Sağlık Bilgisi

herpes

Herpes

herpes

Herpes

Herpes

İnsanlarda bütün öbür virüs gruplarından daha çok sa­yıda hastalığa yol açtığı düşünülen virüs grubu (Bk. Vİ­RÜS). İnsanda hastalığa yol açan en az beş herpes virü­sü belirlenmiştir: Uçuk yapan (damar sertliğiyle de iliş­kili olduğu düşünülmektedir) herpes simplex-1; cinsel organlarda uçuğu andıran bozunlara (üreme organları uçuğu) yol açan herpes simplex-2; zona hastalığına yol açan herpes zoster, enfeksiyöz mononükleoza neden olan Epstein-Barr virüsü; bebeklerde doğum kusurları­na yol açan sitomegalovirüs.

Herpes virüslerinin, çeşitli omurgalılarda kansere yol açabildikleri düşünülmektedir: İnsanlarda, herhangi bir herpes virüsünün belli bir kansere yol açtığı kanıtlan­mamış olmakla birlikte, kan testlerinde ve biyopsilerde, belirli bazı kanserli hastalarda bu virüslerin anormal sa­yılarda bulundukları görülmüştür. Sözgelimi, herpes simplex-2 dölyatağı boynu kanseriyle, Epstein-Barr vi­rüsü de Burkitt lenfoması ve burun-yutak kanseriyle bir­likte görülmektedir.

Yaklaşık 180-250 milimikron çapında, nispeten bü­yük virüsler olan herpes virüslerinin bir dezoksiribo- nükleik (DNA) asit çekirdekleri vardır ve yirmi yüzlü bir billur biçimindedirler. Son derece bulaşıcıdırlar ve aşa­ğı yukarı bütün erişkinler, herhangi bir herpes virüsü al­mışlardır. Birçok durumda, enfeksiyonlar farkına varıl­madan geçirilir; ayrıca herpes virüsleri deride ve muko­za zarlarında uzun süre hareketsiz, uyur durumda kala­bilirler. Sinir sistemi içinde de canlılıklarını koruyabilir ve bedenin hemen her yerine taşınarak belirti verme­den kalabilirler. Bilinmeyen nedenlerle, birkaç yıl son­ra, çoğunlukla bedenin enfeksiyona direncinin düştüğü durumlarda, yeniden etkinliğe geçebilirler. Çok ender rastlanmakla birlikte, beyne ulaşarak, öldürücü bir be­yin iltihabının gelişmesine neden olurlar.

Yol açtıkları hastalıklar için pek çok tedavi geliştiril­miş olmakla birlikte, herpes virüslerinden kaynaklanan hastalıkları bütünüyle geçiren hiçbir tedavi yöntemi yoktur. Birincil üreme organları uçuğunda, “asiklovir” adlı ilaç kullanılır; asiklovir yinelenen enfeksiyonlara karşı da etkili olabilir; bununla birlikte 1980 yıllarının sonlarında AİDS’Ii hastalarda ilaca dirençli virüs biçim­leri görülmeye başlanmıştır. 1990’da, herpes simplex- 7’in yaşamsal bir büyüme etkenine bağlanarak hücre­lere girmesi olanağı bulunduğu belirlenmiştir; bu bul­gunun, söz konusu virüse karşı ilaç araştırmalarına yar­dımcı olabileceği düşünülmektedir.

Bu arada 1986’da araştırmacılar, yeni bir herpes vi­rüsü biçiminin varlığını bildirmişlerdir. Bu yeni virüs, Epstein-Barr virüsü gibi, “B lenfositleri” adı verilen ak­yuvarlara saldırmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir