wiki

KÜTSAL HASRET ve VÜSLAT

.Şimdi iyi dinle. Denileni tut ye .unutma. Unutur ihmal
edersen, başladığın yeraeft tekrar edersin. .Halbuki sen
yolcusun, yürümen gerek. Bu yolda çeşitli manialar olur.
Onlara gözün takılmasın. Boş sözlerden kulağını sakındır.
Aksi halde öyle bir zaman gelir ki artık geriye,dqnüş,olmaz.
Sonra… Evet sonra hoş sesler duyarsın, güzel işaretler
alırsın.
“Ben sizin Rabb’mız değil miyim?” 3
Bu ses ile bu âyetteki tecellîye erer; ötelere geçer, onları
seyredersin. “Aradığım bu”, “Evet bu” dersin. Ve Rabbanin
hitabına karşılık; ‘
“Evet sen bizim Rabb’imiksin” 4 diye verdiğin cevaba
tarifsiz bir zevk ile yaşamaya başlarsın. Sonra bir
hasrettir başlar.
Geldiğin âlem güzeldi, güzellerin güzeli bütün saltanatı
ile orada sâna göründü. Şimdi ise bir çuValdasın veya bir’
et ve kemik kalıbmdasm. Çamur kalıbı da diyebilirsin.
Geldiğin1 ‘âleme olan hasretinden dolayı istersin ki, çuval
yirtilsm, hakikat yaşandın. Öoğru ama hakikat ülkesine
geçmen istersen ou zorıUK, ou çııe zarurıuır. dûk, iyi yuı. du
dene, eğer başak olacaksa toprak altında çatlaması şarttır.
Çatlayıp kendinden geçecek ki başak kabiliyeti ortaya çıksın.
Sen de öyle… Can tende iken kalıbına ait olanları terk
et ki, gizlenen, zahir olsun.
Asıl vatan hatırlanınca ruhun ezelde uçup gezdiği yerler
göz önüne gelir. Artık sevginin hududu taşmıştır. Öte âlemleri
sevmeye başlarsın. İbadetinden zevk alırsın. Çamur
kalıptan çıktığın için o sana ibadette ağırlık vermez. Artık o
senin bineğin, burağm olmuştur. Seni taşımaya başlar.
Sana yük olmaz, külfet olmaz.
“Rabb’inin yollarında boyun eğerek yürü! ” 5, âyetindeki
gizli sırlar çözülür. Bundan sonra senin kanadın iki
olmuştur. Biri dünyada, diğeri de ahirettedir. Ama ikisi de
atbaşı yürür. Peygamberimiz buyurdu:
“Mü’mtn iki kanatlı kuş gibidir. Bir kolu dünyada
diğeri de ahirettedir”.
Bundan sonra dünya ve ahiret nimetleri önüne konur:
“Her meyveden ye” denir.
Bu emir seni güçlendirir. O zaman arslan olursun; nefsini
mağlup eden erkek. Cenab-ı Peygamber buyurdu:
“Pehlivan, rakibini yenen değil, kızdığında nefsini
mağlup edendir” 7.
Biz erkek denince bunu anlıyoruz, bunu anlamamız
lazım.
Sen bu manevi zevk içinde iken seni anlamayanlar
çıkar, hem de çok. Sen onların konusu otursun. Seni eİeş,-
tirirler. Bu normaldir. Her ne kadar bastığınız arz aynı ise
de gönül ülkeleriniz farklıdır. Dün seni sevenler, sana itimat
edenler şimdi seni tenkit ederler. Bu işin kanunu budur.
Hak seni gizlemek için bunları araya bahane koymuştur.
Dikkat et, sen ameli bozuk biri olsaydın onların gündeminde
olmayacaktın. Senin şimdi hatan aranıyor. Hatalı olanın

  • 9 –
    hatası aranmaz. “Hatalıdır* denir, geçilir.
    Hatırına tuhaf şeyler gelir; “Peki ama bu dedikoduya ne
    gerek var” dersin. Şimdi düşün, idrak et. Her işin bir
    sermayesi vardır, külfet olmadan nimet olmaz. “Ama ben
    ibadetle belli bir külfete katlandım, dahasına ne gerek var”,
    diye düşünebilirsin. Evet, doğru. Ama bu külfet seni sadece
    Cennete ulaştırır. Halbuki sen Cemâlullah’ı istedin. Onun
    sermayesi de nefistir. Onu harcayacaksın. Yani aradan
    çıkaracaksın. İşte fitne belâsı bunun içindir, onu aradan
    çıkar.
    HazretiMusa:
    “Ya Rabbi, bana cemalini göster, sana bakayım”
    8, dediğinde; Cenab-ı Hak:
    “Beni göremezsin” 9, buyurdu.
    Arifler, “Sen, sende iken Beni göremezsin, denildi”,
    diyorlar. Onun için “ben” in ortadan kalkması şart. O
    zaman belâ gerek. Hazreti Peygamber buyurdu:
    “Allah,sevdiği kuluna belâ verir” 10
    Dikkat et, bu haller geçicidir. O zaman yüzüne bir renk
    gelir. Bu, dost rengidir. Hemen seni diğer nâstanay ırır. Belâ
    sana üç cihetten gelir: Mal ile gelir, dedikodu ile gelir,
    hastalık ile gelir. Bu üçünden biri ile gelir. Bazan üçü birden
    gelir. Bu. zordur. Sana şimdi biri geldi. Sabret, isyan etme.
    Sonu hayırlıdır* Bilmez misin ki, doğum için sancı gerek.
    Karanlık, güneşi getirir. Bir de bakarsın güneş .doğdu, etraf
    göründü. Karanlığın örtüsü kalktı. Her şey ortadadır.
    “Bugün setlin için perdeler aralandı.*. Biz açtık,
    gözlerin de keskin görür”
    Artık kalbin zulümâttan kurtulmuştur. Nur âlemine geçebilirsin.
    Bu halde ne gaflet vardır, ne cehalet. Hepsi
    geçmişte olan bir hadise halini alır.
    Bundan ötesi vuslat âlemidir. Kokular, renkler, sesler;
    herşey aslındandır. Hakikatler yaşanır, vehim ortadan kalkar.

Şüpheler zail olur

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir