OTOMOBİL; Aim. Auto (-mobil) (n), (Kraft-)
Wagen (m), Fr. Automobile (m), İng. Car. Automobile.
Şehir içi ve şehir dışı karayollarında, insan
naklinde kullanılan kendinden tahrikli vâsıta. Otomobil,
gücünü; buhar, elektrik, gaz, petrol gibi enerji
kaynaklarından temin eder. En çok kullanılan güç
üreticisi petrol ile çalışan içten yanmalı motorlardır.
Çok sayıda insan taşıyan vâsıtalara otobüs, ticârî
maksatla yük taşıyan vâsıtalara ise kamyon
denir. Sıvı yük taşıyan tankerler ve zirâî gâyelerle
kullanılan traktörler de kendinden tahrikli vâsıtalardır.
Fakat otomobil denilince akla, en fazla altı kişi
taşıyan küçük vâsıtalar gelir. Otomobile, kullanma
maksadına göre, binek arabası ve taksi de denir.
Otomobilin bulunuşu ve seri îmâlâtına geçilmesiyle
insanların yaşayışında ekonomik ve sosyal
değişiklikler meydana gelmiştir. Otomobil üretimiyle
çelik, cam, sentetik maddeler, tekstil, kimyâ
ve petrol sanâyiinde gelişmeler oldu. Birçok
parçadan meydana gelen otomobilin satış, bakım,tâmir işlerini yürüten servisler, garajlar, galeriler
açıldı. Bu arada hayvan gücüyle çalışan birçok
vâsıta ortadan kalktı. Otomobilin yaygınlaşması,
yolların şeklini de değiştirdi. Birbirini kesmeyen
düzgün asfalt yollar ve köprüler, tüneller inşâ edildi.
Otomobilin bulunuşu: Otomobilin bulunuşu
200 sene öncesine dayanır. Kendi gücüyle hareket
eden bir vâsıta düşüncesi, 18. yüzyılda makina
çağının ilerlemesiyle gerçekleşti. İlk olarak 1705
senesinde İngiliz Thomas Newcomen ve 1760 senesinde
James Watt, mâden ocaklarında kullanılmak
üzere, buharla çalışan makinaları yaptılar.
1801 senesinde ise İngiliz Richard Trevithick, buharla
tahrikli ilk otomobili tatbikata koydu. Buhar
elde edilmesi büyük hacim ve işçilik istediğinden,
daha pratik çözümler üzerinde çalışmalar
başladı. 1860 senesinde Alman August Otto, havagazı
ile çalışan otomobili, 1886 senesinde ise Alman
Gottlieb Daimler ve Kari Benz aynı anda ayrı
ayrı dört zamanlı benzinli motoru buldular. Otomobilin
1900 ile 1960 arasında gelişmeleriyse daha
çok ABD’de oldü. Otomobildeki önemli gelişmeler;
batarya ile ilk hareket, ateşleme sistemi, karbüratör,
süspansiyon sistemleri, fren hidrolik sistemleri,
difransiyel ve lüksü arttıran diğer ilâvelerdir.
1908 senesinde Henry Ford, otomobil îmâlinde
seri îmâlât metodunu ortaya koyarak, süratli
bir şekilde otomobil istihsalini arttırdı. Sayısı arttıkça
fiyatlarda düşme olduğu için, otomobil herkesin
sâhip olabileceği bir nakil vâsıtası hâline
geldi.Otomobil türleri: Otomobil talebinde artış,
muhtelif firmaların değişik özelliklerde otomobil
üretmesine yol açtı. İkinci Dünyâ Savaşından
sonra kalite, emniyet, sürat, teknik özelliklerin
gelişmesi yanında otomobil üretimi de artış
gösterdi. Dünyâ üzerinde ismini duyuran en
büyük otomobil firmaları olarak ABD’de Ford,
Buick, Oldsmobile, Cadillac, Chevrolet; Almanya’da
Mercedes-Benz, BMW, Opel, Volkswagen;
Fransa’da Renault, Citroen, Peugeot;
İtalya’da Fiat, Alfa, Romeo, Ferrari; Kore’de
Kia, Hundai; Japonya’da Datsun, Mazda, Nissan,
Toyota, Subaru, İsuzu, Mitsubushi, Suzuki
bilinir; Rusya’da otomobil üretimi azdır. Moskvich
marka otomobil, çok pahalı olduğu için az
satılmaktaydı. 1966’da İtalyan Fiat patentiyle
otomobil üretimine başladı. Rusya, Renault firması
ile 1966 senesinde anlaşma yaptı ve Moskvich
otomobilini yeniden düzenleyip piyasaya
sürdü. Günümüzde Lada marka otomobilleri piyasada
tanınmıştır.
Otomobildeki sistemler: Modem bir otomobilin
ana sistemleri, güç üretim sistemi, güç transfer
sistemi, şase ve karoserdir.Otomobilde güç, motordan elde edilir. Motor,
yakıt hava karışımlı kimyâsal enerjiyi yakmak
sûretiyle mekanik enerjiye çevirir. Bu enerjiyi
uygun bir kavrama ve dişli donanım aracılığı ile tekerleklere
iletir. Motor ısısı, su veya hava soğutması
ile kontrol edilir. Otomobilin hızı motora giren
yakıt-hava karışımının artması ile artar. Otomobilin
dönüşleri direksiyon ve difransiyel sistemi
aracılığı ile sağlanır. Durma işlemi teker kampanalarına
frenleme yaptırmakla sağlanır. Otomobilde
geri kalan aksam, kolay kullanma, lüks ve
emniyetle ilgilidir.
Otomobil motoru: Mevcut otomobil motorlarının
gücü 45 ile 425 HP (beygir gücü) arasında
değişir. Yarış otomobillerinde bu güç daha da arttırılmıştır.
Motorlar dört zamanlı olup, 4, 6 , 8 silindirli
olabilir. Motorun ana kısımları silindir,
piston, piston kolu, sübaplar ve krank şafttır. Pistonların
silindir içindeki dikey hareketleri krank
şaftta eksenel dönüşe çevrilir (Bkz. Motor). Piston,
silindir içinde hareket ettiği için, metal metale
sürter. Motorun diğer kısımlarındaki mekanik sürtünmeleri
azaltmak için motor, yağlama sistemiyle
devamlı yağlanır. Bir otomobil motoru yaklaşık 3-
4 litre yağ alır. Yağın akışkanlığı, motor cinsine göre
yaz ve kış farklı kullanılır. Yağlama sistemi iyi
çalışmazsa motor pistonu, piston kol yatağı, krank
şaft yatakları çizilerek bozulur. Neticede motor
hasar görür.Soğutma sistemi: İçten patlamalı motorlarda
2760°Cye ulaşan bir sıcaklık mevcuttur. Bu hararetin
belli sınırlarda tutulması gerekir. Motor
sıcaklığı sulu ve havalı sistemlerle kontrol edilir.
Su sıcaklığı 71-82°C civârında tutulur. Suyu soğutan,
dıştan üfleyen fan sistemi de vardır. Su
devri dâimî harâretin miktârına göre termostatla
kontrol edilir.
Yakıt sistemi: Otomobilde yakıt sistemi, yakıt
tankı, yakıt pompası ve karbüratörden müteşekkildir.
Yakıt-hava karışımını ayarlayan karbüratör,
otomobilin en mühim parçasıdır. Motorun verimli
çalışması için karbüratörün ayar edilmesi
gerekir. Yakıt; silindirlere, motor şaftına dişlilere
irtibatlı eksantrik şaftının dönmesiyle tahriklenen
giriş süpaplarından girer. Patlama olduktan sonra
yanmış yakıt yine eksantrik şaftından tahriklenen
çıkış süpaplarından egzoza atılır. Egzoza susturucu
bağlıdır. Susturucunun görevi, motor patlama
gürültüsünü kesmektir.
Elektrik sistemi: Otomobilin elektrik sistemi,
batarya, dinamo, ilk hareket motoru, ateşleme sistemi
ve lambalardan meydana gelmiştir. Batarya,
12 V doğru akım üreticisidir. Bataryaya akümülatör
de denir. Motorun ilk döndürme hareketi, “ilk hareket
motoru” ile sağlanır.
