Doğanın Korunması

DOĞANIN KORUNMASI

Hem politik, hem bilimsel, hem de teknolojik bir konu olan doğanın korunması, uygulamada, ilgili kararların alınışı sırasında seslerini duyurmayı başaran ve doğal mirası koruma stratejileri geliştiren baskı gruplarının oluşturulması anlamına gelmektedir. Bu aym zamanda, ortak mirasın ve korunan alanların genişlemesi ve özel alanların kullanımı üzerinde artan bir kamu denetimiyle kendini göstermektedir
Doğa, başlangıçta tükenmez bir sermaye olarak görülüyordu, ama artık değerli bir sermaye olarak kabul edilmektedir; korunması pahalı ve nazik olan doğa, bugün yok olma tehdidiyle karşı karşıyadır. Nüfus artışının yanı sıra, ekonomik etkinliklerin gelişmesi ve boş zamanları değerlendirme ihtiyacının artması, bir «mekân açlığı» yaratmıştır. Bununla birlikte, 1960’ların sonlarına kadar çevreyi koruma gereği esasen ciddiye alınmamıştır.

Hasta ve kirli olan doğal çevre bizzat sağlığımızı tehdit etmektedir, çünkü dünya nüfusunun artması oranında kişi başına düşen yer daralmaktadır. Bu genel eğilim karşısında, doğayı korumanın kendini kabul ettirmesi epey güçtür; çünkü, politikanın artık İnsanî ve toplumsal işlerle uğraşmaktan ibaret olmadığını, aym zamanda doğayı da içermek zorunda olduğunu savunan yeni bir anlayış gerektirir. Tersinden bakıldığında doğayı korumak insanın korunmasını da içerir. Öte yandan doğayı tahrip etmenin uzun vadede doğayı korumaktan daha pahalıya mal olduğu da kesindir.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*