(ar. noksan’dan tenkis). Esk. 1. indirme, eksiltme, azaltma. —2. Tenkis etmek, indirmek, azaltmak. —Huk. Yasaya ya da hakkaniyete uygun olmayan işlem, yükümlülük ve borçların yasal ve adalete uygun bir düzeye indirilmesi. (Bk. ansikl. böl.) —Ansİki Huk. Tenkisin en geniş biçimde ele alındığı alan, miras hukukudur. Tenkisin sözkonusu olabileceği başka alanlar da vardır (örneğin Borçlar k. md. 44, 161, 249, 409). Ancak, tenkis ya da tenkis davası deyince, her şeyden önce, mirastaki tenkis akla gelir. Miras bırakanın yaptığı işlemler yüzünden saklı paylı (mahfuz hisseli) mirasçılar, paylarının tümünü alamazlarsa, tasarruf nisabını aşan miktarın tenkisini isteyebilirler (Türk Med. k. md. 502). Tenkise (indirime) önce ölüme bağlı tasarruflardan başlanır. Bu yetmezse, en son tarihlisinden başlanarak en önce yapılmış olana doğru geriye gidilmek üzere, ölüme bağlı olmayan işlemler tenkise konu olur. Saklı payına dokunulan her mirasçı, tenkis davası açabileceği gibi, bunların alacaklıları da açabilirler. Bu dava saklı paya zarar veren işlemle hak sahibi olmuş olan, bu işlemden yararlanan kişilere karşı açılır. Tenkis davası, mirasçıların saklı paylarına dokunulduğunu öğrendikleri günden başlayarak bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Mirasçıların, bu paylarına dokunulduğunu öğrenememiş olmaları durumunda tenkis dvası vasiyetnameler için açılmalarından, öteki işlemler için de miras bırakanın ölümünden başlayarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar
TENKİS;
10
Oca