BEYAZ İKTİDAR VE ZENCİ GÜÇLER: GERGİNLİK

BEYAZ İKTİDAR VE ZENCİ GÜÇLER: GERGİNLİK

. African National Council’in (A.N.C.) kurulmasıyla 1974’te Salisbury rejimine karşı muhalefet ortaya çıktı. Başlıca zenci özgürlük hareketleri (Zimbabwe African People Union [Z.A.P.U.], Zimbabwe African National Union [Z.A.N.U.]) arasında’ bir anlaşma söz konusu oldu. Ama, Nkomo’nun yönetimindeki Z.A.P.U., Matabel (nüfusun % 14’ünü oluşturan etnik grup) bölgesinde, Robert Muga-be’nin önderliğindeki Z.A.N.U. ise i Shona (nüfusun %80’inini oluşturan etnik grup) bölgesinde etkili oldukları için bağlantı oluşturmak çok güçtü. Ayrıca, Nkomo, Zambiya ve Angola’ nın yardımını, S.S.C.B’nin de desteğini alıyordu; Mugabe ise Mozambik ve Çin tarafından destekleniyordu. Bu durumda, beyaz azınlığın, bu farklılıklardan ustaca yararlanmayı ve 1976’da Maputo’da Z.A.P.U. ve
4587
Z.A.N.U’nun birleşmesiyle oluşmuş Yurtsever Cephe’yi (Patriotic Front) parçalamayı deneyeceği apaçık ortadaydı. Gerilla hareketinin sürmesi karşısında, Rodezya hükümeti, zenci rahip Abel Muzorewa’nın temsil ettiği ılımlı zencilere yaklaştı. Yönetim, Zimbabve’nin büyük bir karışıklıklar merkezi olmasını istemeyen komşusu Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından güçlü biçimde zorlandı. Bununla birlikte, İan Smith, sürekli olarak uzlaşmaz bir tutum takındı. Beyazların iktidardan zencilere verecekleri pay sorunu, bütün görüşmelerin odak noktasını oluşturuyordu ve Victoria Falls (1975) ya da Cenevre (1976) görüşmelerinde olduğu gibi sonuçsuz kalmıştı. Mozambik’le olan sınırların kapatılması Rodezya’nın denize olan bütün bağlantısını kopardı; böylece ülke uçurumun eşiğine geldi. 1977’de kendine olan güvenini yitirmeye başladı. A.B.D., buradan krom almayı durdurdu. Savunma bütçesinin yükü, sınır düzeye (güvenlik ve ordu için toplam bütçenin %15’i) ulaştı. Son olarak birçok Avrupalı, ülkeyi kesin olarak terk etti. Siyasal açıdan, hükümet iç bölünmelerle karşı karşıya kaldı ve bunlara Ulusal Meclis’in feshiyle son ver-
meyi denedi. Eylül 1977 seçimlerinde de başarı sağladı. 1977 sonunda A.B.D. ve İngiltere’nin koruyuculuğunda görüşmeler başladı; bu durum, Mozambikli ve Zambiyalı gerillaların kamplarına RodezyalIların yaptıkları baştanların artmasını önleyemedi. Bir İngiltere ve A.B.D. planı, iktidarın, beyazlara parasal olarak zararlarını ödeme ve gelecekteki devletin iktisadi denetimini sağlaması koşuluyla uluslararası koruma altında siyahlara devredilmesini öngördü. Ama İan, Smith rejimi ve onu destekleyen ülkeler, zaman içine yayılmış olarak bir geçiş dönemini yeğlediler.
Geçiş dönemi kesintilerle gerçekleşti. Mart 1978’de hükümet ile ılımlı zenci yöneticiler (rahip Muzorewa, papaz Sithole ve önder Chirau) arasında bir “iç anlaşma”mn imzalanması, İan Smith’e yetkilerin aşamalı olarak geçmesini sağlayan bir program ortaya koyina olanağı verdi. Ama birbirini izleyen beklenmedik durumlar, olayların akışını geniş ölçüde değiştirdi. En önemli olay, Zambiya ve Zimbabve arasındaki sınırın açılması oldu; bu, “cephe hattı ülkeleri (tümü de İan Smith rejimine karşı olan Angola, Mozambik, Botsvana, Tanzanya ve Zam-
biya) içindeki ayrılıkları artı önlemdi.
