Savaş onların bayramını hüzne dönüştürdü
Türkiye’deki kamplarda misafir edilen Suriyeli sığınmacılar, bir bayramı daha vatanlarından uzakta geçirmenin hüznünü yaşıyor.
Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin bir bölümü, yaşamlarını Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) tarafından kendileri için hazırlanan çadır ve konteyner kentlerde sürdürüyor. Bazı sığınmacılar ise kendi imkanlarıyla veya hayırseverlerin yardımıyla kiraladıkları evlerde barınıyor.
Esed rejiminin saldırıları nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan Suriyeliler, 5 senedir ülkelerinin hasretiyle yaşıyor. Gurbette yaşam mücadelesi veren sığınmacıların en büyük arzusu ise yeniden ülkelerine dönebilmek.
Bir bayramı daha evlerinden ve sevdiklerinden ayrı geçiren sığınmacıların yaşadıkları burukluk ise adeta gözlerinden gözlerinden okunuyor. Kaybettikleri yakınlarının acısını yüreklerinde taşıyan misafirlerin arzusu, bir sonraki bayramı savaşın olmadığı ülkelerinde ve sevdikleriyle huzur içinde geçirebilmek.
Akçakale ilçesindeki Süleyman Şah Konaklama Tesisleri’nde yaşayan Ahmet Derviş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her türlü ihtiyaçlarının karşılanmasına rağmen bayram sevincini tam anlamıyla yaşayamadıklarını söyledi.
“Yüzümüz gülmüyor”
Bayramın, sevenlerin buluştuğu, insanların kavuştuğu özel günler olduğunu aktaran Derviş, şöyle konuştu:
“Eğer çocukların, akrabaların ve sevdiklerin yanında değilse, bayramda yüzünüzün gülmesi de mümkün değildir. Suriye’de yaşanan olaylar ve bizim bir bayramı daha vatanımızdan uzakta geçirecek olmamız yüce Allah’ın bir takdiri, biz buna yürekten inanıyoruz. Türkiye’de olduğumuz için kendimizi şanslı hissediyoruz, ancak bayramda vatanımızdan uzakta olduğumuz için üzülüyoruz.”
Ahmet Hıdır ise bayramlarını Suriye dışında geçirmenin burukluğunu yaşadığını ifade etti.
Bayramda Türk yetkililerinin kendilerini ziyaret ettiğini ve bayramlarını kutladığını aktaran Derviş, “Tüm insanların olduğu gibi biz Suriyelilerin de bayramı kendi vatanında kutlamasından daha güzel bir şey olamaz. Bizim bayramdan beklentimiz, bir sonraki bayramı savaşın olmadığı bir Suriye’de sevdiklerimizle kutlamaktır” dedi.
İsa Hammut da Türkiye’nin kendilerine gösterdiği yakınlığa rağmen bayramların kendileri için yine de buruk geçtiğini kaydetti.
Gurbette bayram yaşamanın zor olduğunu belirten Hammut, “Bayram sabahı kalktığımızda çadırda olduğumuzu görüp, hüzünleniyoruz. Kendi evimizde, vatanımızda bir bayram geçirmeyi çok arzu ediyoruz. Bizim için en büyük bayram, evimizde, ülkemizde kutlayacağımız bayram olacaktır” ifadelerini kullandı.
“İnsanın vatanı gibisi yok”
Kilis Elbeyli Konteyner Kenti’nde yaşayan Hacı Ahmet Kaşif ise iki yıldır Türkiye’de olduğunu ve bir bayramı daha Suriye’den uzakta geçireceği için çok üzüntülü olduğunu anlattı.
Türkiye’nin kendilerine her türlü desteği sağladığını aktaran Kaşif, “Dört bayramdır Türkiye’deyim. İnşallah ülkemizdeki savaş bir an önce biter ve bundan sonraki bayramları kendi topraklarımızda geçiririz. Türk devletine teşekkür ediyoruz hiç bir eksiğimizi bırakmıyor, ancak insanın vatanı gibisi yok” şeklinde konuştu.
Şerif Şeyh isimli sığınmacı, savaşın bayram sevinçlerini üzüntüye dönüştürdüğünü dile getirdi.
Her şeylerini bırakarak Türkiye’ye sığındıklarını anlatan Şeyh, şöyle konuştu:
“Bayramımız yok, çünkü buradaki hemen hemen her aile bir yakınını savaşa kurban verdi. Bundan dolayı bayram bizim için hüznün diğer adı. Evlerimiz, iş yerlerimiz ve okullarımız yıkıldı. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Çok şükür Türkiye bize kapılarını açtı, başımızı sokacak evler verdi. Allah onlardan razı olsun ama insanın vatanı gibisi yok. Yakınlarımız, akrabalarımız yok, hiç birine ulaşamıyoruz. Ülkemizde olup bitenleri ve akrabalarımızın durumlarını sadece televizyonlardan izliyoruz.”
Ebu Şerif Şeyh de savaşın bir an önce bitmesi ve Suriye’ye dönmenin ümidiyle yaşadıklarını dile getirdi.
Türkiye’nin Suriyeli savaş mağdurlarını bir an olsun yalnız bırakmadığını vurgulayan Şeyh, Türkiye’nin birliğine ve beraberliğine zarar gelmemesi için dua ettiklerini de sözlerine ekledi.