Genel

İran-lrak Savaşı

İran-lrak Savaşı

 
22 Eylül 1980’de Irak’ın İran’ın bazı bölgelerini işgaliyle başlayan savaş. İran-lrak Savaşı’nın nedenleri arasında, iki ülke arasında süregelen toprak ve karasuları sorunları ile İran ve Irak’ın Basra körfezi bölgesinde üstünlük sağlamak konusundaki rekabetleri sayılabilir. Bunlara ayrıca, Irak’taki sünni azınlık hükümetinin, İran’da kurulan şii İslâm Cumhuriyeti’nin ülkedeki şii çoğunluğu etkilemesinden çekinmesi ile İran’ın 1971’de ele geçirmiş olduğu Basra körfezindeki üç adayı İran’da devrim sonrasında patlak veren karışıklıklardan yararlanarak geri alabilmeyi umması ve Şattülarap suyolunun denetiminin kendisine verilmesini istemesi eklenebilir. Irak’ın bu konudaki isteklerini ve Huzistan’daki Arapla- ra özerklik tanınmasını İran’a bildirmesi, İran’ın bu istekleri geri çevirmesinden sonra da, Irak birliklerinin savaş ilan edilmeksizin sınırı geçmeleri üstüne, Iran Bağdat, Basra ve Kerkük’ü bombalayarak savaşı başlattı. Irak birliklerinin başlangıçta İran topraklarında hızla ilerlemelerine karşın, İran’ın Haziran 1982’den başlayarak şiddetle karşı koymaya girişmesi üstüne, Irak birlikleri yavaş yavaş gerilemeye başladı. Daha sonra da, İran’ın milyonlarca kişiyi seferber ederek başlattığı saldırılarda, İran birlikleri ilerlemeye koyuldular. Irak’ın 1984’te, Basra körfezinden geçen her türlü ticaret gemisine havadan saldırması, barışa bir çözüm bulunması konusunda Batı ülkelerinin baskılarını artırdı.
Daha başladığı anda yayılmasından ve büyük devletlerin işe karışmasından çekinilen (Irak, özellikle Fransa ve SSCB’den silah, öbür Batı ülkelerinden kredi, Körfez kıyısı ülkelerinden de yoğun para yardımı alıyor, Suriye ile Libya’nın destekledikleri İran’sa, resmen yansızlığını ilan eden ABD’den az miktarda da olsa silah yardımı sağlıyordu) savaşta, Türkiye 4 Ekim 1985’te arabuluculuk yapmayı önerdiyse de, taraflardan bu konuda bir istek gelmedi. Irangate olayıyla ABD’nin İran’a silah sattığının açığa çıkmasının (Bk. IRANGATE OLAYI) ardından, Mayıs 1987’de bir Irak füzesinin kazayla ABD Stark firkateynine rastlamasından sonra, ABD körfezdeki deniz gücünü artırdı; ayrıca 11 Kuveyt tankerine, ABD bandırası altında dolaşma izni verdi. Öbür büyük devletlerin deniz kuvvetlerine bağlı gemilerin de körfezde devriye görevine başlamalarını, Temmuz 1987’de Irak’ın savaşa son verilmesi konusundaki BM kararını kabul ettiğini bildirmesi izledi. İran başlangıçta bu karara uymayacağını, Saddam Hüseyin devrilene kadar savaşı sürdüreceğini açıkladıysa da, Temmuz 1988’de Irak’ın düzenlediği hava saldırıları, Irak kara kuvvetlerinin art arda başarı kazanmaları ve bir Iran yolcu uçağının ABD Vincennes kruvazöründen atılan bir füzeyle düşürülmesinden sonra, BM kararına uymayı kabul etti. 20 Ağustos 1988’de ateşkes ilan edilmesiyle, iki yandan milyonlarca kişinin ölmesinden başka sonuç vermeyen savaş, fiilen sona erdi. Ağustos 1990’da, Kuveyt’i işgal eden Irak’ın İran’dan destek sağlama amacıyla aldığı bütün topraklan ve savaş tutsaklarını İran’a geri vermesiyle, iki ülke arasında diplomatik ilişkiler eylül ayında yeniden kuruldu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir