SİNOP, Batı Karadeniz bölgesinde i ve bu ilin merkezi olan kent. Kuzeyde Gerze, doğusunda Çatalzey-tin ilçesine kadar oldukça geniş bir kıyıyla Karadeniz’e açılır. Bu kıyının ortasında, İnce ve Sinop burunlarının meydana getirdiği çıkıntı, Karadeniz kıyılarının en geniş yarımada-
: 5.862 km.2 : 265.153 (1990) : 8 : 57
sı ve Türkiye’nin en kuzey yöresidir. Batıda Kastamonu, güneyde Çorum ve doğuda Samsun illeriyle sınırlanır. Yerşekilleri, komşu Samsun ilinde de olduğu gibi, fazla engebeli değildir; dağlar orta yüksekliktedir. İsfendiyar-Küre sıradağlarının doğu uçları Sinop ili sınırları içinde kalır. Kıyının hemen güneyinde, doğu-batı yönünde uzanan bu sıranın en yüksek iki doruğu, Ayancık ilçesinin güneyindedir: Zindan (1.717 m.) ve Çengal (1.586 m.). Bu sıranın güneyinde, ilin en önemli akarsuyg olan Gökırmak’ın vadisine geçilir. Bu vadi yer yer genişleyerek ova düzlükleri halini alır (özellikle Boyabat dolaylarında). Kastamonu
ilinden gelen Gökırmak, Durağan ilçesinin hemen doğusunda, Samsun ili sınırında Kızılırmak’a karışır. Sinop, Karadeniz ikliminin genel koşullarını taşır. En sıcak ve en soğuk ayların ortalamaları 22.9° ve 6.6° dir. Ancak yıllık yağış tutarı, Samsun ilinde de olduğu gibi, Karadeniz kıyılarının diğer illerine göre azdır: Sinop 622, Ayancık 1.020, Gerze 710 ve Boyabat 368 mm. Egemen doğal bitki örtüsü olan ormanlar bakımından oldukça zengindir. Ancak Gökırmak Vadisi’nde otsu bitkiler yaygındır. Sinop, nüfus bakımından nispeten az yoğun bir kıyı ilidir. Bunun başlıca nedeni, iki komşu il Samsun ve Zonguldak derece-
sinde ulaştırma olanağına ve bununla oranlı bir hinterlanda sahip olmamasıdır. Karadeniz kıyılarının tek doğal limanı olmasına karşın, Sinop bugünkü koşullarıyla az çok sapa yerde sayılacak bir yörede kalır. Her ne kadar Doğu Karadeniz bölümünden gelen kıyı şosesi, aynı mükemmel yol niteliğiyle Sinop’a ulaşırsa da, bu şosenin Sinop’tan batıya doğru uzanan kısmı oldukça bozuktur (Sinop-İnebolu arasındaki 158 km.lik yol). Zaten kıyı yolundaki eşya ve yolcu trafiği Samsun’dan sonra iç Anadolu’da akar. Sinop’u iç kesimlere bağlayan tek yol, Boyabat yakınında, Havza-Taşköprü-Kastamonu-Bolu şosesine bağlanırsa da, 80 km. kadar olan bu yol bugün de bozuktur. 199û’da ilin toplam nüfusu 265.153’tür. 5862 km.2 olan yüzölçümüyle nispeten küçük bir il olmasına karşın, genel nüfus yoğunluğu 45’tir, kentleşme azdır. İl merkezi Sinop, batı-doğu yönünde uzanan bir yarımadanın dar kıstağı (300 m. kadar) üzerinde kurulmuştur. Bu yarımadanın güneyinde kalan iç liman, hemen bütün rüzgârlara kapalı mükemmel bir doğal limandır. Yarımadanın kuzeyinde kalan dış liman fırtınalara açıktır. Kentin büyük bölümü iç limanda, tarihsel kale ve surların içinde kalır. Buradan dış limana, yarımadanın tatlı eğimli yamaçlarına doğru yayılır. Deniz ulaşımı önemli değildir. Ancak çok eski, tarihsel bir kent olması, doğal güzelliği, Samsun’a mükemmel bir şoseyle bağlı bulunması nedenleriyle son yıllarda turizm canlanmaya başlamıştır. 