BALIKÇILIK; Alm. Fischereigewerbe (n), Fr.
Pèche, İng. Fishing. Sularda yaşayan her türlü
balığın avlanması, yetiştirilmesi, ticâreti ve balık
ürünlerinin değerlendirilmesi. Çok eski zamanlardan
beri insanların gıdâ ihtiyâçlarını gidermek
için yapılan balıkçılık, elle tutma usûlünden günümüzdeki
modem balıkçılık teknolojisine kadar
gelişme göstermiştir. Amatör bir spor olarak da bugün
pekçok insan bununla meşgûl olmaktadır. Sulardaki
nimetlerden daha çok istifâde etmek için
devamlı araştırmalar yapılmış ve balıkçılıkta yeni
avlama usûlleri geliştirilmiştir. Çok eski zamanlarda
su kenarlarında elle yapılan balıkçılık daha
sonralan zıpkın, olta, ağ gibi âletlerle yapılmaya
başlanmıştır. Kayık ve gemilerle kıyı balıkçılığı yanısıra
günümüzde gelişen teknik, açık deniz balıkçılığının
ehemmiyet kazanmasına sebeb olmmuştur.
Balıkçılık artık sâdece beslenme için yapılmamaktadır.
Yem, parfümeri, ilaç sanâyii kollarının
yan ürünü olarak da önem kazanmıştır.
Balıkçılık çok değişik şekillerde yapıldığından
tasnifi oldukça teferruatlıdır. Balıkçılık, amatör
ve profesyonel olarak önce ikiye ayrılır. Profesyonel
balıkçılık ise, kıyı ve açık deniz balıkçılığı
olarak kendi arasında iki türlüdür. Aynca avlanma
âletleri bakımından da çeşitlilik arz eder.
Balıkçılığın usülsüz tekniklerle çok mikdârda ve
bilgisizce yapılması bâzı balık neslinin tükenmeye
yüz tutmasına sebeb olmuştur. Açık deniz balıkçılığında
farklı ülkelerin balıkçıları arasında meydana
gelen pek çok anlaşmazlıklar ortaya çıkınca; çâre
olarak balıkçılık husûsunda milletler arası kânunlar
ve antlaşmalar hazırlanmıştır. Balıkçılar,
mevcud kânun ve kurallara uygun olarak hareket etmek
mecbûriyetindedir. Kıyı balıkçılığı küçük gemi
ve teknelerle sâhillere yakın sularda, iç denizlerde yapılır.
Dalyan, sığdırıp ağı, gırgır ağı, serpme ağlan
ile yapılır. Yakalanan balıklar bir gün içerisinde karaya
çıkarılarak satılır. Ağla avlanmaların yanında kılıç
ve ton gibi bâzı balıklar zıpkınla avlanır.
Açık deniz balıkçılığı büyük gemilerle aylarca
süren avlanmalar hâlinde olur. Açık deniz balıkçılığına
çıkan gemiler fabrika şeklinde donatılmış
veya avlama ve işleme gemileri olmak üzere filolar
hâlinde ava çıkarlar. Aylarca süren avlarda yakalanan
balıklar, gemilerde ânında işlenir. Gemiler,
karaya çıktıkları zaman balıklardan elde edilen balık
yağı, balık unu vs. mâmülleri hazır olarak piyasaya
sürerler. Bu tür balıkçılıkta balina, morina
vb. balıklar avlanır. Bu dalda dünyânın en önde gelen
ülkeleri ABD ve Japonya’dır. Profesyonel balıkçılıkta
balık akmları (göçleri), yavrulama (ürme)
dönemleri titizlikle tâkib edilir. Balık sürülerinin
yerleri radar sistemleri yardımıyla bulunur.
Radarın ekranında balık sürülerinin izleri görülerek
kolayca o istikâmete gidilip balıklar avlanır.
Amatör balıkçı da kendi arasında su üstü ve su
altı olmak üzere iki türlüdür. Su altı balıkçılığı
balıkçının su altında uzun müddet kalmasını sağlayabilecek,
su geçirmez kıyâfet, ayaklara takılan
su içerisinde rahat hareket etmesini temin eden
paletler, nefes alıp vermesini sağlayan hava tüpü
ve balıkları yakalamaya yarayan, zıpkın atan tüfekle
yapılır. Suya dalan balıkçı, su altında avrnı tüfekle
zıpkın atarak yakalar. Su üstü amatör balıkçılığı
oltalar yardımıyla yapılır. Naylondan yapılmış
“misina” adı verilen iplerin ucuna iğne bağlanır.
İğnelerin su altma batmasım temin etmek için
ucuna 20-50-100-150 gram vs. ağırlığında kurşun
takılır. Bu tür balıkçılık deniz, dere, göl ve ırmak
kenarlarında veya küçük tekne içinde kıyıya
çok yakın olan yerlerde yapılır. Amatör balıkçılığın en yaygın şekli olan bu tür, ayrıca kullanılan av
malzemelerinin cinsine göre de farklılık gösterir.
Bu tür balıkçılıkta mevsimine ve tutulan balığın
cinsine göre olta ucuna çeşitli yemler takılır.
Türkiye’de amatör ve kıyı balıkçılığı yapılmaktadır.
Sâdece kıyı balıkçılığının yapılıp açıkdeniz
balıkçılığının yapılmaması, memleketimizin
açık denizlere uzak olmasından dolayıdır. Avlanan
balık mikdârı ülke ihtiyacını karşılayacak miktardadır.
Memleketimizin, üç tarafını çevreleyen
denizlerden Akdeniz’de mercan, karagöz, barbunya;
Ege Denizinde sardalya, levrek, çupra;
Karadeniz’de hamsi, torik, kefal, palamut, lüfer,
mersin balığı, istavrit bol mikdârda çıkarılmaktadır.
Ayrıca Manyas, Akşehir, Eber, Ulubat, Seydişehir,
Beyşehir, Bafra, Amik, Çıldır gibi göllerde
alabalık, yayın balığı, incibalığı, tatlı su levreği,
dere kayası, kızılkanat, yeşil sazan, tatlı su kefalı,
uzun levrek gibi balık türleri yakalanır.
Türkiye’de özel yapılan balık çiftliklerinde
bol miktarda yetiştirilen sazan ve alabalık bilhasa Orta Anadolu piyasalarına sevk edilmektedir.
Bunların yanında göllerin balık yetiştirmeye müsâid
alanlarında üretime gün geçtikçe önem verilmektedir.
Dünyâda Japonya, Amerika başta olmak üzere
İngiltere, İsveç, Norveç, Danimarka, Almanya,
İtalya balıkçılığa çok önem vermekte, kurdukları
modern filolarla bol mikdârda balık avlamaktadırlar.
Büyük okyanusların bu çeşit zenginliklerinden
istifâde ederek gerek kendi, gerekse diğer
ülkelerin ihtiyaçlarını bol mikdârda karşılamaktadırlar.
Yüzen filolar bu devletlerin büyük bir
gelir kaynağını meydana getirmektedir.
BALIKÇILIK
28
Eki