Böyle Bir Uşak
Sinirli ve hırçın tabiatlı biri olarak tanınan Hüsrev Paşa, çevresindeki ve emri altındaki kişileri çok azarlarmış. Yine öfkeli bir anında uşağını azarlamış; uşak da, bu kadarı fazla diyerek alıp başını gitmiş.
Bunu duyan uşak simsarları hemen konağa damlamışlar. Hüsrev Paşa, aradığı uşakta bulunmasını istediği nitelikleri sıralamaya başlamış: “Benim huyumu biliyorsunuz, bana göre bir uşak bulacaksınız. Bulacağınız uşak öyle cahil olmasın. Mürekkep yalamışlığı olsun…”
“Bulacağımız uşağın böyle biri olmasına dikkat ederiz paşam.”
“Uşak hoş sohbet, nüktedan biri olsun. Biraz halden, dilden anlasın.”
“Baş üstüne paşam…”
“Biraz hesap kitaptan da anlasın.”
“Peki paşam.”
Bu şekilde sayıp dururken orada bulunan devrin tanınmış şairi izzet Molla söze karışmış:
“Paşam, sizin aradığınız gibi birini haşmetli padişahımız da anyormuş…”
Paşa merakla sormuş:
“Ya öyle mi, ne yapacakmış acaba?
“Şayet böyle birini bulabilirse sadrazam yapacakmış…”