SOSYAL YAŞAM VE DAVRANIŞLAR

SOSYAL YAŞAM VE DAVRANIŞLAR

Benekli Alman buldoğu

(danua olarak da bilinir) iri cüssesi ve duruşu nedeniyle «köpeklerin Apollon’u» olarak nitelenir. Bunlarda erkeklerin omuz yüksekliği 80 cm, dişilerinki ise 72 cm kadardır.

Av köpekleri davranışlarına ve avı bulma yeteneklerine göre sınıflandınlır Bataklık alanlarda avı bulma konusunda çok yetenekli olan labradorlar, vurulan avı bulup sahibine getirir.

SOSYAL YAŞAM VE DAVRANIŞLAR

Köpek psikolojisinin özellikleri pek çok olguyla açıklanabilir. Köpeklerin başta gelen psikolojik özelliklerinden biri annelerine bağlılıklarıdır; köpek bütün yaşamı boyunca çocuksu kişilik özellikleri taşır ve hatta bu açıdan erişkinliğinde bile bir yönüyle bebek olarak kaldığı söylenebilir. «Sürü liderlerine»de gönüllü olarak bağlanma eğilimindedir. İnsan tarafından yetiştirilen köpek, hem annesine, hem de sürü liderine olan bu bağlılığını sahibine gösterecektir. Bu sosyal davranış kızak köpeklerinde de gözlenir: lider, diğer köpeklere sesiyle cesaret kazandırır ve onları belirli bir sıraya göre çağırır. Sürünün sahibi de bu hiyerarşik düzeni lider köpeği diğerlerinden daha önce besleyerek korur.

Dişi köpek cinsel olgunluğa 7-18 aylıkken erişir. Gebelik 62-63 gün sürer ve bir batında doğan yavru sayısı 3-6 arasında değişir. Bir batında doğurulan yavru sayısı genellikle iri köpek ırklarında daha yüksek olur. Doğduklarında yavruların kapalı duran gözleri ancak onuncu günden sonra açılır. Sütten kesilme genellikle altıncı haftada gerçekleşir. Köpek iki yaşını doldurduğunda erişkin olarak kabul edilir ve 12 yaşma geldiğinde yaşlı sayılır. Köpeklerin 20 yıldan fazla yaşaması nadirdir, ama istisnai olarak 35 yaşına kadar yaşayan köpekler de vardır.

HASTALIKLAR

Köpeklerde hastalık meydana getiren pek çok iç asalak vardır. Bunların içinde en sık rastlananlar bağırsaksolucanı (Ascaris) ve tenyadır (şerit). Bu asalaklar genellikle köpeğin kendini temizlemeye çalışırken yuttuğu pirelerden bulaşır. Oldukça ciddî hastalıklara yol açabilen dış asalaklardan en önemlileri keneler, kırmızı kurtlar, pireler ve bitlerdir. Kenelerden bulaşan ve piroplas-moz adı verilen kan hastalığına karşı bir aşı geliştirmiştir.

Köpeğin enfeksiyon hastalıkları içinde en çok bilineni, özellikle yavrularda görülen ve sinir sisteminde hasara yol açan kare hastalığıdır. Sindirim borusunu tutan parvoviroz, karaciğer ve böbreklerde hasara yol açan leptospiroz ve köpek virüs hepatiti gibi hastalıklar aşıyla tedavi edilebilmektedir. Köpeğin yaşadığı yerin enfekte olması hayvanın tasmasız olarak gezdirilmesi veya başıboş dolaşmasına izin verilmesi halinde kuduz aşısının yapılması zorunludur. Köpeklerde çeşitli göz hastalıkları (çok şeker yemeleri vb nedeniyle), kanserler veya gastritler de görülebilir. Ayrıca dişilerde bunlara ek olarak yalancı gebelik belirtileri ve rahim hastalıkları da görülebilir.

KÖPEK VE TOPLUM

Sayıları 330’a ulaşan köpek ırkları birtakım yapısal göre (baş veya gövde şekli gibi) sınıflandırılır: kurt kö baş yatay piramit biçiminde ve kulaklar diktir (Alman peği); brak cinsi köpeklerde burun kısmı uzunca ve kı kiktir (koker, brak); iri bekçi köpeklerinde baş büyük veya az çok kübik, burun kısa, gövde genellikle iriced nar, senhüber); ince gövdeli köpeklerdeyse baş uzunca lar da incedir (tazı). Bu özellikler ve ırkların insanlar kullanıldıkları alanlar göz önünde bulundurularak yaj landırma, 1987 yılında «Uluslararası Köpekbilim Fedı tarafından yeniden ele alınmış ve on ayrı grup belirler sınıflandırmayı yaparken dikkate alınması gereken nokta da, zaman içinde bazı köpek ırklarının işlevlerin: liğe uğramış olmasıdır. Mesela birçok av köpeği günü: köpeği olarak beslenmeye başlamıştır. Bunun en iyi örr ırkıdır. Eskiden av köpeği olarak kullanılan ve özeti avında kullanılmasından dolayı koker (ing. woodcock’t adı verilen bu köpek artık ev köpeği olarak beslenme! ırkın resmî ve ayrıntılı standart tanımını onun kökenin, nu belirten soykütüğü ile karıştırmamak gerekir. Fark! hayvanların çiftleşmesinden doğan köpeklere «kırma nın soyu kesinlikle tahmin edilemeyen köpeklere ise kırma» denir.

Günümüz toplumunda köpeğin yeri

Avrupa, özellikle Batı Avrupa yeryüzünde köpeğin e: lunduğu bölgelerden biridir (1990’da yalnız Fransa’da köpek vardı). Köpek gibi bir ev hayvanı beslemenin ba: lan bulunduğu bir gerçektir. Ancak bazı kişilerin bu ser öncesi köpeklerini terkederek veya kulübesi içinde bir rakarak halletmeye çalışmaları, bugün Batı Avrupa ul önemli bir sosyal olgu niteliği kazanmıştır. Toplanan ba peklerin bakıldığı merkezlerdeki hayvan sayısının g:c ’ ması, burada çalışan gönüllüleri hayvanları öldürmek bırakmaktadır. Hayvanları çalarak daha sonra kaçak ela tırma laboratuvarlarına satmak da yaygınlaşmaya ba: Bununla beraber laboratuvarlar artık kökeni bilinmeyen lan satın almayı reddetmekte, bunun yerine deney hay yasal yetiştiricilerden sağlama yoluna gitmektedir. Köps dilerin bir kütüğe kaydedilmesi, kaybolan hayvanların; sında yarar sağladığı için sevindirici bir gelişmedir. B-sağ kulağın içine veya uyluğa bir dövme yapılmakta. , verilen numara da «Merkezi Köpek Derneği»nin kayıîj çirilmektedir.

Bir köpek ırkı değer kazandığı zaman yetiştirici.; amacıyla damızlık erkekleri kan hısımlığına dikkat ete: şilerle çiftleştirmeleri üzüntü verici bir durumdur. Çı tür çaprazlamalar hayvanlarda birtakım davranış boz-^ na yol açabilmektedir. Bunun en iyi örneği, bu tür uyg-sonucunda iyice dejenere olan ve «pittbulls» denen e: ırkıdır. Sebep oldukları kazalar nedeniyle bu İngiliz kz ne karşı sık sık basın kampanyaları düzenlenmektedir pekler ağızlık takıldığı zaman bile tehlikeli olabildikler: giltere’de yasaklanmıştır. Avrupa’da sayıları giderek art. boş köpeklerin, koyun sürülerine saldırmaya başladığ: mektedir. Aynı şekilde Afrika ve Asya’da da «parya» köpek sürüleri uzun zamandır yerleşim yerlerinde çeş::. lara yol açmaktadır.

Köpeklerin kullanıldığı alanlar

Çok eskiden köpekler çivi veya bıçak imalathanelere, döndürmek veya ona bağlı bir körüğü çalıştırmak için • mıştır. Tazı yarışları, sirklerde kaniş veya diğer küçük kc; gösterileri, hayvanların sinema için eğitilmesi gibi pek ; sayılamayacak etkinlikler yanında, köpekler daha < = amaçlara da hizmet etmektedir.

Eskiden Batı Avrupa’da kullanılan çeki köpekleri her men ortadan kalkmışsa da, kutup seferleri sırasında hâl; köpeklerinden yararlanılmaktadır. Ternöv cinsi köpekler beri deniz kazalarında can kurtaran olarak kullanılmış. : nar köpekleriyse dağlarda kaybolanların yardımına koşar: işi yapmışlardır. Günümüzde senbernarların yerini alır. Alman çoban köpeği gibi bazı köpek ırkları, özellikle der: de büyük yarar sağlamakta ve «kurtarıcı köpek» adıyla ar tadır. Görme, işitme veya bedensel özürlü kişilere yardzr. leri amacıyla özel olarak eğitilen kılavuz köpekler de ger; etkin bir şekilde yerine getirmektedir.