EGEMEN BİR DEVLET: ZİME
İan Smith hükümetine bir ref< mu kabul ettirebilmek için güçlü bir ayaklanma hareketi terdi. 30 Haziran 1979’da yap ferandum sonucunda, zenci ti çu olan rahip Muzorevva başk da yeni bir hükümet kuruld böylece Zimbabve – Rodezya £ dı. Aralık 1979’da Londra’da, nanlar ile hükümet arasmda laşma imzalandı: Bu anlaşma 1 kes, daha sonra da seçimlerle landı. Şubat 1980’de yapılan lerle Robert Mugabe iktidar? Zimbabve, 18 Nisan 1980’de sızlığuu ilan etti. Başkent Sa 1982’de Harare adını aldı. Ülk ralarda, iç güçlükler ve ulus) genel bunalımdan kaynaklana di bunalımla karşı karşıya ki bat 1983’te içişleri bakanı Z.A.N.U. merkezine karşı bir nın ve bir dizi olaym ardında metteki görevinden uzakla Ağustos 1984’te, ülkeyi “so; bir devrime ve(Z.A.P.U’nun
!!?
karşı çıktığı bir tasarı olan) tek partili bir rejimi yerleştirmeye yönelten Z.A.N.U’nun, bağımsızlıktan sonraki ilk kongresi yapıldı.
İktisadi açıdan Güney Afrika’ya bağımlı kalan Zimbabve’de Şubat 1985 ’te, bağımsızlıktan sonra yapılacak olan ilk genel seçimlerin ertelendiği ve hazirandan önce gerçekleşti-relemeyeceği açıklandı. 27 Haziran
ve 1-4 Temmuz 1985’te yapılan genel seçimlerde Z.A.P.U’nun birleşmesiyle kurulan yeni parti Z.A.N.U. -P.F. Parlamento’da çoğunluğu sağlamayı başardı.
Ama 1987’de, yerini Robert Muga-be’ye bırakmak zorunda kaldı. Cumhurbaşkanlığının yetkilerini genişleten ve başkan yardımcılıklarının sayısını ikiye çıkaran f Simon Muzenda
ğime’nin
hgle’deki bir mk işleme fabrikası.
ve Joshua Nkuma) Mugabe, Mart 1990 seçimlerinde yeniden cumhurbaşkanlığına seçilirken Z.Æ.N.U-P.F. partisi ezici çoğunlukla iktidar-da kalmayı başardı. Mugabe, Haziran 1990’da, 1965’ten beri ülkede yün rürlükte olan “olağanüstü durumu” kaldırıp, muhalefetin gün geçtikçe şiddetlenmesi üstüne siyasal tutuklu lan serbest bıraktırarak, Mart 1991’de tek parti sisteminden vazgeçildiğini açıkladı.
İKTİSAT
Tarım, bu alana ayrılabilen toprakların azlığına (ülke topraklarının % 4,7’si) karşın en önemli etkinliktir ve iki türlü gerçekleştirilir: Ekilebilir toprakların büyük bölümünü oluşturan ve en iyi verim elde edilen, beyazların denetimindeki (yaklaşık 100 000 beyaz) büyük tarım işletmelerinde sürdürülen tarım (1991 ’de toplam üretimin % 60’ı); küçük topraklarda çok sayıdaki zenci köylünün sürdürdüğü geleneksel tarım.
Başlıca ürün mısırdır (1991’de 2 milyon ton üretim); bunu beslenmeye yönelik bitkiler izler: Darı, buğday, hintdarısı, tatlı patates. Ticari nitelikli ürünler arasında, tütün, Zim-babve’nin ilk sıralarda yer alan dışsa-tımcılardan biri olmasını sağlar. Pamuk, şekerkamışı, yerfıstığı, çeşitli meyve ve turunçgiller yetiştiriciliği de gelişme halindedir. Ülkenin yüksek olması, hayvancılığa (sığır yetiştiriciliği), dolayısıyla da bu alandaki ürünlerin (et) yabancı ülkelere satılmasına olanak sağlar. Ülkenin 2/3’si-ne yakınını kaplayan ormanlarda tek ve akaju ağaçlan yaygındır. Zimbabve’mn, çok sayıda maden kaynakları vardır (en başta altın ve amyant almak üzere krom, gümüş, antimont, kalay, nikel, bakır, vb.). Ama bunlar yalnızca beyazların elindedir.
