Şeyh Edebâlî Türbesi Hakkında Padişahın Emriyle Yapılan İnceleme Rapor
Ertuğrul Sancağı Mutasarrıfı Seyyid Mustafa Nuri Bey Sultan ikinci Abdulhamid Han’ın emriyle bizzat Şeyh Edebali türbne giderek türbeyi yerinde incelemiş, türbedarla ve bölge ahalisiyle de konuştuktan sonra 18 Mart 1903’te şu raporu kaleme almıştır: “idarecisi olduğum bölgeye (Ertuğrul Sancağı) bağlı Bilecik kasabasında medfun Şeyh Edebâlî’nin mübarek türbelerini ziyaret ederek incelemelerde bulundum. Bugünkü haline göre hazırlanan iki resimde de gösterildiği üzere türbe, yüksek bir yerde iki ayrı bina halindedir. Türbenin birinde yalnız iki, diğerinde ise on bir adet sanduka mevcuttur. Türbedara sorulduğunda bu iki sandukadan birinin Şeyh Edebâlî’nin hanımına, diğerinin de kızı ve aynı zamanda Osman Gazi’nin zevcesi Mal Hatun’a ait olduğunu ifade etti. Diğer türbede bulunan on bir sandukadan birincisinin Şeyh Edebâlî’ye, İkincisinin şeyhin büyük talebesi ve damadı, Osman Gazi’nin saltanatını ilan ederek ilk hutbeyi okuyan Dursun Fakih’e, üçüncüsünün Molla Hattab Karahisarî’ye, dördüncüsünün Sultan Osman Han Gazi’nin bütün gazalarında yanında bulunan, evliyâdan Şeyh Muhlis Babaya ve ön tarafta görünen sandukanın da Sultan Osman Gazi’nin Mal Hatun’dan doğan şehzadesine ait olduğunu söyledi. Bu şehzadeden başka diğer iki oğlu Orhan Gazi ve Alaaddin Paşa’nın da Mal Hatun’dan dünyaya geldiğini söyledi. Ben bu bilgileri bölge halkından da teyid ettim. Diğer sandukalar Şeyh Edebâlî’nin akrabalarına aid olup ancak isimlerine dair ne türbedardan ne de halktan malumat alınamamıştır. “Türbe binası kısmen tamire ve sandukaların üzerindeki adi ve solmuş yeşil çukalar yenilenmeye ve ziyaretçilere mahsus oda da tefrişe muhtaçtır. Bunların keşfi yapılıp ve resimleri çizdirilip ekte takdim edilmiştir. Türbenin tamir masrafları ve ziyaretçi odalarının tefrişatı masrafı padişahımıza (Sultan ikinci Abdülhamid’e) arz etmeye değmeyecek kadar az olduğundan buraların tamirinin hemen yapılacağı açıktır. Ancak sandukaların örtüleri için farklı boylarda, resimdeki gibi toplam on üç örtünün padişahımız tarafından İhsanbuyurmasını arz ederim.