BALIKESİR; Marmara ve Ege Denizi sâhilinde
bulunan, turizm bakımından gelişmiş, Türkiye’nin
önemli illerinden biri. Kaplıcaları, yeraltı ve
yer üstü suları bakımından zengin, üçte biri ormanlık,
Türkiye’nin zeytin ambarı olan Balıkesir
ili; Marmara Denizi, Bursa, Kütahya, Manisa, İzmir,
Ege Denizi ve Çanakkale arasında yer almaktadır.
39°04’ ile 40°40′ kuzey enlemleri ve
26°02′ ile 23°02’ doğu boylamları arasındadır.
Trafik kod numarası 10’dur.
Erdek ve Bandırma, Kapıdağ Yarımadasının
meydana getirdiği körfez ve limanlarıdır. Batıda ise
Edremit Körfezi vardır. Avşa, Marmara, Güvercin
ve Ekinlik, Paşalimanı, Mâden adaları Balıkesir’e
dâhildir. Yüzölçümü 14.292 kilometrekaredir.
İsminin Menşei
Selçuk Türkleri şehre “Balak” derlerdi. Balıkesir’i
fetheden Selçuklular şehir ortasındaki hisara
izâfeten “Balak Hisar” (Hisar Şehri) ismini verdiler.
Bu isim zamanla halk arasında (Balıkhisar)
’’Balıkesir” hâline geldi. Kuvvetli olan rivâyet budur.
Zayıf bir rivâyete göre de “Balı çok bol” (Balı
Kesîr) kelimesinden gelmektedir.
Balıkesir’in “Balık” ile ilgisi olmadığı gibi,
(Batıkisra) “Paela-kastro” veya “Balcea” mevki
ismi ile de hiçbir ilgisi yoktur. Gerçek anlamda Balıkesir,
Selçuklu devrinde kurulmuştur.
Târihi
Balıkesir ilinin bulunduğu topraklar eski çağlarda
“Misya” ismi ile anılırdı. Anadolu’da ilk siyâsî
birliğini (devleti) kuran Hititler (Etiler) bu
bölgeyi de sınırları içine almışlardı. Hititlerden
sonra Frikyalılar, Mısırlılar, Lidyalılar, Persler bu
bölgeyi ele geçirdiler. Pers Kisrâsı (kodaman) Dara
ile Makedonya Kralı İskender arasında yapılan
Granik Çayı Savaşında Persler yenilmiş, bu bölge
MakedonyalIların eline geçmiştir. İskender ölünce
imparatorluk, komutanlar arasında taksim edilmiş
ve Lizimak “Misya”ya hâkim olmuştur. Lizimak
ile Selefkus arasındaki savaşta Lizimak ölünce,
onun mâliye işlerini yürüten Filiter, bağımsız
Bergama Krallığını kurdu. M.Ö. 130 senesinde
bu bölge Bergama Krallığı ile birlikte Roma İmparatorluğuna
katıldı. Roma İmparatorluğu M.S.
395 senesinde ikiye bölününce, bu bölge Doğu
Roma (Bizans)nm payına düştü. İslâm orduları
672-677’de iki defâ İstanbul’u fethetmek için geldiler.
Her ikisinde de bu bölgede konakladılar.
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Selçuklu Sultânı
Süleymân Şah komutasındaki birlikler Balıkesir’i
feth ettiler. Süleymân Şahın oğlu Birinci Sultan
Kılıç Arslan’m kayınpederi İzmir emîri Çaka
Beyin nüfûz sâhasma verildi. Haçlı seferleri esnâsmda
zaman zaman Türklerle BizanslIlar arasında
bâzı şehirler gibi burası da el değiştirdi.
Dânişmend Hânedânmdan Karasioğullan Balıkesir’i
fethederek beyliğin başkenti yaptı. Karasioğulları
Balıkesir, Çanakkale ve Bergama bölgesinde
uç beyliği olarak ilk önce Selçuklulara,
sonra da 1308-1335’e kadar İlhanlılara tâbi oldu.
Kuvvetli bir donanması olan Karasi Beyliği, Orhan
Gâzinin emrine girdi. 1345’te Osmanlı Devletine
katıldı. Osmanlı Devletine ilk katılan Anadolu
Beyliği, Karasi Beyliğidir. Karasi Beyi Süleymân
1361’e kadar Çanakkale vâliliği yaptı. Osmanlılar
zamânmda Balıkesir, Anadolu Beylerbeyliğinin14 sancağından biri; Tanzimattan sonra ise Bursa
(Hüdâvendigâr) eyâletinin üç sancağından biri oldu.
Birkaç isyân dışında Osmanlı devrinde Balıkesir,
Birinci Dünyâ Harbine kadar en sâkin bölgelerdendi.
1919 senesinin Mayıs ayında Yunan istilâ kuvvetleri
Edremit’e, 29 Mayıs 1919’da ise Ayvalık’a
girdiler. Millî mücâdelenin ilk toplu cephesi Ayvalık’ta
açıldı. Millî mücâdele bir çığ gibi büyüyerek
gelişti. 26 Ağustos 1922 Başkomutanlık Zaferinden
sonra 3 Eylül 1922’de Burhâniye, 4 Eylül
Bigadiç, 5 Eylül Susurluk, 6 Eylül Balıkesir, Balya,
Gönen ve İvrindi, 9 Eylül Edremit, 14 Eylül
Manyas ve 17 Eylül’de Ayvalık ve Bandırma düşman
istilâsından kurtuldu.
.Fizîkî Yapı
Balıkesir topraklarının % 35,6’sı dağlar, %
53,1’i platolar, % 10,9’u ovalar ve % 0,4’ü yaylalarla
kaplıdır.
Dağlar: Dağlar fazla yüksek değildir. En yüksek
yeri Kazdağı (1774 m)dır. Madra Dağları
(1338 m), Alaçam Dağları (1625 m), Kapıdağ
(782 m), Karadağ (764 m), Kepez Dağı (1336 m)
ve Gelçel Dağı (881 m) başlıca dağlarıdır.
Ovaları: Balıkesir ilinin topraklan çoğu yerde
küçük tepelerle birbirinden aynlan ova hâlindeki
düzlüklerdir. İlin yüzde onunu Türkiye’nin en verimli
ovalarından Manyas, Gönen, Edremit, Burhâniye,
Ayvalık, Sındırgı, Bigadiç, Bergama, Susurluk,
İvrindi ve 140 kilometrekarelik Balıkesir
ovalan kaplar. Ovalar dere ve çayların getirdiği
alüvyonlarla gâyet verimli duruma gelmiştir.
