TOPLAMA KAMPI

TOPLAMA KAMPI, tutsakların ya da değişik nedenlerle yönetime ters düşen kimselerin bir araya getirile-
rek gözaltında bulunduruldukları yer. Toplama kamplarında, planlı bir terör politikası uygulanır. Toplama kampı terimi ilk kez, İspanyol generali Valeriano Weylery Nico-lau’nun Küba’da gerçekleştirdiği uygulama için kullanıldı. Nicolau, 1896-1897 yılları arasında, Kübalı sivilleri belirli bazı bölgelerde zorunlu olarak tuttu. Böylelikle, devrimci gerillalarla halkın bağlantısını kesmeyi amaçlıyordu. Yabancı bir topluluğa karşı askeri güvenlik amaçlarıyla kurulan bu tip toplama kamplarına diğer bazı savaş durumlarında da rastlandı. Boer Savaşları sırasında İngilizler Boerler için; II. Dünya Savaşı sırasında ABD Savaş Bakanlığı ülkedeki Japonlar ve Japon asıllı Amerikalılar için toplama kampları kurdular. Günümüzdeki kullanımıyla toplama kampı terimi, Almanya’da Nazi rejimi tarafından kurulan kampları anlatmaktadır. 1933-1934 yılları arasında resmi olarak örgütlenen Alman toplama kampları, Ges-tapo’nun denetimindeydi. II. Dünya Savaşı’nın başında (1939) toplam altı Alman toplama kampı vardı; savaşın sonuna yaklaşıldığında bu sayı 24’e yükselmişti. Bu 24 ana kampın dışında yüzlerce küçük toplama kampı kurulmuştu. Kamplarda tutuklu bulunan 7.000.000’dan fazla insan, dokuz değişik kategoriye ayrıldı. Bu kategorilerin en “tehlikelisi” Yahudiler ve politik suçlulardı. Kampların çoğunda, tutuklular üzerinde çeşitli tıbbi deneyler (organ nakli, insan organizmasının basınç, donma, vb. olaylara direnci, değişik kimyasal bileşimdeki besin maddelerinin denenmesi vb.) yapıldı. Nazi toplama kamplarının kimileri de (Auschwitz, Bergen, Belsen, Dachau, Mauthausen, Treblinka), 1942’den sonra Yahudilerin toplu olarak imha edildiği, Nazilerin deyimiyle “Yahudi sorununa nihai çözüm getiren” yerler olarak tanındı. İmha ve toplama kamplarında 1945’ e dek en az 5.000.000 – 6.000.000 Yahudi, 500.000 kadar da Yahudi olmayan tutuklu öldürüldü. Yapılan tahminlere göre, Nazi toplama kamplarındaki 7.000.000’dan fazla tutukludan yalnızca 500.000’i sağ