Geliştirilen cihaz sayesinde omurgalarda meydana gelecek eğriliklerin tespiti küçük yaşlardan itibaren yapılabilecek.
DEÜ Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Havıtçıoğlu, Dokuz Eylül, Atatürk ve Cumhuriyet üniversitelerinin ortopedi ana bilim dalı kurucularından emekli Prof. Dr. Kemal Erol ve Orçun Taylan’ın birlikte hazırladığı cihazın patentini almak için başvuruda bulunuldu.
Prof. Dr. Kemal Erol, omurga eğriliklerinin, kol, bacak uzunluk farklarının çok yaygın görülen bir sorun olduğunu söyledi.
Bazı insanlarda doğuştan bacak ve kol uzunluklarının eşit olmadığını, bunun gözden kaçabildiğini ifade eden Erol, şöyle konuştu:
“Bir bacak, bir kol diğerine göre birkaç santim kısa olabiliyor ve bu fark edilmeyebiliyor. Bacaklar arasındaki kısalık sorunu toplumda yüzde 60’a kadar ortaya çıkan bir sorun. Küçükken tespit edilemeyen bu sorun özellikle hızlı büyüme çağında ortaya çıkıyor ve gerek aile için gerekse sağlık sorunu, yapılan harcamalar açısından büyük problem oluşturuyor. Bacaklar arasındaki uzunluk farkı omurgada, kalça bölgesinde, omurganın diğer bölümlerinde bir takım sorunlara neden oluyor. Bir bacak kısa olduğu zaman bel omurları o tarafa doğru kaykılıp bir eğim gösterip aşağı doğru inerken onun karşı tarafındaki göğüs omurları da dengelemek için karşı bir kavis yaratıyor. Böylece küçük yaşlarda gözden kaçan farklılıklar, hızlı büyüme çağında büyük sorun olarak karşımıza çıkıyor ve gereksiz yere birçok operasyonun yapılmasına yol açıyor.”
OKULLARDA TARAMA YAPILCAK
Bu sorunu gönderebilmek adına çalışma yaptıklarını ve “Torakopelvimetre” ismi verilen cihazı hazırladıklarını ifade eden Erol, okullarda tarama yapmayı planladıklarını kaydetti.
Prof. Dr. Kemal Erol, şöyle devam etti:
“Bacak kısalığı bazen yarım santimetre oluyor ve çok fazla olumsuz etkisi olmuyor. Ama bu 2-3 santim ya da daha fazla uzunlukları ulaştığı zaman bu sorun tespit edilmediğinde omurganın ve alt taraftaki kalça eklemlerinin bozulmasına yol açıyor. Bir takım ağrılı tabloya neden oluyor. Amacımız küçüklükten itibaren bacaklarda kollarda uzunluk farkı var mı yok mu bunu tespit etmek ve gerekli önlemi almak. İleri yaşlarda bu sağlık açısından da ekonomik açıdan da ciddi sorunlara neden olur.
Bu cihazın bedenin arka kısmına denk gelen ekseni var. Bu da bireyin üzerinde durduğu standa bağlı. Stant üzerinde durulduğunda orta eksen tam omurganın üzerine denk geliyor. Torakopelvimetrenin, omuzlar, bel bölgesi ve kalçanın üzerine gelen parçaları var. Ayakta duran bireyin her iki kalça bölgesinin yan tarafındaki leğen kemiklerinin üst bölgesine yerleştirilince onları kavrayan kısımlar var. Yukarda da omuzların üzerine yerleşen kısımları var. Böylece oralara yerleştirdiğimiz açı ölçerlerle birkaç derece eğitim olduğunu saptıyoruz ve bu şekilde bacak kısalığının olup olmadığını ortaya çıkarıyoruz. Bunu önceden tespit ettiğimizde kısalık durumuna göre ayakkabı tabanına konulan bir yükseltiyle omurga eğriliği, kalça bozukluğu, enseye kadar gelen ağrılı tabloların önüne geçebiliriz.
İlgili makamlarla temasa geçerek okullarda tarama yapmak istediklerini dile getiren Erol, cihazın patentini almak için başvuruda bulunduklarını sözlerine ekledi.