Akarsuları: Balıkesir, akarsular bakımından
zengindir. Fakat bunlar küçük olup, büyük nehirler
yoktur. Başlıca akarsularından Susurluk (Simav)
Çayı; Kütahya’nın Şaphane Dağından çıkarak,
Bursa’da Nilüfer Çayı ile birleşip Ballıkaya’da
Marmara Denizine dökülür. Gönen Çayı;
Kaz Dağından çıkarak Kazak, Bakırçay ve Akkayası
çaylarını alır ve Erdek Körfezine dökülür.
Ayrıca Atnos Deresi, Kızıklı Dere, Kara Dere,
Koca Çay, Havran Çayı, Zeytin Çayı ve Kirmasti
Çayı diğer bilinen çaylardır.
Göller: Manyas Gölü Türkiye’nin altıncı büyük
gölüdür. 178-192 kilometrekaredir. Derinliği
azdır. Deniz seviyesinden 20 m yüksekliktedir.
Kocaçay ile beslenir. Karadere ile Susurluk Çayını
besler. Bol miktarda sazan, yılan ve turna balığı bulunur. Manyas Gölünün en önemli tarafı, göl
kenarında millî park hâlinde bulunan “Kuş Cenneti”
isimli kısmıdır. Bu bölgede 8600 çeşit kuş
vardır. Dünyânın en uzak köşelerinden gelen üç
milyon kuş, bu bölgede barınmakta, kuluçkaya
yatıp yavrularını büyütmektedir. Bu millî park 52
dekar genişlikdedir. 1959’dan*beri millî park statüsünde
olan bu yeri, turist ve ziyâretçiler ancak
gözetleme kulesinden seyredip fotoğraf çekebilmektedirler.
Kuşlar bu bölge halkından kaçmamakta,
onlar da kuşlan korumaktadır. Bu bölgedeki
kuşlar üç gruptan ibârettir. Birinci grup kuşlar,
mart başlarında güney ülkelerden kuluçka için gelirler.
Mayısta yavrular yumurtadan çıkıp, temmuz
başında uçacak hâle gelirler. Başlıcaları; leylek,
karabatak, balıkçıl, kaşıklı, dalgıç, yağmurkuşu,
mâvi karga, saz bülbülü, çulluk ve çeşitli su
tavuklarıdır. Diğer bir grup kuşlar soğuk havalarda
burada konaklayıp, sıcak ülkelere inerler. Üçüncü
grup ise sâdece göç esnâsmda buraya uğrayıp
konaklayan kuşlardır. Bu bölgeye avcıların girmesi
yasaktır.
Tabak Gölü: Edremit Körfezinden Ege Denizine
dökülen Havran, Zeytinli ve Kızılkeçeli
çayları büyük bir bataklık meydana getirirler. Bu
bataklığın ortasındaki su birikintisine “Tabak Gölü”
denir. Çay Gören Barajı Gölü: Susurluk Çayı
üzerinde kurulan bir baraj gölüdür. Yüzölçümü
780 hektardın
İklimi ve Bitki Örtüsü
Balıkesir’de Marmara, Akdeniz ve kara ikliminin,
te’siri görüldüğünden, ilin bir bölgesindeki
bitkiler, diğer bölgesinde görülmez. Yüzölçümünün
yüzde 30’u (650 bin hektar) ormanlıktır. Ormanlar
daha çok Dursunbey, Sındırgı, Edremit,
Burhâniye ve Balya bölgesinde zengindir. İliri %
32’si mer’a ve çayırlıktır. Arâzinin % 23’ü ekime
müsâittir. % 15’i ise zeytinlik, sebze ve meyve
bahçesidir. Ege kıyılarında 300 m yüksekliğe kadar
makilere rastlanır. Edremit bölgesi ise 500
metreye kadar zeytinliklerle kaplıdır. Daha yukarılarda
kara ve kızılağaç ormanları vardır.
Balıkesir’de üç iklim bir arada görülür. Ege kıyılarında
Akdeniz, kuzeyde Marmara ve iç bölgelerde
kara iklimi hüküm sürer. Kıyılarda yaz
ve kış arasındaki ısı farkı azdır. İç kısımlarda ise
bu fark büyüktür. Dağlık doğu bölgede kışlar sert
ve yazlar serin geçer. Senelik yağış miktarı 540-
740 mm arasındadır.
Ekonomi
Balıkesir’in ekonomisi; tarım, turizm, sanâyi,
ormancılık ve makinacılığa dayanır.
Tarım: Balıkesir, üç iklim kuşağının tesiri altında
kaldığı ve verimli topraklara, zengin akarsu
kaynaklanna sâhip olduğu için, tarım ürünleri çok
çeşitlidir. Nüfûsun % 80’i tanmla uğraşır. Kıyılarda
daha çok zeytin, nârenciye, incir, pamuk, elma, armut,
ayva ve üzüm yetişir. İç kısımlarda tahıl,
baklagiller, pancar, tütün, ayçiçeği, susam, pirinç,
her çeşit meyve ve sebze yetiştirilir. En çok yetiştirilen
tarım ürünleri; buğday, arpa, mısır ve
yulaftır. Türkiye’nin en geniş zeytinlikleri burada
olup, memleketimizde elde edilen zeytinin üçte biri
bu ilde yetiştirilir.
Hayvancılık: Balya ve Manyas bölgeleri hayvancılığa
müsâittir. Koyun, keçi ve sığır beslenir.
Modern tavukçuluk oldukça ileridir. Arıcılık git^
tikçe gelişmektedir. Balıkçılık oldukça ileridir.
Marmara Adasında her çeşit balığın konservesi
yapılmaktadır. Konserve balık sanâyii gelişmiştir.
Marmara Adasında Türkiye’nin en büyük balık
buzhânesi vardır. Bölgenin sardalya balığı meşhurdur.
Ormancılık: Balıkesir, orman ve orman ürünleri
bakımından zengin bir ilimizdir. Ormanlar
daha çok doğuda dağlık bölgede ve kıyılarda toplanırlar.
Dursunbey, Balya, Sındırgı ve Burhâniye’de
orman ürünleri ön sırada yer alır. Mobilya ve
kereste fabrikaları vardır. Balıkesir Kâğıt Fabrikasında
gazete kâğıdı istihsâl edilir.
Mâdenler: Balıkesir mâden bakımından da
çok zengin bir ildir. Yalnız Türkiye’nin değil, dünyâdaki
bor mâdeni rezervlerinin % 52’si Balıkesir’dedir.
Bor mâdeninin kendisi, sodyum borat,
kalsiyum borat ve diğer çeşitleri makina, uçak ve
uzay sanâyiinde kullanılan kıymetli bir mâdendir.
Dünyâ bor hammadde istihsâlinin % 40’a yakını
burada yapılmaktadır. Türkiye’nin en zengin
mermer yatakları da Balıkesir’de bulunur. Marmara
Adası mermerleri iki bin senedir işlenmektedir.
Beyaz ve gri renkli olan bu mermerler dünyâca
meşhûrdur. Çoğu ihrâç edilmektedir. Balıkesir’de
250 mermer ocağı vardır. Granit taşı, zımpara
taşı oldukça fazladır. Demir mâdeni bakımından
çok zengin olup; Eymir, Gönen, Şamlı,
Balya ve Havran’dan çıkarılmaktadır. Ayrıca linyit,
taşkömürü, civa, demir, bakır, alüminyum,
manganez, krom, kurşun, antimon, manyezit, dolamit,
gümüş, kaolin ve altın yatakları bulunmaktadır.
Altınoluk, altın bakımından zengindir.
Sanâyi: Balıkesir sanâyi bakımından gelişmiş
ve önde gelen illerimizdendir. 100’e yakın
büyük sanâyi ve beş bin küçük sanâyi işletmesi ile
tanma dayalı sanâyi, îmâlât, kimyâ ve her çeşit sanâyi
ile ilgili tesisler mevcuttur. Başlıca sanâyi
tesisleri; zeytinyağı ve sabun, meyva, sebze ve
balık konserve, pamuklu dokuma ve iplik, şeker,
çimento, gübre, sülfirik asit, boraks ve asit, kâğıt,
un, yem, süt, deri ve çorap, jeneratör, kereste ve
mobilya fabrikaları ile pekçok sayıda atelye mevcuttur.
Yeni fabrika kurma çalışmalan da devâm etmektedir.Ulaşım: Karayolu, demiryolu, denizyolu ve
hava yollan bakımından kavşak noktalanndan biridir.
Balıkesir’e ulaşmak veya buradan diğer illere
gitmek çok kolaydır. Marmara, Ege, İç Anadolu
arasında bir geçittir. Karayolları muntazamdır.
Balıkesir-İzmir arası yeni yapılan yolla kısalmıştır.
Bandırma, Kuşadası, Ayvalık ve Akçay limanlan
ile her yere bağlıdır. Bandırma, önemli bir
yükleme ve indirme limanıdır. Bandırma ve Eskişehir’den
gelen demiryolu, Manisa ve İzmir’e ulaşır.
Balıkesir ve Bandırma havaalanları daha çok
askerî maksatlarla kullanılır. Motorlu araç sayısı
bakımından oldukça zengindir.Balıkesir ili sınırları
içinde 1150 km karayolu olup, bunun 615 kilometresi
devlet yolu, 535 kilometresi il yoludur.
742 kilometresi asfalt, 321 kilometresi stabilize,
kalanı ham yoldur.
Nüfıis ve Sosyal Hayat
Balıkesir’in 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
973.314 olup, bunun 468.758’i ilçe merkezlerinde,
504.556’sı köylerde yaşamaktadır. Yüzölçümü
14.292 km2 olup, nüfus yoğunluğu 68’dir.
Kültür, folklor, örf ve âdetler: Balıkesir ili
zengin bir kültür ve folklora sâhiptir. Selçuklu ve
Osmanlı tesiri büyüktür. Oyunlarında kadın ve erkekler
ayrı yerde eğlenirler. Belli başlı oyunları;
Güvende (ikili ve toplu), Bengi, Zeybek, Alay
Havası ve Barana’dır. Müziğinde Trakya ve Bursa’nm
etkisi büyüktür. Bâzı yerlerde şenlik ve festivaller düzenlenir. Bengi, bir savaş oyunudur ve
aslı Orta Asya’ya dayanır. Deve oyunu, Sini çevirme
ve bu esnâda mâni söyleme köylerde rastlanan
eski bir gelenektir. Mahallî kıyâfetler ancak
düğün ve folklor gösterilerinde giyilir.Sındırgı
köylerinde “YağcıJ>edir halıları” meşhûrdur. Ata
binmek, güreş, yüzerek ördek avlama, direk üzerinde
yürüme ve cirit yaygındır. Yemeklerinden kalamar
balık dolması ve kuna (lüfer balığı) yemekleri
meşhurdur. Halk edebiyâtı, mâni, atasözü,
tekerleme, bilmece, masal ve şiirler bakımından
çok zengindir.
Eğitim: Eğitim bakımından iller arasında on
ikinci sıradadır. Okur yazar nisbeti % 75’in üzerindedir.
1042 ilkokul, 102 ortaokul, 57 muhtelif
lise ve dört fakülte vardır. Karasi Üniversitesi kurulması
için dernek kurulmuş ve faâliyete geçmiştir.
Yetişen meşhurlar: Kurtdereli Mehmed Pehlivan,
Çoban Mehmed, Bandırmalı Kara Ali, Mehmed
Ali Yağcı, Sındırgılı Şerif, Tarzan Mehmed/
Haşan Acar ve Sabri Acar Türkiye’nin meşhur güreşçileri
arasında yer alan BalIkesirlilerdir. Osmanlı
kumandanlarından Hacı İlbey ve Evrenos
Bey, 16. asır şâirlerinden Zâtî ve Türkçeyi iyi kullanan
meşhûr hikâye yazarlarından Ömer Seyfeddîn
BalIkesirlidir.
İlçeleri
Balıkesir’in biri merkez olmak üzere on dokuz
ilçesi vardır.
Merkez: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
245.651 olup, 170.589’u ilçe merkezinde, 75.062’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 48,
Ertuğrul bucağına bağlı 17, Kurukpmar bucağına
bağlı 22, Şamlı bucağına bağlı 19, Yeniköy bucağına
bağlı 9 köyü vardır.Yüzölçümü 1446 km2
olup, nüfus yoğunluğu 170’tir.