1927’ de nüfusu 23.148’di. Sinop kenti bugün de az nüfuslu bir il merkezidir. Endüstri bakımından en büyük kuruluş, Ayancık kereste fabrikalarıdır. Tesisleriyle modern bir işletme olan bu fabrika, gerideki geniş orman varlıklarından (Zindan ve Çangal dağları) yararlanır. En önemli ürün tahıldır. Genel üretim az (130.000 ton dolayında) olmasına karşın, tahılın her türü yetiştirilir (buğday, mısır, Boyabat dolayında pirinç). Baklagillerden başlıcası fasulyedir. Endüstri bitkileri üretimi azdır. (20.000 ton kadar şekerpancarı, 1.200 ton
tütün). 15-20 bin ton olan toplam meyve üretiminde baş yeri 5.000 tondan fazla üretimiyle kestane alır. Karadeniz’in başlıca meyvesi olan fındık Sinop ilinde önemini yitirir, yerini cevize bırakır. 25-30 bin ton kadar olan toplam sebze üretiminde baş yeri yine lahana almaktadır. Sinop, hayvancılık bakımından önem–li bir il değildir. Süt üretimi 20.000 tonu bulmaz. İ.Ö. 8. yüzyılda Miletli tacirler tarafından kurulan Sinop (Si-nope), önemli bir ticaret merkeziydi. Daha sonra Pontus Krallığı’na geçti. İ.Ö. 47’de Roma’nın egemenliği altına girdi. Bizans devrinde de önemli bir limandı. 1214’te Selçuklular tarafından alınan kent, 1253’te kısa bir süre Trabzon Komnenosla-rı’nın egemenliği altında kaldıysa da Muinüddin Süleyman Pervane, Sinop’ u yeniden Selçuklu topraklarına kattı. 1461’de Trabzon Seferi’ne çıkan Fatih (II. Mehmet), kenti İsfen-diyaroğullarından aldı. 17. yüzyılda birkaç kez Don Kazaklarının saldırısına uğradı. 30 Kasım 1853’te Rus donanması, Sinop limanında bulunan Osmanlı donanmasını bozguna uğrattı. Önceleri yönetim bakımından Kastamonu’ya bağlı olan Sinop, 1924’te il haline geldi.
SİNOP’UN İLÇELERİ
İlçe İlçe Nüfusu
Merkez 49.844
Ayancık 36.543
Boyabat 50.648
Dikmen 14.872
Durağan 34.131
Erfelek 19.288
Gerze ‘28.215
Saraydüzü 9.065
Türkeli 22.547
Toplam (1990) : 265.153
SİNOP DENİZ SAVAŞj, Kırım Savaşı’nın başlarında Osmanlı filosuyla Çarlık Rusyası filosu arasında yapılan ve OsmanlIların yenilgisiyle sonuçlanan deniz savaşı (30 Kasım 1853). Kasım 1853’te Karadeniz’e açılan ve daha çok hafif gemilerden oluşan bir Osmanlı filosu fırtına nedeniyle Sinop limanına sığınmak zorunda kaldı. Rusya’nın Karadeniz
donanması başkomutanı Amiral Nî himov’un yönetimindeki Rus filos da 30 Kasım’da Sinop limanına girj di. Rus filosu Osmanlı filosuna gör çok kuvvetliydi. Ayrıca Osmanlı file su komutanı Patrona Osman Pi şa’ya, Rus filosu ateş etmeder ateş açmaması emredilmişti. Os man Paşa ateş emri vermedi; ar cak Osmanlı filosunun ikinci komi tanı Piyale Haşan Paşa, kendi gemi] sinin iki düşman gemisi arasında kaldığını görünce, emir bekleme den gemisine ateş emri verdi. On-j dan sonra da Osmanlı gemilerinir hepsi ateşe başladı. Osmanlı gemi-j lerinin çoğu yara aldı. Binsuçuk saı at süren savaşın sonunda 2.700 Os-j manii askeri öldü. Donanma Amire Patrona Osman Paşa ile 6 subay vfi 150 er esir oldu.