KÖPEKBALIKLARI

Köpekbalıkları, vatozlar ile birlikte, kıkırdaklıbalıklar sınıfının köpekbalıkları altsınıfında yer alır. Bu grubun üyelerini diğer balıklardan (kemiklibalıklar) ayıran en belirgin özellik, bütünüyle kıkırdaktan oluşan iskelet yapılandır. Bundan başka daha birtakım ilginç anatomik ve fizyolojik özellikleri vardır. Yeryüzünde var oldukları ilk zamanlardan beri çok az evrim geçiren bu balıkların adı «insan yiyici»ye çıkmışsa da bu kam çoğu için doğru değildir, ama iddia sinemayla da beslenmiştir.
KÖPEKBALIKLARI

400 milyon yıl önce yeryüzü sularının başlıca hâkimi balıklardı. Protoselachii sınıfında yer alan Cladoselache cinsi ilkel köpekbalığı türleri, Üst Devoniyen Dönemi’nde yaşamıştı. Küçük boydaki bu balıklar, o dönemde yaşayan zırh derili balıkların (Placoder-ma) başlıca besin kaynağını oluşturuyordu. Bu ilkel köpekbalığı türleri yerlerini hibodondara bırakarak yeryüzünden silindi (Jura Dönemi’nde yaşayan Hybodus cinsi bu grubun örneklerinden biridir). Karbonifer Dönemi’nden Kretase Dönemi’ne kadar egemenliğini sürdüren hibodondar deniz sürüngenleriyle şiddetli bir rekabete girerek çeşidendiler. Köpekbalığı türleri Jura Dönemi’nin sonlarına doğru çoğalmaya başladı; Paleospinax gibi gelişmiş yeni türler bu dönemde ortaya çıktı. Bugünkü türlere çok yaklaşan gerçek köpekbalıkları (Euselachii) grubunu oluşturan köpekbalıkları, bu yeni türlerden türedi. Günümüzde yaşayan bütün köpekbalığı türlerinin 65 milyon yıl önce ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Se-lachii, yani köpekbalıkları altsınıfı iki gruba ayrılır: solungaç yarıkları alt tarafta olan vatozlar (Hypotremata) ve solungaç yarıkları
yanlarda olan köpekbalıkları (Pleurotremata). Vatozlar. der— : rindeki yaşama uyumun bir sonucu olarak vücut biçimler. : miş «yassı köpekbalıkları» olarak kabul edilebilir.

Sınıflandırma

Köpekbalıklarını ve vatozları kapsayan Selachii grur-yan kimeraları kapsayan Holocephali (tümbaşlılar) grur. , likte kıkırdaklıbalıklar sınıfında yer alır. Köpekbalıkları sju ‘ da yaklaşık 350 tür bulunmaktadır. Hem sıcak denizleri: soğuk sularda yaşayabilen bu balıklar, açık denizlerden zı -(bazı türler zaman zaman nehirlerin içlerine doğru ilerlrr abislere kadar yayılan geniş bir dağılım gösterir. Bilim ar: tarafından her yıl bir veya birkaç yeni köpekbalığı tür- r maktadır. Mesela 15 kasım 1976’da, 4,5 m boyunda ve – ‘ ağırlığında yeni bir köpekbalığı türü, Oahu (Hawaı) aç::. ; yüzen bir çapaya tesadüfen takılmış olarak bulunmuşa: mim denizin diplerinde sürdüren bu büyük köpekbalığı yük ağızlı köpekbalığı» (İngilizce megamouth, «büyük af-r lammda Megachasma pelagios bilimsel adı verilmiştir. E’r.”.; ra Kaliforniya (1981), Avustralya (1988) ve Japonya’da 1-: türün başka örneklerine de rastlanmıştır.

Köpekbalıkları yaklaşık otuz familyayı kapsar. Evrim deki akrabalık ilişkileri, bu grupların incelenmesiyle cm nulabilmiştir. Köpekbalıklarının boyu 27 cm ile (cüce kcr; ğı «Stjualiolus laticaudus») 15 m (balina köpekbalığı, «i* typus») arasında değişir.

En ilkel türler, dipte yaşayan ve solungaç sayısı beşır. de olan köpekbalıkları arasında yer alır. 200 – 1 100 m ~=’ te yaşayan, 450 kg ağırlığında ve 4,80 m boyundaki bez:; {Hexanchus griseus) ve 120 – 100 m derinlikte yaşayan, 1-1 T yundaki yakalı köpekbalığı (Chlamydoselachus anguineus :. türlere örnek olarak verilebilir. Hibodontların günümüzü yan temsilcileri 1,20 m uzunluğuna erişebilen Heterod:c köpekbalıklarıdır.

Köpekbalıklarının büyük bir çoğunluğu Lam>::.:: Carcharhinidae (harharyasgiller) familyalarına dahildir. Larr. familyası iri ve etçil türleri, Carcharhinidae familyası ise s.z nizlerde yaşayan büyük yırtıcı köpekbalıklarını içerir. B’_ i yer alan en ilginç türlerden biri, 3-4 m uzunluğuna erişen ,: 700 m derinlikte yaşayan mitsukurina köpekbalığıdır na ovestonî). En çok tanınan türler, beyaz köpekbalığı “C,” don carcharias), dikburun (îsurus oxyrhinchus), sabanbalığ: -vuifinus), pamukbalığı (Prionace glauca), akbenekli köps; (Carcharhinus albimarginatus), Galapagos köpekbalığı (C, gensis), çekiçbalıkları {Sphyma sp.), en iyi gelişmiş tür c‘. lan köpekbalığı (Galeocerdo Cuviert) ve küçük köpekti (Scyliorhinus canicula). Ayrıca balina köpekbalığı ve büy—• göz (Cetorhinus maximus) gibi dev köpekbalıkları da bunl=r. smda sayılabilir; büyük camgözün bugüne kadar sapsr fazla uzunluğu 12,70 metredir.

Squalidae familyasının üyeleri, daha önce sözü edilen sr dan anüs yüzgecinin bulunmamasıyla ayrılır. Bu farr_ 1,30 m uzunluğuna ve 9 kg ağırlığına erişen mahmuzlu ;=

(Ştjualus acanthias); yırtıcı camgöz (İsistius brazitiensis); türlerden zararsız yayvan köpekbalıkları (Orectobolos cins: başlı köpekbalıkları (Chiloscyllium cinsi) ve kör köpekti (.Heteroscyllium cinsi) yer alır. Squatinidae (kelerbalıklan ‘S.~ cinsi]) ve Pristiophoridae (testere köpekbalıkları [Pristiof>k:r. si]) familyaları ise, köpekbalıklarıyla vatozlar arasınc-formları olarak kabul edilebilir.

KÖPEKBALIKLARININ ÖZELLİKL

Köpekbalıklarının en belirgin özellikleri, kafatası yapışır men hemen kapalı olması, toplardamar kanını solun: pompalayan bir kalp, sindirim sisteminin soğurma yüzey tiran spiral bir kapakçık ve yağ dokusundan zengin büy karaciğer bulunması, buna karşılık hidrostatik yüzme kes; lunmamasıdır.

Beslenme

Etçil bir beslenme rejimine sahip olan köpekbalıkları, de de ve okyanuslarda yaşayan bütün canlı organizmalan y beslenebilirler. Gemileri takip etmeleriyle tanınan bazı : yanlışlıkla yuttukları cisimler bile sağlıkİanna zarar vermer lemeler sırasında köpekbalıklarının midesinde rasdanan c arasında şişeler, gemi pervaneleri, çiviler, tamtamlar, yelken, lan vb bulunmuştur. Köpekbalıklarının doymak bilmez açg; yırtıcı oldukları sanılırsa da bazı türler ağırlıklanna oranla
Bahamalar’da bir kocabaş köpekbalığı.
Küçiik kedibaltğının yumurtaları:

kapsülün dört köşesinde, yumurtanın bir desteğe tutunmasını sağlayan lifler bulunur.
Bayağı çekiçbalığı, kendine özgü ve ilgi çekici başıyla dikkati çeker.

ı besin tüketir. Mesela gri köpekbalığı (Carcharinus plumbe-e ağırlığının yalnızca yüzde 0,43’ü – l’i kadar balık ve ka-syvan tüketir; genç bir kütburun köpekbalığı (Negaprion is) bir haftada ağırlığının yüzde 3 – 14’ü kadar besin madden, bu oran erişkin kütburunlarda ortalama yüzde 3,5 ka-aşayan en iri iki balık türü olan balina köpekbalığı ve bü-göz yalnızca planktonla beslenir. Köpekbalıkları uzun sü-ımeden yaşayabilirler. Bu özellik bazı durumlarda büyük Şiar: dişilerin gebelik döneminde beslenmemesi, yavrula-ınında yavruları yememeleri için zorunludur.

