İnsanları Aşağılama Sanat Oldu
Türkiye’de tiyatro sanatçıları kendilerine yüklenen ‘toplumu aydınlatmak’ görevini, halka küfür etmek şeklinde algılıyor.
Türkiye’de tiyatro sanatçıları kendilerine yüklenen ‘toplumu aydınlatmak’ görevini, halka küfür etmek şeklinde algılıyor ve Peygambere, Kurban Bayramına, başörtüsüne, Türk olmaya, cumhurbaşkanına hakarette sınır tanımıyorlar.
Oyuncu Melek Baykal Yozgat’ta bir konağı ziyareti sırasında başörtülü kadınlarla fotoğraf çektirdi. Baykal, sosyal medyada izlenimlerini paylaşırken konağın 100 yıl önceki sahiplerinin modern, yenilerinin ise başörtülü olduğunu belirtip “Gördüğüm manzara 150 sene sonra geldiğimiz noktaydı. Yani konağın yeni sahipleri Yozgat Belediyesi ve çalışanları. Yeni sahipleriyle aralarına girip resim çektirdim. Yüzümdeki ifadeden ne kadar mutlu olmuşum anlarsınız zaten” dedi. Kendisine sevgi gösterisinde bulunan kadınlara, sırf başörtülü oldukları için hakareti reva gören Baykal, gelen tepkiler üzerine özür dilemek zorunda kaldı. Türkiye’nin gündemine oturan Melek Baykal, bir ilk değildi.
Türkiye’de tiyatro sanatçıları kendilerine yüklenen ‘toplumu aydınlatmak’ görevini, halka küfür etmek şeklinde algılıyor. Milletin tercihlerine saygısızlıkta sınır tanımayan tiyatrocular, tepki gelince de hedef gösterildiklerini iddia ediyor.
Seslendirme sanatçısı Serra Yılmaz bunlardan biri. Yılmaz, geçen hafta CNN International’da katıldığı bir yemek programında Türk mutfağını anlatırken Antony Bourdain’in “Türk olmak nasıl bir şey?” sorusuna muhatap oldu. Kendi milletini aşağılayan Yılmaz, “Evet Türk’üm ama bu benim suçum değil” diye konuştu. Aynı Serra Yılmaz, 2012’de de kapalılardan hiç hoşlanmadığını belirtip “Bazen başörtülülerden korkuyorum. Öcü gibiler” demişti.
İşte nefreti sanat haline getiren diğer ünlüler:
Tiyatrocu Genco Erkal, geçen Kurban Bayramı’nda “Hiç sevmem bu bayramı. Kanlı bayram, ilkel bayram, insanlığın karanlık dönemini kutsayan örümcek kafanın bayramı. Benden uzak dursun” dedi. Gelen tepkiler üzerine maksadı aştığını ifade etti.
Genco Erkal’dan geri kalmayan şarkıcı Leman Sam, Kurban Bayramı günü “Benim için IŞİD ile bıçağını masum bir hayvanın boğazına dayayan aynı duygudadır, IŞİD beni şaşırtmıyor” şeklinde tweet attı. Büyük tepki alan Sam, özür dilemek yerine üste çıkmaya çalıştı ve “Bazılarınızla aynı cinsten olmaktan utanç duyuyorum, sahtekar, cahil ve çürüksünüz, kızamıyorum bile, yemin ederim” dedi.
Leman Sam’ın kızı Şevval Sam da üç yıl önce Van’da katıldığı bir programda başörtüsü için “O benim için tekstil ürünü, gün gelecek insanlar yaşayışlarıyla buna ihtiyaç duymayacak, ideolojik kesimler tarafından ortaya konan bir şekil” yorumunu yaptı. Sam, aynı programda bir de Türkiye’de ifade özgürlüğünün bulunmadığını savundu.
Uğur Dündar’ın Halktv’de yayınlanan “Halk Aranesı” isimli programında Yaşar Nuri Öztürk aleni küfür etti. Tiyatrocu Müjdat Gezen de destek verdi, ardından de içkisine karışanlara ağıza alınmayacak hakaretlerde bulundu.
Aykırı çıkışlarıyla bilinen tiyatrocu Levent Üzümcü, Peygamber Efendimize hürmet gösteren ümmet-i Müslümine aşağılayıcı ifadelerle saldırdı.
Oyuncu Gonca Vuslateri, halkın yarısının oyunu alan Recep Tayyip Erdoğan’a Twitter’dan “Çıktı gene……” diye küfretti. Bir röportajında “Hiçbir Türk’ten çocuk yapmayı düşünmüyorum” dedi.
Türkiye gazetesi – Talip Karakaş