İçimizden Bir Hİkaye

Birkaç gün olmuştu daha tanışalı.

adamın biri

adamın biri


Sadece isimlerini biliyorlardı birbirlerinin.
Yine birgün karşılaştılar kısa bir slm dan sonra başladılar sohbete.
Adam nede olsa masallar ülkesinden gelen Masal prensiydi,
Kendine bir Masal prensesini arıyordu,
Derken karşısına bir prenses çıkıverdi…
Aslında adam ne prensti nede beyaz atı vardı.
Prensesinde ne zehirli elmayı yedirecek cadı nede onu koruyacak yedi cücesi vardı…
Belliki ikisininde yorgunlukları vardı.
Yaşamları boyunca hikayelerini bir sandığa kilitlemişler,
Kilidi açmak için sanki birbirlerini bekliyorlardı…
Kilit sonraki bir zamana kaldı.
Adam anlattı kadın dinledi kadın anlattı adam dinledi.
Kadın anlatırken Derinden ve yavaşça bir nefes aldı Adam…
Bir ninni söyler gibi… Bir masal anlatır gibiydi…
Kadının anlattıkları ruhunu mutmain ediyor hayran hayran onu dinliyordu.
Suya dokunur gibi suyun akıntısını dinler gibi huzurlu ve mutluydu Adam.
O an en dogru zamandı adam için…
Adam başladı anlatmaya kadına elini uzatır gibi yaptı adam…
Kendisine güvenmesini istiyordu.
Yüreğinin içine hapsetmek istedi ama kadın hiç birşey demedi sadece dinledi…
Yılların boşluğunda onlarca yaşanmışlığın esareti karşısında tek başınaydı ikiside.
Yılların verdigi O yaşanmışlık öyle bir hal aldıki sabahın oldugunu bile anlayamamışlardı..
Sabah olduğunda gün kendini göstermişti.
Prenses gitmişti Adam onun yerine soguk duvarlarla konuştu.
Ve sonunda adam bu hikayenin içine hapsoldu.
Çünkü kadın anlattı; adam dinledi.
Sonunda anladılarki ne çok ortak yönleri vardı…
Yılar ikisinide çok yıpratmıştı…
Teşekkürler prenses ruhuma verdigin haz için…
Teşkkürler cennet yüklü kadın mutlu ettigin için.
Teşkkürler GÜLEFŞAN etrafına güller saçtıgın için…

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*