Televizyona Saplanmış Bir Nesil
Derginizi daha yeni okumaya başladım. Şu sıralarda okulumdaki yazılı ve sözlü yoklamalarla başım dertte olduğu için Bilim ve Teknikler’in hepsini okumaya fırsat bulamadım. Ancak okuduğum yazılarda o konu hakkında bilmek istediğim çok doyurucu bilgiler mevcut. Sadece bildiğim değil, adını bile duymadığım konuları okumak ve arkadaşlarıma hava atmak da ayrı bir zevk. Benim sınıfımda bilime ilgi duyan benden başka üç kişi daha var. Dergileri onlara da gösterdim. Bilim ve Teknik’i almak istiyorlar.
Halkımız, “Sarah ile Musa’nın” aşk öyküsünün televizyon dizisini, pembe dizileri, kanlı programları seyrediyor; dolayısıyla kültürsüzlüğümüzün en açık belgesi olan ’‘televizyonca saplanmış durumda. Nerede boş bir uğraş varsa ona yönelmişiz. Nerede abuk subuk işler varsa onları yapıyoruz. Benim gibi bilime aşık (bilime ilgim daha lise 2’nin başında başladı) insanlara “ukala” ya da “aptal” gözüyle bakılıyor. Bunu ilk Önce oflama ve bakışlarıyla, daha sonra da açık açık sözleriyle dile getiriyorlar. Acaba genç beyinlere yazık ettiklerinin farkındalar mı? Parası olmadığı ya da ailesinin çağ dışı düşünceleri sebebiyle okuyamayan insanlarımıza yazık ettiğimizin farkında mıyız?
Bu problemler şu anda kafamı kurcalıyor. Ama asıl kafamı kurcalaması gereken fizik t^matematik. Matematik çok kolay, ama fiziği çok sevmeme karşın yazılı sınavlarda hiçbir şey yapamıyorum. Seneye dönem