Bataryanın elektrik enerjisi, motor çalıştığı
müddetçe, bir kayış irtibâtı ile dönen dinamodan
temin edilir. Silindirlerde sıkışan yakıt hava karışımı,
ateşleme sistemiyle patlatılır. Ateşleme sistemi,
bataryadan gelen ve bir bobinde 15.000 volta
kadar yükseltilen elektrikle çalışır. Bu gerilim
distribütör (dağıtıcı) aracılığı ile silindir üstlerindeki
bujilere gelir. Bujilerde kıvılcım meydana
geldiği için, sıkışan yakıt patlar. Bujilere gerilim
gelmesi, giriş ve çıkış süpaplarının açılıp kapanması,
pistonun aşağı yukarı hareketi belli bir sırayı
tâkip eder. (Bkz. Motor)
Debriyaj ve difransiyel: Motor şaftından elde
edilen döner mekanik enerji, debriyaj aracılığı ile tekerleklere
giden şafta irtibatlanır. Tekerlere güç,difransiyelden sonra tatbik edilir. Difransiyel bir çeşit
dişli grubudur. Difransiyelin görevi iki tekerleğe
bağlı şaftlara, gerekirse farklı dönüş yaptırabilmektir.
Otomobil bir virajı dönerken iç tekerleğin
katettiği yol, dış tekerlekten azdır. Tekerleklerin
bu farklı dönüşünü difransiyel dişlisi telafi eder.
Şase: Otomobilin motor, tekerlek, süspansiyon
ve karoserini taşıyan şasedir. Otomobilde şase
tam ve yanm olmak üzere iki türlüdür. Tam şase arka
ve ön tekerlek sistemini birlikte ihtivâ eden
birbirine bağlı çelik kısımdır. Yarım şasede ise, ön
tekerlek ve süspansiyonları ile arka tekerlek ve
süspansiyonları ayrı ayrıdır. Süspansiyon sisteminin
görevi otomobilin sarsıntısız ve dengeli hareketini
sağlamaktır. Süspansiyon sistemi helozon
yay, amortisör ve iki tekerlek arasında denge
çubuğundan meydana gelir. Bütün bu tedbirlere
rağmen ani çukurlardan geçerken en son, şok kesici
lastikler yardımı ile otomobilin sarsıntısı hafifletilir.
Fren: Otomobillerde fren tertibatı en önemli
görevi yapar. Otomobil hareket edip süratle giderken
durdurulması gerekebilir. Otomobilin durdurulması
frenle olur. Fren, ön ve arka tekerlek
kampanalarına, ısıya dayanıklı bir malzemenin
sıkıca bastırılması ile temin edilir. İki tür fren sistemi
vardır. Kampana tipi frende tekerlek kampanası
iç yüzeyine yarım ay şeklinde iki balata yerleştirilmiştir.
Bu balatalara ortadan bir pistonla
bastırılır, balatalar kampanaya sürter ve tekerlek
dönmesi durur. İkinci tip fren disk tipidir. Disk tipinde
tekerlek kampanası disk şeklinde olup, bu
diske her iki yüzeyinden bir pistonla balatalar bastırılır.
Pistonlar hidrolik güçle hareket ettirilir.
Hidrolik güç ise fren pedalına basılması ile elde
edilir.
Tekerlekler: Otomobillerde cant ve lastikler
ebat olarak farklılıklar gösterir. Çapı 12, 33.02,
35.56, 38.1 cm olan cantlar vardır. Lastikler radyal
ve normal olmak üzere iki tür îmâl edilir. Lastik içinde, mukâvemeti arttıran kortlar vardır. Lastik
yüzeyi, kaymayı önleyici ve otomobilin çekiş
gücünü arttırıcı özellikte girintili çıkıntılıdır. Lastiklere
bir süpaptan yaklaşık 1.7 kg/cm2 basınçlı
hava verilir. Süpap, lastik içinde havayı geçirdiği
hâlde geriye hava kaçmasına mâni olan iğne valftir.
Direksiyon: Otomobilin dönme işlemi direksiyon
sistemiyle sağlanır. Direksiyon simidinden
elle verilen döndürme hareketi, bir dişli yolu ile ön
tekerlere intikal eder. Ön tekerler dönülecek yöne
göre paralel olarak kollar yardımı ile çevrilir. Elle
fazla güç tatbik edilmediği halde dişli yardımı
ile dönüş temin edilir.
Karoser: Otomobilin dış görünüşü ve içinin
yerleştirilişinin tamâmı karoserdir (Bkz. Karoser).
Karoser, otomobilin süratle giderken hava
ile sürtünmesini en düşük seviyede tutacak şekilde
yapılır. Konfor, görüş sahası ve mukavemet en
önemli faktörlerdir.
Geleceğin otomobili: Otomobillerin hemen
hepsi benzinle veya mazotla çalışmaktadır. Petrol
rezervlerinin süratle azalması, otomobil tahrik gücüne
enerjiyi başka yollardan temin etmeyi düşündürmektedir.
Bu konuda birçok çalışmalar yapılmaktadır.
İstikbâlde, otomobillerin elektrik
enerjisi ile çalıştırılması istenmektedir. Elektrik
enerjisi, bataryalardan (akülerden) elde edilecektir.
Bugünkü teknolojide bataryalar çok ağır fakat
enerji kapasiteleri sınırlıdır. Kapasitesi yüksek
aküler yapıldığında tekerleklere bağlı elektrik motorları,
aküden aldığı enerjiyi mekanik enerjiye
çevirecektir. Otomobil yokuş inerken, motorları dinamo
gibi çalışacağından tekrar akümülatöre elektrik
enerjisi depo edilmiş olacaktır.
Türkiye’de otomobil îmâli: İlk Türk otomobili
Anadol marka olup, 1966 senesinde piyasaya
sürüldü. 1972 senesinde Fiat firması ile lisans anlaşmalı
Murat otomobilleri ve aynı sene Renault
firması ile lisans anlaşmalı Renault otomobilleriyapımı başladı. 1980 senesinden sonra Türk otomotiv
endüstrisi daha da gelişti. Alman Opel ve Japon
Toyota otomobilleri de Türkiye’de üretilmeye
başlandı. Türkiye, Orta Doğu memleketlerine otomobil
ihrâcı yapmaktadır.
OTOMOBİL YARIŞLARI; Aim. Auforennen
(rı), Fr. Course (f) d’autos, İng. Motor-race. Değişik
model otomobillerle ferdî veya takım hâlinde
yapılan yarışmalar. Bu yarışmalar, ya belirlenen
bir pistte veya uzun mesâfeli yollarda, millî veya
milletlerarası statüde yapılmaktadır.
İlk otomobil yarışı 1894 yılında Fransa’da Paris-
Rouen arasındaki 80 kilometrelik mesâfede
yapılan güvenilirlik denemesiydi ve yarışı saatte
16,4 km hızla giden bir otomobil kazandı. Gerçek
anlamda ilk otomobil yarışı 1895’te Fransa’da Paris-
Bordeaux arasında gidiş geliş toplam 1178 kilometrelik
bir mesâfede yapıldı. Yarışı kazanan
otomobil de saatte 24.15 km hıza ulaştı. Fransa’daki
bu otomobil yarışları Grand Prix yarışları
olarak devam etti. 1950 senesinde Milletlerarası
Otomobil Federasyonu (FIA), yarış arabalarına
bir târif getirdi ve yarışmalar bu teşkilatın kontrolunda
yapılmaya başlandı. ABD’deki ABD Otomobil
Kulübü (USAC) de FIA üyesi olarak
ABD’de otomobil yarışları düzenledi. 1947 senesinden
sonra ABD’de üç otomobil yarış kulübü
daha açıldı.
Grand Prix yarışları: Otomobillerin sürat,
dayanıklılık, güç durumlarını ortaya koyan milletlerarası
bir otomobil yarışıdır. Bu yarışmalarda
İngilizler otomobillerini yeşile, Fransızlar maviye,
İtalyanlar kırmızıya, Almanlar beyaza, Amerikalılar
ise mavi ve beyaza boyarlar. Firmalar yarışmaya
iki-üç otomobilden meydana gelen takımlar
hâlinde girer. Şoförler çok mâhirdir. Yarışmalar kapalı
bir saha içinde pistte yapılır. Yarışma mesafe
toplamı 250-650 km arasında değişebilir. Grand
Prix yarışlarında en meşhur isim, 29 sene şampiyonluğu elinden bırakmayan İtalyan Tazio Nuvolari’dir.
Bu yarışmalarda kullanılan otomobillerin
motor silindir hacmi, 3000 cc ile sınırlandırılmıştır.