ne

kıkırdaklıbalıklarda olduğu gibi köpekbalıklarında da iç ; görülür. Üreme şekilleri ise büyük bir çeşitlilik gösterir : göre oviparlıktan, memelilerdekine benzer şekilde ger-slenmeye kadar değişir.

me sırasında erkek dişiyi çenelerinin yardımıyla yakalaya-likle göğüs bölgesinden tutar ve iki çifdeşme organından inin dışkılığına yerleştirir. Yüzgecimsi penis adı verilen organlan yüzgeçlerden gelişir ve penis biçimini alır; çift-îsında bu organlardan yalnızca bir tanesi işlev görür, balıklarında üç ayrı üreme şekli görülür: oviparlık, ovo-; ve viviparlık. Oviparlık, daha çok dipte yaşayan ve ka-niz hayvanlarıyla beslenen türlerin (Heterodontus cinsi, ;öpekbalığı, kedibalığı gibi) üreme şeklidir. Ovipar tür-jzsu bir kılıfla sarılı dört köşeli yumurtalar bırakır; yu-n boyu 3 cm kadar küçük veya balina köpekbalığında ibı 30 cm’den daha büyük olabilir. Dölütün yumurta gelişme süresi türlere göre 6-10 ay arasında değişir, balıklarının çoğunda eteneli veya etenisiz ovoviviparlık itenesiz ovoviviparlıkta yumurtalar dölyatağı içinde ge-dölyatağı dokusuyla doğrudan ilişki kurmaz. Harhar-le ve çekiçbalıklarında (Sphyrnidae) yavrular gerçek bir cılığıyla beslenerek gelişimlerini tamamladıktan sonra ar (tam eteneli viviparlık). Lamnidae familyasında (dev ıklan) dölüder dölyatağı boşluğuna düşen döllenmemiş arla beslenir (oofaji). Gebelik süresi yaklaşık 9 aydır, türlerde daha uzun sürebilir (mesela benekli camgöz-lı bulur). Bir seferde doğan yavru sayısı genellikle 5-15 değişse de, bazı türlerde bu sayı 100’e ulaşabilir.

ima

malıklarının morfolojik yapısı büyük bir çeşitlilik göste-lenizde yaşayan ve hızlı yüzen beyaz köpekbalığının, biçiminde bir gövdesi ve simetrik bir kuyruk yüzgeci lina köpekbalığı iri gövdesi ve yassı burnuyla dikkati çmen bir tür olan kaplan köpekbalığının ise daha ince 3İ ve asimetrik bir kuyruk yüzgeci bulunur, lalıklarında duyumsal algı ileri derecede gelişmiştir ve kleri onların hayvanlar âleminin en iyi avcıları arasında mm sağlar. Burun delikleri bir deri kıvrımıyla iki böl-Imış durumdadır; bu bölmelerden biri suyu içe doğru diğeri ise dışarı vermeye yarar. Koku keselerine açılan delikleri sayesinde, kan gibi maddeler veya mesela bir lekbalığının üreme hali içinde bulunduğu algılanabilir, yan tarafında baştan kuyruğa kadar uzanan yanal çiz-a suya açılan delikler bulunur. Bu delikler, «nöromast» ı duyu alıcı hücreler içeren ve derialtında yer alan bir stemine bağlıdır. Bu sistem sayesinde deniz canlılarının klüğü, hızı ve hatta hangi yöne doğru ilerlediği algıla-ıpekbalıklarımn bir başka yeteneği de, başın ön bölü-r alan özel organlar (Lorenzini ampulleri) sayesinde, elektrik alanlarım algılayabilmeğidir.
KÖPEKBALIĞI VE İNSAN

İnsanlara karşı saldırganlık belirtisi gösteren otuz kadar köpekbalığı türü vardır ve bu hayvanların insanlar için oluşturduğu tehlike nedeniyle, davranış biçimleriyle ilgili araştırmalar büyük önem taşımaktadır. Bununla beraber deniz içinde avlanan bir hayvan olan köpekbalığı, yalnızca dalgıçlar ve denizaltı balıkçıları gibi gönüllü olarak denizde bulunan kişiler ve deniz kazasına uğrayanlar için tehlike oluşturur. Günümüzde, geliştirilen özel dalma aygıtları ve korunma amacıyla kullanılan çeşitli aletler sayesinde, köpekbalıklarının doğal ortamlarında incelenmesi mümkün hale gelmiştir.

