasır üzerinde uzamp uyuyuverdi. O
anda Allahü teâlâ Cebrâil aleyhisselâmı
gönderip Habibini davet etti. Resûlullahın
(s.a.v.) mi’racı bu gece oldu. (Bkz. Muhammed
aleyhisselâm/.
Ümmü Hânî, kocası Hübeyre bin Ebî
Vehbin müşrik olması sebebiyle hicret sırasında
imân etmemiş olarak Mekke’de kalmıştı.
Durum Mekke’nin fethine kadar
devam etti. Mekke’nin fethedildiği gün
kocası Hübeyre, müslümanlann her tarafı
kuşattığını görünce, korkusundan gizlice,
şair arkadaşı Abdullah bin Zibara ile birlikte
Mercan’a kaçtılar ve orada bir kaleye
sığındılar. Bu durumu gören Ümmü Hânî
(r.anha/, Islâm dînini kabul ederek Kureyş
kadınlanndan on kişilik bir grupla Peygamberimizin
(s.a.v/ yamna gelip müslü
man oldu. Peygamberimiz (s.a.v/ daha
; sonra Hz. Ümmü Hânî’nin evinde abdest
•alıp sekiz rek’at (kuşluk) namazı
kıldı. Su ile ekmek ıslatıp, tuz ve sirke dekoyarak yedi. Daha sonra Peygamberimiz
(s.a.Vı: “Ey Ümmü Hâni, sirke ne iyi
yemektir. Sirke bulunan ev fakir
olmaz!” diye iltifatta bulundu.
Peygamberimiz (s.a.v s Hz. Ommü Hânî
(r.anhaı imân edip, müslüman olduktan
sonra, ona çok iltifatta bulunurdu. Fırsatım
buldukça Onun ziyaretine giderdi. Hz.
Ümmü Hânî (r.anhaı çok ibâdet eder,
nafile oruç tutmayı çok severdi. Ümmü
Hânî (r.anhaı yine nafile oruca niyetli
olduğu birgün, Peygamberimiz (s.a.v* O’nu
ziyarete gitti. Her zamanki olduğu gibi
Ümmü Hânî (r.anha/, Peygamberimize
(s.a.v ı kâse ile şerbet ikram etti. Peygamberimiz
(s.a.v.; içtikten sonra duâ ederek,
içinde az bir şerbet bulunan kâseyi geri vererek
içiniz buyurdular. Hz. Ümmü Hânî nafile
oruca niyetli olduğu halde Peygamberimizi
(s.a.Vı sevdikleri ve ona çok hürmet ettikleri
için dayanamayıp, kâsedeki şerbeti içtiler.
Daha sonra Peygamberimiz(s.a.v. durumu
öğrenip, kendilerine orucu neden bozduğunun
sebebini sordular Hz. Ümmü Hânî,
“Yâ Resûlallah size karşı olan sevgimden,
hürmetimden dolayı artığınızı içtim ve
emrinizi geri çeviremedim” dedi.
Hz. Ümmü Hâninin; Peygamberimiz’den
(s.a.v çok az hadîs-i şerif naklettiği
rivâyet edilir. Kendisinden de oğlu Cünd,
Yahya, Ebû Mürre, Ebû Salih, Buhâri ve
Müslim hadîs naklinde bulunmuşlardır.
1) el-lsâbe cild-2, sh. 97S
2) Üsûd ül-fiâbe ciid-6, sh. 624
3) Müsned cild-6, sh. 340, 423
4) Tam İlmihâl S eâd etı Ebediyye sh. 1079
ÜMMÜ HÂNI (r.anha)
15
Şub