İlçe topraklan alçak tepeler ve ova ile kaplıdır.
Edremit Körfezi ile Susurluk Çayı arasında kalan
Balıkesir Ovası verimli tanm alanıdır. Ova yaklaşık
olarak 140 kilometrekarelik bir alanı kaplar.
Ekonomisi tarım ve sanâyie dayanır. Başlıca
tarım ürünleri buğday, arpa, mısır, tütün, susam,
pamuk, pancar, haşhaş ve nohuttur. Sebze ve meyvecilik
gelişmiştir. Seka Kâğıt Fabrikası, zeytinyağı
ve sabun fabrikaları, çırçır fabrikaları, pamuklu
dokuma fabrikası, çimento fabrikası başlıca
sanâyi kuruluşlarıdır.
İlçe merkezi, Balıkesir Ovasının batısında,
ovayı sınırlayan tepelerin yükselmeye başladığı
bölgede kurulmuştur. İzmir-Eskişehir-Ankara demiryolu
ile İzmir-Bursa-İstanbul demiryolu ilçe
merkezinden geçer.
Ayvalık: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
46.827 olup, 25.687’si ilçe merkezinde, 21.140’ı
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 8,Altınova bucağına bağlı 9 köyü vardır. Yüzölçümü
266 km2 olup, nüfus yoğunluğu 176’dır.
İlçe toprakları alçak tepelik alanlardan meydana
gelir. Güneydoğusunda Madra Dağı yer alır.
Kıyı kesimlerinde ovalar vardır. Kıyıları genelde
düzdür. İlçe topraklarını Madra Çayı sular.
Ekonomisi tarım ve tarıma bağlı sanayie dayalıdır.
Başlıca tanm ürünü zeytin ve pamuktur. Ayrıca
çamfıstığı, mandalina yetiştirilir ve bağcılık yapılır.
Bağcılık gelişmiştir. Zeytinyağı, sabun ve
çırçır fabrikaları başlıca sanâyi kuruluşlarıdır.
İlçe merkezi deniz kıyısında Yaylacık ve Kaplan
dağlarının kıyıya doğru alçalan eteklerinde
kurulmuştur. Yük ve yolcu gemilerinin yanaştığı
iskele ve yat limanı vardır. Sarımsak Yarımadası ile
Alibey Takımadaları arasında 21 ada ve adacık
ile çok sayıda koy ve dalyan bulunur. Bu bölgeye
eski çağlarda “Bin Rüzgârlar Ülkesi” denirdi. Şeytan
Sofrası denilen kayalık, bölgedeki Ayvalık
şehrinin kuşbakışı manzarası ve bilhassa güneşin
batışı çok güzeldir. Ayvalık’tan, asırlarca Türkün
malı olan, bugün Yunan işgâlindeki Midilli Adası
gözle görülür. Sarısamlı, Çamlık, Armutçuk,
Bağyüzü, Şahinkaya ve Altınova en güzel sâhilleridir.
İlçede deniz, kum, orman ve tâbiî güzellikler
bir aradadır. Ege denizinde 34 kilometrelik
sâhili vardır. İl merkezine 127 km mesâfededir.
Balya: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
21.781 olup, 2248’i ilçe merkezinde, 19.533’ü köylerde
yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 30, Danişmend
bucağına bağlı 7, Ilıca bucağına bağlı 7
köyü vardır.
İlçe topraklan Kocaafşar Çayı ve kollarının açtığı
vâdiler ile bunların iki yanında yükselen dik
yamaçlardan meydana gelir. Vâdilerde yer alan
düzlüklerden en önemlisi Balya Ovasıdır. Güneybatısında
Kar Dağı yer alır. Dağlık bölgeler ormanlarla
kaplıdır.olduğundan sınırlı üretim yapılır. Başlıca tanm
ürünleri buğday, arpa, mısır ve nohuttur. Meyvecilik
bağcılık, hayvancılık ve ormancılık da ekonomide
önemli yer tutar.
İlçe merkezi, Balıkesir-Çanakkale karayolu
üzerinde kurulmuştur. Küçük bir yerleşim merkezidir.
Belediyesi 1900’de kurulmuştur. İl merkezine
40 km mesâfededir. İlçe topraklarında bulunan
Simli kurşun mâdeni 1940’a kadar ilçenin temel
ekonomik kaynağı idi. Osmanlı Devleti zamanında
ilk grev bu mâdende olmuştur. 1940’da rezervlerinin
azalması yüzünden üretim durdurulmuştur.
7 Temmuz 1920’de Yunan işgâline uğrayan
ilçe, 15 Eylül 1922’de işgâlden kurtuldu.
Bandırma: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
102.300 olup, 77.444’ü ilçe merkezinde,
24.856’sı köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa
bağlı 16, Aksakal bucağına bağlı 6, Edincik (Aydıncık)
bucağına bağlı 12 köyü vardır. Yüzölçümü
599 km2 olup, nüfus yoğunluğu 170’dir.
İlçe toprakları genelde ovalıktır. Ovada yer
yer 500 metreyi geçmeyen tepeler vardır. Manyas
Gölünün büyük bölümü ilçe sınırları içinde kalır.
Ekonomisi tarım, ticâret ve sanâyie dayanır.
Başlıca tarım ürünleri pancar, mısır, yulaf ve bakladır.
Sebze ve meyvecilik gelişmiştir.Hayvancılık
açısından ilçede en yaygın olarak tavukçuluk
yapılır. Marmara Denizi kıyılarında ve Manyas
Gölünde yapılan balıkçılık ekonomide önemli yer
tutar. İlçe günümüzde önemli ticâret merkezlerindendir.
Etibank Boraks ve Asitborik Fabrikası,
Sülfirik Asit Fabrikaları, Gübre Fabrikası, un fabrikaları,
yağ fabrikaları, Salça Fabrikası başlıca sanâyi
kuruluşlarıdır. Bandırma Limanı aynı zamanda
ihrâcât merkezidir. İlçede turizm de önemli
gelir kaynaklarmdandır. Marmara kıyılarındaki
plajlar çok sayıda turist çeker. İlçe, Turizm Bakanlığınca
birinci sınıf turizm merkezi îlân edilmiştir.