Saldırganlığı nedeniyle en çok sözü edilen köpekbalığı türü, beyaz köpekbalığıdır. Beyaz köpekbalığının bu şekilde öne çıkmasında, Denizin Dişleri Jaws ve bunu izleyen benzer konulu bir dizi filmin önemi büyüktür. Bu filmlerde 11 m uzunluğunda, hatta daha da iri bir balık olarak tanımlanan beyaz köpekbalığı, gerçekte nadiren 7-8 m uzunluğuna erişebilmektedir. Beyaz köpekbalıklarının midesinde insan kalıntıları ve kadavra parçalarının yanı sıra, ternöv cinsi köpek, domuz, koyun gibi umulmadık hayvan türlerinin parçalarına da rasdanmıştır. Bundan başka, XVI.-XIX. yy’lar arasında sürdürülen köle ticareti sırasında, gemiden atılan ölülerin, yelkenlileri izleyen beyaz köpekbalıkları tarafından parçalandığı söylenmektedir.

Köpekbalıkları, yaygın bir inanışın aksine saldırmak için geri dönmek yerine, ağızları açık ve burunları yukarı doğru kalkmış bir şekilde avlarına saldırırlar. Saldıran köpekbalığını kaçırmak için bazen çığlık atmak bile yeterli olabilir. Bununla beraber günümüzde, plajların etrafına yerleştirilen metal çitler ve gemilere bağlanan köpekbalığısavar demir kafesler gibi çok daha etkin korunma yöntemleri geliştirilmiştir. Ayrıca köpekbalıklarının bakır asetat içeren maddelerden uzak durduğu bilinmektedir; bu bileşimdeki maddeler 1944’te Amerikan ordusu tarafından kullanılmış, bu amaçla havacıların paraşüderine bakır asetat paketleri bağlanmıştır.
Balina köpekbalığı ve büyük camgöz gibi planktonla beslenen zararsız türler ise, ancak küçük teknelere sürtünerek sırtlarını kaşıdıkları zaman tehlikeli olabilirler. Büyük camgözlerin plajların açığında su yüzüne çıkarak neden oldukları büyük panik bu nedenle anlamsızdır. Aynı şekilde dinlenmek için su yüzüne serilen avare köpekbalıklarına da bazen gemilerin pruva bodoslan-ması kazara çarparak zarar vermektedir.

Doğada köpekbalıklarının diğer köpekbalığı türleri dışında düşmanı yoktur, buna karşılık bazı türler insanların tehdidi altındadır. Dünyanın bazı bölgelerinde köpekbalığı eti aranan bir besin maddesidir. Avustralya ve İngiltere’de, fdst food’larda satılan fish’n chips (balık ve patates kızartması) menülerinde, köpekbalığı eti kullanılmaktadır. Japonya’da köpekbalığı etiyle hazırlanan yirmi kadar yemek çeşidi bulunmaktadır. Meksika’da ise balık pazarlarında tuzlanmış ve kurutulmuş köpekbalığı satılmaktadır. Köpekbalığının balık piyasasında yaklaşık yüzde l’lik bir payı vardır. Bazı bölgelerde, büyük camgöz gibi türlerin giderek azaldığı görülmektedir. Bu sorunun ciddiyeti, avlanan ve leşçil bir beslenme rejimine sahip olan köpekbalıklarının ekolojik dengedeki rolü göz önünde bulundurulduğunda daha iyi anlaşılmaktadır. □
Büyük beyaz köpekbalığının doğal ortamında incelenmesi. Korkunç görünüşlü ve iri cüsseli yırtıcı bir balık olan bu köpekbalığı türü etçil bir beslenme rejimine sahiptir. İnsan için tehlikeli olabileceğinden, incelemeler ancak koruyucu bir kafes yardımıyla gerçekleştirilebilir.
Baiina köpekbalığı, dünyadaki en büyük balıktır ve planktonla beslenir.
AYRICA BAKINIZ

– |b.ahsli balıklar

» IB.ANSLI beslenme (canlılarda)

– m boşaltım

– |B,«sıl hayvanlar âlemi

– IB.ANSU hayvanlarda gelişme

► USSU omurgalılar

– İB.ANSLI solunum

– İB.AKSH üreme

– IMM yunuslar
Akbenekli köpekbalığı, Kosta Rika yöresinde yaşar; gün boyunca suyun dibinde hareketsiz durur ve yalnızca geceleri avlanmaya çıkar.

 

 

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*