Karaca ile Gülen için 55’er yıl hapis
Tahşiyecilere kumpas iddianamesinde, firari Fetullah Gülen ve Hidayet Karaca’nın 21 yıl 9 aydan 55’er yıla kadar hapsi isteniyor. Diğer 31 şüpheli içinse 7.5 ile 47 yıl 6 ay arasında hapis talep edildi
Paralel Yapı’nın Tahşiyecilere kumpas soruşturmasında 13’ü tutuklu, 33 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, firari Fetullah Gülen ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın 21 yıl 9 aydan 55’er yıla kadar hapsi talep edildi. Eski emniyet müdürlerinin aralarında bulunduğu diğer 31 şüpheli hakkında ise 7.5 yıl ile 47 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezası istendi.
MEDYA AYAĞININ YÖNETİCİSİ
İddianamede, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın ‘Tek Türkiye’ dizisinin ‘Karanlık Karar Kurulu’ adlı bölüm senaryosunun yazılması ve diziyle birlikte yayımlanmasını sağladığı, bölümde geçen diyaloglarla, Fetullah Gülen tarafından örgüt tabanına mesaj verildiği kaydedildi. Dizinin 64 ve 66. bölümünde geçen diyalogların Tahşiye grubuna yönelik soruşturma ile benzerlik gösterdiği kaydedilen iddianamede, Hidayet Karaca’nın şüpheli Fethullah Gülen’in oluşturduğu örgütlü yapılanmanın medya yöneticisi olduğu belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca hazırlanan 398 sayfalık iddianamede, bir numaralı şüpheli firari Gülen ile tutuklu şüpheli Karaca, “silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek”le suçlanırken, diğer 31 şüphelinin ise “silahlı terör örgütü üyesi olma” suçundan cezalandırılması istendi. Gülen ve Karaca’nın zincirleme şekilde “resmi belgede sahtecilik” ve “delil uydurarak iftirada bulunma” suçunu işledikleri kaydedildi.
ZAMAN ÇALIŞANLARI PAS GEÇİLDİ
Savcılık, Paralel Yapı mensubu polislerin Tahşiyecilere hakkında yürüttüğü soruşturmada Zaman’da çalışan A.T’yi de dinlendikleri ancak Zaman’da çalıştığı için soruşturmaya dahil edilmediği ortaya çıktı. A.T. yine de kendisini dinleyenlerden şikâyetçi oldu. Yine şüpheli olan ve dinlendiği halde soruşturmaya dahil edilmeyen A.U.’nun da 16 yıl Zaman’da çalıştığı, fezlekede ve iddianamede adının hiç geçmediği belirlendi.
HALİFE OLMAK İSTEDİ
İddianamede Fetullah Gülen liderliğinde oluşturulan örgütün niteliğine ilişkin ilginç tespitler yapıldı. Şüpheli Gülen’in oluşturduğu yapılanmanın yaklaşık 40 yıllık süreçte ülke insanının dini hassasiyetini istismar ettiği belirtildi. Gülen’in insan ve kadro kaynağı oluşturabilmek amacı ile ülke insanının çoğu kez maddi imkansızlıklarını kullanarak öğrenci yurtları, özel okullar ve dershaneler açıp özellikle başarılı ve zeki öğrencileri hedef seçtiği vurgulandı. Ülke dışında açtıkları Türk okullarına, Paralel Yapı mensuplarının öğretmen ve yönetici olarak atandıktan sonra okullardaki faaliyetlerin yine medya yoluyla sempatik gösterilmeye çalışıldığı anlatıldı. Askeri, adli ve emniyet birimlerde adeta hücre tipi yapılanmaya giden örgütün, öğrenci yurtlarında, okullarda, dershanelerde, ders evlerinde örgüt kuralları eğitimi aldıktan sonra verilen talimatları ustaca uyguladıkları, aynı süreçte örgütün dinler arası diyalog girişimi adı altında sözde diğer dinler arasında hoşgörü iklimi oluşturma bahanesi ile özellikle diğer semavi dinlerin mezhep ve cemaatleri ile seminer, konferans ve sair organizasyonlar ile irtibat kurduğu dile getirildi. Gülen’in Katolik Hristiyan alemini temsil eden Papa gibi ülkede ve tüm İslam dünyasında lider (bir nevi halife) gibi konuma gelmesinin amaçlandığı vurgulandı.