Manyas Gölü ve çevresindeki kuş cenneti
millî parkı yerli yabancı turistlerin ilgisini çeker.
İlçe merkezi, Bandırma Körfezi kıyısında az
eğimli bir alanda kurulmuştur. Haydar Çavuş Câmii,
Edincik’te Ulu Câmii, Kümbet Câmii, Emir
Sultan Câmii, Hamidiye Câmii, Beyhan Câmii ve
Üçpmar Câmii târihî ve sanat değeri büyük olan
eserlerdir. Manyas yolu üzerinde bulunan “Daskılaiyonum
Harâbeleri”, İyon ve Dara kültürüne âit
izleri taşır. Edincik bucağında ise, Osmanlı Türklerinin
ilk defâ Trakya’ya (Rumeli’ye) geçtikleri
yerde, altında karargâh kurulan târihî çmar ağacı
hâlâ durmaktadır. Üç ayrı medeniyetin yaşadığı
Kapıdağ Yarımadasındaki (Balkız) Kızıkos Harabelerine
giden asfalt yolun altı, târihî eserlerle
doludur. Dünyânın ilk darphânesinin bulunduğu
“Batıkşehir”, târihî eserler bakımından zengindir.
Bandırma’ya 15 km uzaklıktaki Tophisar köyündeki
târihî Tophisar Kalesi ve yanındaki câmi, harâbe hâlindedir. Bandırma’nın eski ismi “emniyetli
liman” mânâsına gelen Panomaras’tır. İl merkezine
96 km mesâfededir. Bursa-Çanakkale karayolu
ilçenin kıyısından geçer. İl merkezi ile demiryolu
bağlantısı vardır. İlçe belediyesi 1881fde
kurulmuştur.
Bigadiç: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
50.728 olup, 12.976’sı ilçe merkezinde, 37.752’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 38,
Çağış bucağına bağlı 11 ve Yağcılar (Adalı) bucağına
bağlı 23 köyü vardır. Yüzölçümü 1007 km2
olup, nüfus yoğunluğu 50’dir.
İlçe toprakları genelde dağlıktır. Batı bölümü
750 metreye kadar yükselen platolardan meydana
gelir. Doğu ve güneydoğusunda Alaçam Dağları
yer alır. Bu dağların en yüksek noktası Tilki Tepedir
(1600 m). İlçe toprakları Simav Çayı ve kollarının
açtığı derin vâdilerle parçalanmıştır. Bigadiç
Ovasını Simav Çayı sular.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri tahıl, haşhaş ve baklagildir.Tavukçuluk ve
arıcılık gelişmiştir. Ormancılık ekonomide önemli
yer tutar. İlçe topraklarında çıkarılan kolemanit
mâdeni Etibank tarafından işlenmektedir. Elde
edilen ürünün hepsi ihrâç edilir. Yağcıbedir köyünde
dokunan halılar yurt dışına gönderilir.
İlçe merkezi, Bigadiç ovasının doğusunda dağların
eteğinde kurulmuştur. İl merkezine 38 km
uzaklıktadır. Eski İzmir-Balıkesir yolu ilçe merkezinden
geçer. İlçe belediyesi 1923’te kurulmuştur.
Burhâniye: 1990 sayımına göre toplam nüfusu
33.706 olup, 21.805’i ilçe merkezinde 11.901’i
köylerde yaşamaktadır. Merkeze bağlı 27 köyü
vardır.
İlçe toprakları genelde dağlıktır. Doğu ve güneydoğusunda
Madra Dağlan yer alır. Bu dağlann
arasında geniş akarsu vâdileri vardır. Kıyı ile dağlar
arasında Burhâniye ovası yer alır. Bu ova Edremit
ve Havran ovalarının devâmı durumundadır.
İlçe topraklarını Havran Çayı sular.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri zeytin, pamuk, tahıldır. Meyvecilik gelişmiştir.
Mandalina, incir ve üzüm başlıca yetiştirilen
meyvalardır. Ormancılık ve modem yöntemlerle
yapılan arıcılık ekonomide önemli yer
tutar. Zeytinyağı, sabun ve un fabrikaları, iplik
fabrikası başlıca sanâyi kuruluşlarıdır.
İlçenin önemli gelir kaynaklarından biri de
turizmdir. Ören dinlenme sitesi sebebiyle yaz aylarında
iç ve dış turizmin mühim bir merkezi olarak
kalabalıklaşır.
İlçe merkezi kıyıdan 4 km içeride Çanakkaleİzmir
karayolu üzerinde kurulmuştur. Kıyıda İskele
ve Ören dinlenme sitesi vardır. Burhâniye, Selçuklu
Sultânı Kılıçarslan’ın uç beyi olan Taylı Baha’nın
bu bölgedeki göçebe Türkleri toplayarak
kurduğu Taylıeli köyünün 1484’te Kemer’e nakledilmesiyle
kuruldu. İstiklâl Harbinde Burhâniyeliler
172. Piyâde Alayı emrine girerek Yunan istilâsına
karşı ilk mücâdele eden ilçe oldu. 29 Haziran
1920’de uğradığı Yunan işgâlinden 15 Eylül
1922’de kurtuldu. İl merkezine 93 km mesâfededir.
İlçe belediyesi 1868’de kurulmuştur.
Dursunbey: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
52.230 olup, 13.025’i ilçe merkezinde,
39.205’i köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa
bağlı 49, Gökçedağ bucağına bağlı 27, Kavnak
bucağına bağlı 14 ve Kireç bucağına bağlı 10 köyü
vardır. Yüzölçümü 1906 km2 olup, nüfus yoğunluğu
27’dir.
İlçe toprakları dağlıktır. Güneyinde Alaçam
Dağları yer alır. Dağlar karaçam ormanları ile
kaplıdır. Dağlardan kaynaklanan suları Kirmasti
Çayı toplar. Dağlar arasında küçük düzlükler var-dır. Ekonomisi hayvancılık ve ormancılığa dayalıdır.
Kavak yetiştiriciliği gelişmiştir. Elması meşhurdur.
Koyun besiciliği yanında ipekböcekçiliği
yapılır. Kereste fabrikası ilçenin başlıca sanâyi
kuruluşudur.
