Bir şeyi tartışmak, karşıt ya da değişik yönlerini ortaya koymak eylemi, o şeyin çözümlenmesini, eleştirili incelemesini yapmak işi: Meclis’te bu yasa tasarısının tartışması günlerce sürdü. Bu sorunun tartışmasını beşinci bölümde bulacaksınız. —2. iki ya da daha çok kimsenin, bir sorunu, bir konuyu incelerken yaptıkları karşılıklı görüş.alışverişi, ayrıntılı konuşma: Peki, bu tartıfcggjtûifl çıkan sonuç nedir? —3. Karşılıklı kırıcı konuşma, anlaşmazlık, münakaşa: Aramızda bir tartışma çıktı. Önemli değil, küçük bir tartışmaydı. —4. Bir konuda, farklı görüşte kimseler arasında, çoğu kez özel olarak düzenlenmiş karşılıklı görüşme: Öğretim sorunları konusunda bir tartışma düzenlemek. —Ed. Tartışma yazısı, bir sorunla (sanatın sanat için mi toplum için mi olduğu, dilde özleşme vb.) ilgi karşıt görüşlerden birini kimi zaman sert biçimde savunan yazı: H. C. Yalçın’ın Kavgalarım (1910) yapıtındaki tartışma yazıları vb.
TARTIŞMA
21
Oca