Motor hava girişinde süperşarjer varsa bu hacim
1500 cc ile sınırlandırılmıştır. 11 yarışmanın
9 tânesinin sonuçlarına göre yarışmacılara puan verilir.
Spor otomobil yarışları: Spor tipte îmâl edilen
otomobiller arasında yapılan yarışlardır. Otomobiller,
firmalardan ziyâde şahıslara âittir. Spor
otomobillerinin özel îmal edilen Grand Prix otomobillerden
pek geri kalmadığı görülmektedir.
Yarışmalar ABD’de 12 saat dayanıklılık testi olarak
yapılır. İtalya ve Almanya’da 1000 km mesafe
yarışması, Fransa’da ise yine 24 saatlik dayanıklılık
testi şeklinde yapılır. Bu yarışmalarda İtalyan
Ferrarileri, İngiliz Aston-Martinleri, Amerikan
Cobraları ve Fordları boy ölçüşürler.
Stok otomobil yarışları: Normal binek otomobilleriyle
yapılan yarışlardır. Bu yarışlara Grand
Prix veya spor otomobilleri katılamaz. Stok-otomobil
yarışları ABD’ye mahsustur. Senede binlerce
otomobille yanşmacı takımlar, mühendisler, teknisyenler,
şoförler bu yarışmalara katılmaktadır.
Hot-rod yarışları: Bu yarışlara yarışmacılar,
kendilerinin çeşitli otomobil parçalarından faydalanarak
îmâl ettikleri otomobillerle katılırlar. Yarışmada
sürat ve dayanıklılık esas alınır. Roadster,
bu yarışmalarda isim yapan otomobil cinsidir.
Hızlanma (drag) yarışları: Bu yarışmalarda
otomobillerin kısa zamanda hız kazanmaları esas
alınır. Hızlanma ölçümü ilk hareketle 400 metre
(1/4 mil) mesafe arasında yapılır. Bu yarışmaya her
tür otomobil katılabilir. 400 metre mesâfede en
iyi netice, 8 sâniyede 300 kilometrelik sürate ulaşmak
olmuştur.Rally yarışmaları: Yarışmalar, pist hâricinde,
umûmiyetle dağlık, virajlı, düzgün olmayan dar
yollarda yapılır. Her sene îmal edilen otomobiller
arasında yapılan bu yarışlarda, yarış güzergâhında,
sürücünün bildiği ve bâzen bilmediği şekillerde
kontrol noktaları vardır. Yarışmacı bu kontrol
noktalarına önceden belirlenen zamandan önce
veya sonra gelirse puan kaybeder. Monte Carlo
Rallysi Kanada’daki Kış Ralliysi ve Afrika’daki
Safari Rallysi meşhurdur. Memleketimizde sâdece
bu dalda fazla büyük olmayan birkaç müsâbaka
tertip edilmektedir.
Otomobil sürat rekorları: İlk otomobil yarışması
1894’de yapıldı. Bu yarışmada sürat saatte
16,4 km idi. 1895’teki yarışmada 24.15 kilometreye
çıkan sürat 1898 senesinde 106 km oldu.
1904 senesinde bu rekor saatte 170 km olarak kırıldı.
Fransız ve Belçikalı yarışmacılardan sonra
1920 senesinde İngiliz yarışmacılar da bu yarışlara
iştirak ettiler ve o sene rekor 235 kilometreye çıktı.
1935 senesinde ise saatte 483 km ve 1947 senesinde
635 km’ye ulaşıldı. 1963 senesinde Amerikalı
Breedlove 3 tekerlekli, jet motorlu otomobiliyle
saatte 650 km sürat yaptı. 1964 senesinde
diğer bir Amerikalı Arfons, bu rekoru saatte 864
km hız ile geçti. 1965 senesinde Breedlove ve Arfons
arasında yapılan yarışmada Arfons 6 , 6 metre
boy ve 17.500 (HP) beygir gücündeki otomobili
Green Monster (Yeşil Ejderha) ile saatte 928 km
sürat yaptı. Bu rekoru Breedlove jet motorlu otomobili
Spirit of Amerika (Amerika Ruhu) ile bir
hafta sonra saatte 966 km hız ile geçti.
OTOMOBİL
21
Eki