İlçe merkezi dar bir vâdide kurulmuştur. Balıkesir-
Ktitahya demiryolu ilçenin 5 km kadar güneyinden
geçer. İl merkezi ile bağlantısını sağlayan
stabilize yol, 79 kilometredir. İlçe belediyesi
1920’de kurulmuştur.
Edremit: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
63.430 olup, 35.486’sı ilçe merkezinde, 27.944’ü
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağına bağlı
18, Altınoluk bucağına bağlı 5 köyü vardır. Yüzölçümü
1708 km2 olup, nüfus yoğunluğu 90’dır.
İlçe topraklarının kıyı kesimi ova, iç kısımları
dağlarla kaplıdır. Kuzeyinde Kaz Dağı yer alır.
Bu dağın en yüksek noktası Karataş Tepesidir
(1774 m). Dağlardan kaynaklanan akarsular doğrudan
Edremit Körfezine dökülür. Dağlar ormanlarla
kaplıdır. Ormanlarda meşe, çam, gürgen, ıhlamur
ve kestane ağaçları vardır.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünü
zeytindir. Ayrıca pancar, buğday, mısır, elma,
pamuk yetiştirilir. İlçedeki zeytin ağaçlarının yarısından
fazlası Vakıflar Genel Müdürlüğüne âittir.
Arıcılık çok gelişmiştir. Altınoluk bucağında
bulunan çinko-kurşun yatakları zaman zaman işletilmektedir.
Edremit’in yağı ve balı meşhûrdur.
Edremit için; “Bir sokağından bal, bir sokağından
yağ akar” sözü söylenmiştir.
İlçe merkezi, Kaz Dağının denize doğru yelpaze
gibi açılan bereketli yamaçları üzerine kurulmuş
şirin bir ilçedir. Eski çağlarda ismi İde veya
Ayda’dır. Edremit, Truva Savaşlarından önce kurulmuş
ve Lidya Kralı Krezüs bu şehri îmâr etmiştir.
Şehrin ismini “Andronya” (Adramis) olarak
koymuştur. 1336’da Orhan Gâzi zamânında Karesi
Beyliğinin Osmanlı Devletine katılmasıyle Osmanlı
topraklarına dâhil oldu.
Edremit’e 10 km uzaklıktaki Akçay, kumun en
ince ve deniz suyunun en tuzsuz olduğu bir bölgedir.
Sâhilden 100-150 m mesâfeye kadar deniz
sığ olup, derinliği insan boyunu geçmez. Senenin
en sıcak günlerinde dahi yayla serinliği vardır.
Akçay’m en önemli tarafı, deniz içinden fışkıran bir
çok arteyzen, buz gibi soğuk ve son derece tatlı suların
bulunmasıdır. Bu kaynakların etrâfı taşlarla
çevrilidir. Derindeki artezyenlerden içilebilir. Soğuk
suyun fışkırdığı böyle yerler, dünyâda çok
azdır. Adramittum, Astria ve Antudros harâbeleri
bu ilçe sınırlan içindedir. İl merkezine 86 km mesâfededir.
Erdek: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
26. 547 olup, 13.246’sı ilçe merkezinde, 13.301’i
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 22
köyü vardır. Yüzölçümü 400 km2 olup, nüfus yoğunluğu
66’dır.
İlçe toprakları alçak ve engebeli Kapıdağ Yarımadasında
yer alır. En yüksek noktası Kese Tepe
olup, 782 metredir. Eskiden bir ada olan Kapıdağ,
dar ve alçak bir kıstakla karayla birleşerek yanmada
hâlini almıştır. Yanmadanm Erdek ve Bandırma
Körfezi kıyılarında geniş tabiî kumsallar
vardır.
Ekonomisi tarım, balıkçılık ve turizme dayalıdır.
Başlıca tarım ürünleri buğday, zeytin ve
üzümdür. Ayrıca az miktarda arpa, mısır, susam,
bakla, tütün, elma yetiştirilir. Balıkçılık gelişmiş
olup, avlanan balıklar İstanbul’a gönderilir. Erdek
iç turizmin en işlek merkezlerindendir. İstanbul’a
yakınlığı turizmin gelişmesini hızlandırmıştır.
İlçe kıyıları turistik tesisler, yazlık siteler ve
dinlenme tesisleri ile doludur.
İlçe merkezi Kapıdağ Yanmadasının güneybatısında,
Erdek Körfezi kıyısında kurulmuştur. Yazın
önemli bir turizm merkezi hâline gelir ve nüfûsu birkaç
kat artar. Tabiî güzelliği ile Akdeniz’i aratmayan
bir sâhil şehridir. İl merkezine 115 km, Bandırma ilçesine
ise 19 km mesâfededir. Zelzele ve yangınlar
yüzünden bir çok kere harap vaziyete geldikten
sonra tekrar kurulan ilçenin çevresinde pek çok sayıda
târihî yerleşim olduğu bilinmektedir. Fakatbunların pek azı günümüze kadar ulaşabilmiştir.
Balkız (Belkız) harâbeleri, Konormos Limanı, Kocapınar
Antik Çeşme, Demirkapı Kale Örenleri,
Surlar ve Hırsız Kale eski eserlerden bâzdandır.
Gömeç: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
11.020 olup, 3567’si ilçe merkezinde, 7453 u köylerde
yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 8 köyü
vardır. Burhâniye ilçesine bağlı bir bucakken,
1987’de ilçe merkezi hâline getirildi.
îlçe toprakları genelde düz olup, Burhâniye
Ovasında yer alır. Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca
tarım ürünleri zeytin, pamuk ve tahıldır. Meyvecilik
gelişmiş olup, incir ve üzüm başlıca yetiştirilen
meyvalardır. İlçede küçük çapta zeytinyağı
ve sabun fabrikaları vardır. Turizm gelişmiş olup, sâhil
kesiminde tâtil siteleri ve turistik tesisler vardır.
İlçe merkezi Çanakkale-İzmir karayolu üzerinde
deniz kıyısına yakın bir yerde kurulmuştur.
İl merkezine 113 km mesâfededir.
Gönen: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
67.599 olup, 26.849’u ilçe merkezinde, 40.750’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 48,
Buğdaylı (Kavak) bucağına bağlı 6, Sarıköy bucağına
bağlı 19, Tütüncü (Ayvacık) bucağına bağlı
13 köyü vardır. Yüzölçümü 1152 km2 olup, nüfus
yoğunluğu 59’dur.
