Ducati

101-1 ster 2004 yılında üretilen Ducati 999 S olsun isterse tam 10 yıl sonra piyasaya sürülen Ducati Panigale S olsun, her iki motora da ilk kez binildiğinde gerek duruş, gerek gövde yapısı, gerek dar ve uzun tankı ve gerekse de altında saklı olan twin motoru sayesinde, sürücünün adeta nefesi kesilmekte. Her iki Ducati karakteristik ve tasarımsal üstünlüğünü harikulade bir biçimde konuşturmakta. Panigale S ile birkaç kilometre şehir içinde gidildiğinde, agresifliği ve atak yapısı hemen hissediliyor. Ducati 999 S yalnızca 136 beyir gücünde iken Panigale S tam tamına 10.750 devir/dakikada 192 beyir gücü sunmakta. Şehir dışına çıkıldığında ve biraz yol gidildiğinde ise,102
999 S’e saygı duymamak mümkün değil. Döneminin çok başarılı bu motosikletinin, 3500 devir/dakika ile gidilirken pürüzsüz ve sarsıntısız çalışması çok etkileyici. Hatta o kadar güzel bir çalışması var ki 999 S’in her şeyi yapabileceği duygusuna kapılmamak olanaksız. Hırçınlık konusunda Ducati 1199 Panigale S, Ducati 999 S’in önüne geçmekte. 999 S’in devir konusunda aşırı canlı olmayışı ve genel sürüşü anlamında biraz daha sakin oluşu, onun geri kalmışlıkla suçlanmasına neden olabiliyor. Ama diğer taraftan motosikletin daha toleranslı olması ve vitesler konusunda dikte edici olmaması sürüşünü kolaylaştırıyor. Panigale S’in şanzımanı ise bambaşka bir karakter orta
ya koymakta. Vitesin yüksek veya düşük seçilmesi, Panigale S tarafından hiç affedilmemek- te. Adeta, 999 S’in sahip olduğu ihtişamlı twin- motor duygusu 1198 cc’lik Panigale S’e pek geçmemiş gibi duruyor. Panigale S’de yer alan Testastretta motor, Ducati 999 S’e göre çok daha canlı, devir konusunda çok daha heyecanlı ve bu anlamda çok daha hızlı bir motor. Ama bunun bir paradigma kayması olduğunu unutmamak gerek. Zira o güne göre, devir ve güç bugün çok daha belirleyici olmakta. Bu anlamda, 100Panigale S’i pistte dizginlemek mümkün olmazken, caddede ve yollarda 999 S’in twin motoru sayesinde bambaşka bir sürüş keyfi yaşanmakta.999 S’in frenleri dönemin en iyi fren tertibatı olsa da, Brembo kaliperlerde bugünün performans ve gücü bulunmasa da genel anlamda frenleri hala daha gayet başarılı sayılır. Yalnız manevra kabiliyeti ve çeviklik konusunda Panigale S her durumda üstün performans sergilemekte. Gerek virajda temiz bir manevra çizgisi izlemesi, gerekse küçük dokunuşlarla daha keskin virajlar alması ve daha az sürüş eforu gerektirmesi tartışılmaz üstün yönleri. Özetle Panigale S hissedilir avantajlara sahip. 999 Sin üretildiği yıllarda Ducati’nin Anti-Hop- ping debriyajının olmayışı, virajlara girmeden önce vites düşürürken arka tekerlekte sarsıntıların yaşanmasına yol açmakta. İki motosiklette bulunan Öhlins süspansiyon, sürücülerin güç ve dayanıklılık göstermesini şart koşmakta. Çünkü her iki süspansiyon o kadar sert ki bozuk satıhta motosikletin arkası aşırı tepki vermekte. Gerçi Ducati 1199 Panigale S’in elektronik kontrollü süspansiyon ayarları bu sorunların biraz gidermesine imkan tanımakta. Ama yüksek süratlerde her iki motosikletin de süspansiyonu çok sert karakteristikler sergilemekte. Sonuç olarak, 10 yılın getirdiği ve sağladığı büyük avantajlar yadsınamaz. Gerek mühendislik, gerek üretim gerekse de sürüş teknolojileri açısından Panigale S çok daha üstün, çok daha aktif ve çok daha etkileyici. Ama dönemin en iyi özelliklerini gövdesinin altında barındıran 999 S’e de sağladığı sağlam ve karakteristik sürüş özelliği nedeniyle yine de hakkını vermek gerek.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*