Öte yandan, demir ve kömür, ülkede demir-çelik sanayisinin kurulmasını sağlamıştır. Elektrik üretimi, 5 milyar kWs’i geçer: Bu enerjinin büyük bir bölümü, Zambezi üstünde, Kari-ba’daki santral tarafından’sağlanır; burada, 136 m yüksekliğinde olan baraj, 280 km uzunluğunda ve 36 km genişliğinde bir göletin oluşmasına yol açmıştır. Zimbabve’de sanayi küçümsenmeyecek oranda gelişmiştir; Que Que’de demir-çelik sanayisi; Ha-rare’de otomobil montaj atölyeleri; dokuma (pamuk) sanayileri, tütün fabrikaları. Turizm (yılda 500 000 turist) de hızla gelişmektedir. m
4589
inciri sıı/für-sü/fiir prıılerıyle kova!qns ğları biçiminde gaitan insulin Miilü-,
oksijen tepeleriyle birbirlerine bağlı dörtyüzlü SiO« zincirlerinden oluşurlar; bunlar amfiboller ve püskürük ka-yaçların bileşenlerinden olan piroksenin temel öğeleridir (Bkz. Çiz.).
SİO4 dörtyüzlülerinden oluşan bir zincirde sözgelimi bağlı olmayan oksijenlerin yerine CH3 kümeleri konduğunda silikonlar elde edilir; yağlayıcı, yalıtıcı ve sudan koruyucu olarak yararlanılan silikonların formülleri şöyle-dir:
CH3 CH3 CH3 I I I -Si-O-Si-O-Si-O 1 I I ch3 ch3 ch3
Polifosfatlarm da benzer bir yapısı vardır; bunlar deterjanlarda su yumu-
Suyun bireşimi. Işığın cıva buharına etkisiyle fotokimyasal başlangıç;
Hg + hv Hg* + H2
H + O, HO2 ^ H02- + H,-. 20H’ + H’ OH’ + H*- H2O + H’
H (çeperlerde) * 1/2 H2
Yani: H2 + 1/2 Ch H20 hv: Işık enerjisi kuvantası Hg*: Fotoaktif ara madde H , HO2 , OH : Serbest kökler
Başlama
Gelişme Dallanma Gelişme Zincir kırılması
rın hidrojenli bileşikleri olan boranlar (BîHe), silanlar, vb. birbirlerine hid- -rojen köprüleriyle bağlı atomlardan oluşurlar. Öte yandan, ergime noktasından daha yüksek bir sıcaklığa kadar getirilmiş sıvı kükürt, kükürt atomlarından kurulu açık bir zincir yapısındadır.
Zincirde çeşitli atomların yer aldığı heterojen bir yapıya mineral kimyada daha sık raslamr. Metasilikatlar,
Şatıcı olarak kullanılırlar. Makromo-leküller, genellikle, polimerleşmiş molekül zincirlerinden oluşurlar ve plastik maddeleri, polisakkaritleri (nişasta, selüloz gibi glikoz moleküllerinden oluşurlar), proteinleri (aminoasit toplulukları) oluştururlar. Bu arada, özellikle biyokimyada, D.N.A (dezoksiribo-nükleik asit) mülekülünün sarmal biçimindeki iki polinükleoit zincirinden oluştuğunu da belirtmek gerekir.
filerde karbon 1, azot (mavi), m (beyaz) ve iden (kırmızı) olan
ısıllerin zincirler
arak
lelerı.
4591
Zinnemann
Fred Zinnemann’ın Her Devrin Adamı (A Man For Ali Seasons, 1966) adlı filminden bir sahne.
zirkonyum
Zirkonyum filizi olan zirkon. 4592

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*