İlçe toprakları ovalıktır. Bu ovanın etrâfı alçak
tepelerle çevrilidir. İlçe sınırları dışında doğup,
topraklarını sulayan Gönen Çayı en önemli akarsuyudur.
Gönen Ovası; Sarıköy Vâdisi boyunca batıya uzanan Sarıköy Ovası, Kuzeydeki Tahir Ova
bölümlerinden meydana gelir.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri; buğday, arpa, mısır, ayçiçeği, fasulye,
bakla, pancar, tütün ve susamdır. Meyvecilik gelişmiş
olup, karpuz ve şeftalisi meşhurdur. Ayrıca
üzüm ve elma da yetiştirilir. Hayvancılık ilçe ekonomisinde
önemli yer tutar. En çok koyun ve sığır
beslenir. Tavukçuluk ve arıcılık oldukça yaygındır.
Ekonomide önemli yer tutan etkinliklerden biridir.
İlçe merkezindeki kaplıcalar, geniş konaklama ve
tedâvî tesişleri ile Türkiye çapında meşhurdur.
Marmara kıyısındaki Denizkent, yaz turizmi ba- *
kımındâi| önemli bir sayfiye yer|âir. Deniz kıyısında
ya2|ık evler ve siteler vardır. İlçe topraklarında
civâ yatakları mevcuttur. Un, yem, süt ve süt
ürünlerij salça başlıca sanâyi kuruluşlarıdır.
İlçe merkezi Gönen Ovasının ortasında ve
Gönen Çayının doğu kıyısında kurulmuştur. 1953
ve 1964’te büyük zelzele felâketi yaşamıştır. İl
merkezine 104 km mesâfededir. İlçe belediyesi
1884’te kurulmuştur.
Havran: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
25.711 olup, 8878’i ilçe merkezinde, 16.833’ü köylerde
yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 26 köyü
vardır. Yüzölçümü 559 km2 olup, nüfus yoğunluğu
46’dır.
İlçe toprakları kıyıdan içeri doğru daralarak
uzanan ova ile bu ovayı kuzey ve güneyden sınırlayan
dağlardan meydana gelir. Kuzeyinde Kaz
Dağı, güneyinde Madra Dağı yer alır. Ovayı sulayan
Havran Çayı ilçenin başlıca akarsuyudur. Dağlar
ormanlarla kaplıdır.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünü
zeytindir. Bunun dışında az miktarda mandalina,
pamuk, incir, pancar, tahıl, üzüm ve baklagiller
yetiştirilir. Hayvancılık ekonomide önemli yer
tutar. Arıcılık gelişmiştir. Bâzı köylerde işletilen
demir ocakları vardır.
İlçe merkezi, ovanın en alçak kesiminde, Havran
çayının batı kıyısında kurulmuştur. Balıkesir’i
Burhâniye üzerinden İzmir’e bağlıyan yol üzerindedir.
İl merkezine* 78 km mesâfededir. 1943 ve
1953’teki zelzeleler ilçede büyük zarâra sebeb olmuştur.
İlçe belediyesi 1930’da kurulmuştur.
İvrindi: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
37.181 olup, 5019’u ilçe merkezinde, 32.162’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 24,
Gökçeyazı (Ergama) bucağına bağlı 6, Kayapa
bucağına bağlı 8 ve Korucu bucağına bağlı 25 köyü
vardır. Yüzölçümü 751 km2 olup, nüfus yoğunluğu
50’dir.
İlçe toprakları genelde dağlıktır. Batısında
Kaz Dağı, güneybatısında Madra Çayı yer alır.
Dağlardan kaynaklanan suları, Madra Çayı toplar.
Kocaçay adıyla bilinen diğer bir akarsuyun Madra Dağının alçak kesimlerinde vâdisi genişliyerek
verimli İvrindi ovasını meydana getirir.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri buğday, arpa, mısır ve baklagillerdir. Ayrıca
az miktarda üzüm, elma, ayçiçeği ve susam yetiştirilir.
Hayvancılık ekonomide önemli yer tutar.
En çok koyun ve sığır beslenir. Arıcılık gelişmiştir.
Köylerde el dokumacılığı yapılır. İlçe topraklarında
bakır, taşkömürü, linyit, antimon ve kaolin
yatakları vardır.
İlçe merkezi, Madra Deresi Vâdisinde yer alır.
İlçe merkezine 37 km mesâfededir. İlçe belediyesi
1944’te kurulmuş ve aynı sene ilçe olmuştur.
Kepsut: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
30.138 olup, 5466’sı ilçe merkezinde 24.672’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 42,
Durak (Hamidiye) bucağına bağlı 19 köyü vardır.
Yüzölçümü 894 km2 olup, nüfus yoğunluğu 34’dür.
İlçe topraklarının büyük bölümü ovalıktır. Doğusunda
Alaçam Dağları yer alır. Balıkesir Ovasının
devâmı olan Kepsut Ovasını Simav Çftyı sular.
* Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri
pancar, buğday, arpa, mısır, baklagiller, ayçiçeği,
pamuktur. Meyvecilik gelişmiştir. Vişne ve
şeftâlisi meşhûrdur. İlçe topraklarında bulunan
kurşun, demir, manganez ve linyit çıkarılmaktadır.
İlçe merkezi Kepsut Çayının Simav Çayına
katıldığı bölgede kurulmuştur. Kepsut Çayı ilçenin
ortasından geçer. İl merkezine yakınlığı sebebiyle
fazla gelişmemiş bir yerleşim merkezidir. İlçe
belediyesi 1888’de kurulmuştur. İl merkezine 25
km mesâfededir.
Manyas: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
29.310 olup, 5648’i ilçe merkezinde, 23.662’si
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 27,
Danca bucağına bağlı 7 ve Şevketiye (Hacı Pagün)
bucağına bağlı 9 köyü vardır. Yüzölçümü 586 km2
olup, nüfus yoğunluğu 50’dir.
İlçe toprakları kuzeyden güneye doğru hafif
yükselen dalgalı düzlüklerden meydana gelir. Tektonik
çöküntü sonunda meydana gelen bir çukurun
sularla dolmasıyla meydana gelen Manyas Gölünün
güneyinde Manyas Ovası yer alır. İlçe topraklannı
sulayan Kocaçay Manyas Gölüne dökülür.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri pancar, buğday, ayçiçeği, mısır, baklagil
ve arpadır. Ayrıca az miktarda elma, üzüm ve susam
yetiştirilir. Hayvancılık ilçe ekonomisinde
önemli yer tutar. En çok koyun beslenir. Tavukçuluk
modem usûllerle yapılır. Manyas gölünde avlanan
kerevit ve sazanlar ihraç edilir.
