52- Hazreti Süleyman, Davud aleyhisselâm’ın oğludur. Onun ölümünden sonra on üç yaşında olarak yerine geçmiş. Sonra kendisine peygamberlik de ve rilmiştir. Bu bakımdan, babası gibi peygamberlikte hükümet etme görevlerini bir arada toplamıştır.
Hazreti Süleyman’a doğuda ve batıda olan hükümdarlar itaat ederek kıymetli hediyeler göndermişler. Yemen Melikesi Belkıs dahi, kendisi ile görüşmeye gel miştir. Kızıl denizde hazırladığı donanmayı Okyanus sahillerine yollamıştı. Tetmür ve Balebek şehirlerini ve yedi senede de Mescid-i Aksa’yı yaptırıp tamamla mıştı.
53- Süleyman aleyhisselâm, bir mucize olmak üzere kuşların dillerini ve maksadlarını anlardı. Onun hükmü insanalar ve cinlere, hatta rüzgârlara geçerdi. Ahlâk ve hikmete dair yazıları vardır. Kırk yıl pek muhteşem bir hüküm sürdükten sonra elli üç veya altmış yaşında vefat etmiştir.
Hazreti Süleyman’dan sonra İsrail Oğullan iki devlete ayrıldı. Bunlardan biri “Yehuda” devletidir ki, hükümet merkezi Kudüs şehir idi. Bu devlet insanlar ar asında daha çok itibar kazanmıştı, diğeri de “İsrail” devleti idi. İdare merkezi de Nablus ve daha sonra Samire şehri olmuştu.
Bu devletler, sonradan doğru yoldan çıktılar. İsrail Devleti, Asûrîler tar afından yok edildi. Yehuda Devleti de, “Buhti Nassar”ın saldırısına uğradı. Ya- hudilerin birçoğu Babil esaretme düştü. Daha sonraları İsrail Oğulları, İranlıların, Yunanlıların ve Romalıların hakimiyetleri altına düşerek kendi hakimiyetlerini elden çıkardılar.
54- Buhti Nassar, Kudüs’ü ele geçirdiği zaman Beyt-i Makdis’i yıkmış, Tevrat nüshalarını yakmıştı. Üzeyr aleyhisselâm ile Daniyel aleyhisselâm’ı da diğer İsrail alimleri ile beraber Babil’e götürmüştü, daha sonra İran’daki Kiyaniyan Hükümeti Babil’i ele geçirip Geldaniye hükümetini yok edince, İsrail Oğulları esaretten kurtularak vatanlarına dönmüşler ve Beyt-i Makdis’i yeniden inşa et mişlerdi. Hazret-i Uzeyir de, Tevrat’ı ezber okuyup yeniden yazdırmış ve böylece çoktan beri unutulmuş olan Musa peygamberin şeriatı yeniden meydana çıkmış oldu.
55- Kur’an-ı Kerim, Hazret-i Üzeyir’e dair bilgi vermektedir. Fakat pey gamber olup olmadığını açıklamamaktadır. İslâm alimlerinden bir kısmına göre, Hazret-i Üzeyir bir peygamber değildir, velilerden büyük bir zattır. Önceleri Ya- hudilerden bazıları Hazret-i Üzeyr için “Allah’ın oğludur” diyerek şirke saplan mışlardı.
56- Kur’an-ı Kerim’de isimleri anılan Zülkarneyn ile Lokman’ın pey gamberliğinde de ihtilâf vardır. Zülkarneyn’in adı, bir rivayete göre “Mus’ab”dır. İbrahim aleyhisselâm’ın zamanında yaşadığı rivayet edilir. Dünyanın doğusuna ve batısına gitmiş, Ye’cüc ve Me’cüc denilen bir kabileye karşı bir sed (engel) yapmış, pek büyük başarılar elde etmiştir. Her halde Yunanlıların İskender’inden başkasıdır. Bunun hayatı bizce tamamen bilinmemektedir.
Hazreti Lokman’a gelince, bu da rivayete göre Davut aleyhisselâmın zam anında yaşamış ve ona kavuşmuştur. Salih ve hikmet sahibi bir zattır. Yunus aleyhisselâm’ın zamanına kadar yaşamış oluğu rivayet edilir. Oğluna olan çok önemli öğütleri Kur’an-ı Kerim’de anılmıştır.