HERA. Yun. mit. Evlilik tanrıçası

HERA. Yun. mit. Evlilik tanrıçası. Analığın yüceliğini temsil eder. Hera ya ilk olarak Peloponnesos’ta tapılmağa başlandı. Çok eski çağlardan beri tanrıça sayılmıştır. Kronos ile Rea’nın kızıydı, erkek kardeşi Zeus ile evlendi. Bu evlilik, Zeus’un sadakatsizliklerine rağmen, evliliklerin en uygunu sayıldı. Hera, Kosmos’un düzenini sağlamakla yükümlü olan Zeus’a yardımcı oldu. O, verimli toprağın, ilkbahar bitkilerinin ve çiçeklerin de tanrıçasıydı. Evli kadınları koruyan Hera, çok zaman kıskanç, çekilmez, kindar bir kişi olarak gösterildi. Truvalı Paris’in yargılanışını ödetmek için Truva savaşında yurttaşlarına karşı bir tutum aldı. Her yıl, bu tanrısal evlenmenin hatırasına dinî şenlikler düzenlenirdi. Bu şenliklerde Hera’nın heykeline nişanlı bir genç kızın peplos’u giydirilir, daha sonra heykel, içinde zifaf yatağı kurulmuş olan tapınağa götürülürdü. Bu tören, tanrısal çiftin ve onların aracılığıyle de tabiatın doğurganlık gücünü yenilemek için yapılırdı. Romalıların Juno’suy\e özdeşti.
— ikonogr. Hera’nın en eski heykellerinden biri, Louvre’de bulunan Sisam (Samoi) He-rası’dır. Sisam tanrıçası, bir akropolis’in üzerindeki bir yazılı tabloya da resmedilmiştir (M.ö. 405). Hera, burada üzerine bir pep-
los giymiş, elinde asa taşıyan bir kadındır. Hera, bir Vulci kupasında, Prometheus’un önünde oturmuş olarak aynı şekilde temsil edilmiştir. Olympia’da Hera’ya ait arkaik bir baş normalden çok büyüktür, (l) HERACLEUM i. İrili ufaklı pek çok türü bulunan otsu bitki, (örnek türü tavşancıl-otu [Heracleum spondlium] nemli yerlerde yetişir. Maydanozgillerden.) [l] HERACLİANÜS, romalı general (öl. Kar-taca 413). İmparator Honorius’un emriyle Stilicho’yu öldürttü (408), Afrika askerî kumandanlığına tayin edildi (409). Bağımsız bir prens gibi hareket etti. Roma’ya yapılan ikmal maddeleri nakliyatını durdurdu. İmparatorluğu ele geçireceğini umarak İtalya’ya çıkartma yaptı. Otricoli’de (Umbria) yenildi, geri dönmek zorunda kaldı. Heraclianus ve suç ortakları idam edildi, (l)
Heraion, Hera tapınağı. Argos Heraion’u, Mykenai ile Argos arasında, Argolis millî kültüne bağlı bir yerdi. Truva savaşı zamanından kaldığı sanılan bu yerde, M.ö. VIII. yy.da yapılan bir tapınağın kalıntıları vardı. Bu tapınak M.Ö. 423’te kurulmuş, sonradan Argos’lu Mimar Eupolemos tarafından onarılmıştı. Heraion’da, Hera’yı oturmuş olarak gösteren altın ve fildişinden yapılmış olan heykel Polykleitos’ıın eseridir. Tapmaktan bugün elimizde, birer sanat eseri olan alınlık ve metop parçaları vardır. Büyük merdivenlerle birbirine bağlı üç teras üzerine kurulmuş olan tapınakta, ayrıca revaklar, bir kabul salonu, bir gymnasion, sunaklar ve roma hamamları yer alır. Burada yapılan kazılarda, hellas döneminden kalma bir yeraltı mezarlığı ve hattâ bazı neolitik devir kalıntıları bulundu. Eski çağlarda, bazı başka Hera tapınakları da vardı. Lacinion burnundaki tapınak, Büyük Yunanistan’daki bazı tapınaklar, özellikle Paes-tum’daki (Poseidonia) tapınak, ayrıca, Sele nehri (esk. Silari) ağzındaki tapınak bunların başlıcalarıydı. Nehrin sol yakasında, 1934’ten beri, Hera Argeia’ya adanmış eski bir tapınma yerini bulmak amacıyle kazılar yapılmaktadır. Bu arada da, M.ö. VI. yy.-dan kalma arkaik bir tapınak, M.ö. 500-480 yıllarından kalma, çevresi tek sıra sütunla çevrili dor tarzı bir tapınak ortaya çıkarıldı. Bu arkeolojik mevkide birçok adak eşyası ile (pişmiş topraktan heykelcikler, sütun başlıkları, triglif ve korniş parçaları) iki dizi metop (özellikle, delphoi kürsüsünü kaçıran Herakles) bulundu. Bu eşyalar Paestum müzesinde saklanmaktadır, (l)

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*