Alman basınında çıkan haberlere göre Frankfurt’ta yaşayan Türk kökenli bir kişi, Deutsche Bank’ın bir şubesine giderek veznede bekleyen görevliye ‘Bu bir baka soygunudur, bana 1.000 euro verin’ yazılı kağıdı uzattı ve polis alarm düğmesine basmasını istedi.
‘Soyguncunun’ davranışlarına anlam veremeyen görevli, onu sakince bir sandalyeye oturtup hikayesini dinlemeye başladı ve soygunun, bu kadar konuşulmasına neden olan tarafı da böylelikle ortaya çıktı.
Hikayesini görevliye anlatan adam, uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak istediğini ve bunun için de en uygun yerin hapishane olduğuna karar verdiğini ve hapse girebilmek için bu yola başvurduğunu anlattı.
Müşteriler olaydan haberdar bile olmazken kısa süre sonra olay yerine gelen polisler, ‘soyguncuyu’ karakola götürdü. Adamın üzerinde herhangi bir yaralayıcı alet olmaması ve sabıkasının da temiz olması nedeniyle hakkında işlem yapılmadı ve serbest bırakıldı.
Uyuşturucu bağımlısının tedavi için yaptığı soygun planı tutmadı ancak Almanya’da bu konuyla ilgili bir tartışma başlatarak daha önemli bir sonuç elde etmiş oldu. Söz konusu bağımlı Türk’ün tedavisi için resmi kurumlar devreye girerken, aynı şekilde diğer bağımlılar için neler yapılabileceği tartışılıyor.
