Astronomide bir yıldızın gerçek yerinden farklı bir
yerde görülmesi olayı. Eğer bir kimse bir yıldıza
bakarsa, bakış doğrultusu, yıldızı kendisi ile birleştiren
doğru ile çakışmaz. Bakış doğrultusu ile
gerçek doğrultu arasında küçük bir açı farkı vardır.
Bu fark; dünyanın dönmesinden, ışığın hızının
sonlu olmasından ve atmosferdeki kırılmalardan
meydana gelir. Eğer bakış açısı, dünyânın dönüşüne
dik ise en büyük sapma açısı 20,47 yay sâniye
olarak bulunur.
Yıldızlardan gelen ışığın sapması, 1700’lerin
başlarında James Bradley tarafından Y. Draconis
yıldızının günlük yerdeğiştirmesini incelerken bulunmuştur.
Bradley, yıldızın güneş doğarken bakıldığında
en güneyde ve yan sene sonra ise güneş
batımında bakıldığında en kuzeyde bulunduğunu
tesbit etmiştir. Bu ve benzer gözlemlerden Bradley,
yıldızın yerdeğiştirmesinin dâimâ dünyânın dönme yönünde
olduğunu tesbit etmiştir. 1729’da
Bradley bunu doğru biçimde açıklamıştır. Bradley,
dünyânın dönme hızından ve hesapladığı sapmalardan,
daha önce elde edilmeyen bir hassaslıkla
ışığın hızını hesaplamıştır. Bradley’in bu incelemesi,
güneşin ve diğer yıldızların dünyâ etrâfında
döndüğü iddiâlarının ortadan kalkmasına sebep
olan en son İlmî açıklama olmuştur.
Optikte, merceklerin kendilerinde bulunan
hassalardan dolayı görüntüleri bozması olayına
da “aberasyon” denir. Optik sapma, görüntünün kalitesini
ve yerini ideâl yerinden saptırır. Ana optik
sapmalar; distorsiyon (çarpıtma), alanın eğriliği,
astigmatizm, boyuna küresel sapma, büyütme bozukluğu
ve kromatik sapmadır.
Distorsiyon: Merceğin, eşyânın bulunduğu
uzaydaki konum bağlantılarını görüntü uzayında
meydana getirememesidir. Açısal ayrılma ile büyütme
oranında ve odak uzaklığında meydana gelen
değişmelerden kaynaklanır. Bunun sonucu olarak
eşyâ düzleminde kenarda bulunan doğru, eğrilmiş
olarak görülür. Eğer görüntü çizgisi görüntü
merkezine doğru konkavsa, merceğin negatif
distorsiyonu var denir. Eğer dışarı doğru konkavlık
varsa, merceğin distorsiyonu pozitiftir.
Alanın eğriliği: Merceğin, düzlemde bulunan
bir eşyânın görüntüsünü düzlemde değil, bir
eğrilikli yüzeyde meydana getirmesidir. Bunun
bir türüne “astigmatizm bozukluğu” da denir.
Boyuna küresel sapma: Bir merceğin ışık
geçiren bölgesinin yarıçapı ile odak uzaklığında
meydana gelen değişimdir. Eğer bu sapma odak uzaklığı
yanında büyükse, diğer mercek bölgelerinden
gelen net olmayan görüntülerden dolayı
net bir görüntü elde edilemez.
Büyütme bozukluğu: Mercekteki aynı merkezli
dâire bölgesinin farklı büyütmelerinden dolayı
ortaya çıkar. Böyle bir bozukluğun mevcûdiyeti,
tam eksende bulunmayan bir cismin, hafif
kuyruklu yıldız şekli gibi bulanık bir görüntüsünü
meydana getirir.
Kromatik bozukluk: Merceklerde kırılma
indisinin, dalga boyu ile değişmesinden meydana
gelir. Bu ise ışığın saçılmasını berâberinde getirir.
Enine kromatik bozukluk, gelen ışığın rengine
(veya dalga boyuna) bağlı olarak görüntü büyüklüğünün
değişmesine sebep olur. Aynı zamanda
farklı renkler için odak uzaklığının değişmesini ortaya
çıkarır.