İNSANOĞLU VE YIRTICI KUŞLAR

 

İNSANOĞLU VE YIRTICI KUŞLAR

insanoğlu, henüz avlanma yasağının olmadığı dönem­lerde, yaptığı av baskısı ile çeşitli yırtıcı kuş türlerinin popu- lasyonlarını tükenme tehlikesi ile karşı karşıya getirmiştir. Yur­dumuzda da (her ne kadar Avrupa’daki şiddette olmamakla birlikte) doğal alanların gittikçe azaltılması ve hızlı endüstri­leşme sonucu, yırtıcı kuşların yaşama alanları da daralmaya başlamıştır. Özellikle yoğun ziraat ve tek düze ormancılık uy­gulamaları, çeşitlilik arzeden doğayı bozmuştur. Kimyasalla­rın, zararlıları yok etmek için ve bilinçsizce kullanımı, kuş dün­yasının aleyhine bir durum doğurmuştur. Bunun sonucu ola­rak beslenme zincirinin son halkasını oluşturan tüketici gru­bundaki yırtıcı kuşlar, çok fazla etkilenmişlerdir. Yırtıcı kuş­lar kullanılan bu kimyasallan vücutlarında depoladıklarından, bir zaman sonra yok olma tehdidi altına girmişlerdir. Çünkü Bitki-Zararlı Böcek-Yırtıcı Kuş, besin zincirinin son halkasın­da yer alan yırtıcı kuşlarda, kimyasal birikimi en fazla olmak­tadır. Bunun sonucunda, yumurta kabuğunda birtakım ano­maliler meydana gelmekte ve bu da yavruların dolayısı ile yırtıcı kuş neslinin ölmesine neden olmaktadır. Bu ve buna benzer birçok etmen, yırtıcı kuşların soylarını yok edici ve tü­ketici olarak görülmektedir.

Doğal yaşamın bir parçasını oluşturan yırtıcı kuşların or­tadan kaldırılmasından en çok etkilenecek varlık,yine insan­oğlunun kendisi olacaktır. Zira doğada mevcut olan her canlı­nın bir görevi bulunmaktadır, insanoğlu doğayı kendi çıkar­ları doğrultusunda şekillendirme isteğinden mutlaka vazgeç­mek zorundadır. Doğaya yapılan suni müdahaleler mevcut doğal dengeyi bozmakta ve önceden tahmin edilemiyen so­nuçlar doğurmaktadır. Örneğin tarla faresi yiyerek beslenen şahin nüfusu tarla faresinin nüfusunun artması ile artmakta­dır. Bu denge şahin aleyhine bozulursa, tarla faresi daha da artacaktır; ya da tarla faresi kimyasal kullanımı ile yok edilir ve doğal denge bozulursa, orada besin bulamayacak olan şa­hin de ortadan kalkacaktır. Bu döngü, tüm canlılar için kar­şılıklı ekolojik ilişkilerin çeşitli engellemelerle bozulması son­cunda ortaya çıkacak ve sonuçta insanoğlunu da doğrudan doğruya etkileyecektir.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*