İlçe merkezi, gölün güneyinde yer alan tepeler
ve etekleri üzerine kurulmuştur. 1953 ve 1964
zelzeleleri ilçede büyük hasarlar yapmıştır. İlçe ilk
olarak, 1877 (93 Harbi) Türk-Rus savaşında Türkiye’ye
göç eden Kırımlı 25 âile tarafından kurulmuştur. 16 sene sonra Kafkasya’dan 25 âile aynı
yere bilâhare Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan’dan
gelen göçmenler bu köye yerleşmiştir.
Bu köy ile Kayaca birleşerek Manyas ismini aldı
ve 1936’da ilçe olmuştur. Manyas Gölü dünyânın
sayılı güzel yerlerinden olup, “Kuş Cenneti” ismi
verilen göl kıyısındaki Millî Parkta 8600 çeşit kuş
yaşamaktadır. İl merkezine 80 km mesâfededir.
Marmara: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
9792 olup, 2355’i ilçe merkezinde 7437’si köylerde
yaşamaktadır. Merkeze bağlı 8 köyü vardır.
Yüzölçümü 117 km2 olup, nüfus yoğunluğu 83’tür.
İlçe toprakları bir ada olup, adanın orta kesimleri
dağlık, kuzey ve güneyi tepeliktir. En yüksek
noktası 699 m ile Büyükçayır tepesidir. Güneydoğusunda
tepeler arasında önemli tarım1 alanı
olan Topağaç Ovası yer alır.
Ekonomisi tanm ve mâdenciliğe dayanır. Başlıca
tarım ürünleri zeytin, üzüm, sebze ve meyvelerdir.
Adanın kuzey kesiminde mermer ocakları
vardır. Bu ocaklardan çıkarılan mermerler Marmara
grisi ve beyazı olarak bilinir. Marmara beyazı
Türkiye’de üretilen mermerlerin en kıymetlisidir.
Ayrıca adadaki dolamit yataklan da işletilmektedir.
İlçe merkezi, adanın güneybatı kesiminde yer
alır. Erdek ilçesine bağlı bir bucak iken, 19 Haziran
1987’de 3392 sayılı kânunla ilçe oldu. Adada
turizm günümüzde ekonomide önemli yer tutar.
Adada birçok otel, pansiyon, dinlenme tesisi ve
yazlık ev vardır. Adaya İstanbul’dan düzenli gemi
ve deniz otobüsü seferleri vardır.
Savaştepe: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
24.337 olup, 10.053’ü ilçe merkezinde, 14.284’ü
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 31,
Sarıbeyler bucağına bağlı 10 köyü vardır. Yüzölçümü
425 km2 olup, nüfus yoğunluğu 57’dir.
İlçe toprakları akarsu vâdileriyle parçalanmış
engebeli arâziden meydana gelir. Plato görünümündeki
bu arâzinin yüksekliği 100 metreyi geçmez.
İlçe topraklannı sulayan küçük dereler Simav
Çayına karışır.
Ekonomisi tanma dayalıdır. Başlıca tanm ürünleri
buğday, arpa ve baklagiller olup, aynca az miktarda
pancar, üzüm, tütün, pamuk, ayçiçeği ve susam
yetiştirilir. Hayvancılık ekonomide önemli yer tutar.
İlçe topraklannda civa ve perlit yatakları vardır.
İlçe merkezi, az eğimli bir tepe üzerinde kurulmuştur.
Eski adı Giresun olan ilçe, Kurtuluş
Savaşının önemli direnişlerinin geçtiği bir bölgede
yer alması yüzünden 1934’te ismi Savaştepe
olarak değiştirildi. İlçeden İzmir-Balıkesir demiryolu
geçer. İl merkezine 46 km mesâfededir. İlçe
belediyesi 1953’te kurulmuştur.
Sındırgı: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
52.004 olup, 9511’i ilçe merkezinde 42.493’ü köylerde
yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 43, Düventepe bucağına bağlı 15 ve Gölcük bucağına
bağlı 6 köyü vardır. Yüzölçümü 1433 km2 olup, nüfus
yoğunluğu 36’dır.
İlçe toprakları dağlıktır. Kuzey, kuzeydoğu
ve doğusunda Alaçam dağları, güneyinde Demirci-
Simav Dağları, batısında Gölcük Dağı yer alır.
İlçe merkezinin çevresinde yer alan ve fazla geniş
olmayan düzlükler Sındırgı Ovası olarak bilinir.
Dağlardan kaynaklanan suları, Simav Çayı toplar.
Simav Çayı üzerinde yapılan Çaygören Barajının
arkasında sun’i bir göl meydana gelmiştir.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri buğday, üzüm, arpa, susam, tütün, elma ve
pancar olup, ayrıca az miktarda ayçiçeği ve pamuk
yetiştirilir. Hayvancılık ekonomide önemli yer tutar.
Köylerde halı, kilim, seccade ve heybe dokumacılığı
yaygındır. İlçe topraklarında, kil, kaolin
ve perlit yatakları vardır.
İlçe merkezi Simav Çayının batı kıyısında,
eski Balıkesir-İzmir karayolu üzerinde kurulmuştur.
Eski ismi Kuruköy’dür. İl merkezine 60 km
uzaklıktadır. İlçe belediyesi 1884’te kurulmuştur.
Susurluk: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu
43.022 olup, 18.906’sı ilçe merkezinde, 24.116’sı
köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 29,
Göbel bucağına bağlı 7 ve Ömerköy bucağına
bağlı 10 köyü vardır.
İlçe toprakları fazla yüksek olmayan engebeli
arâziden meydana gelir. Doğusunda Çataldağ
yer alır. Dağlık bölgeler ormanlarla kaplıdır. İlçe
topraklarını sulayan Susurluk Çayı Vadisinde yer
alan düzlükler önemli tarım alanlarıdır.
Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım
ürünleri buğday, pancar, ayçiçeği, mısır, arpa, nohut
ve bakla olup, ayrıca az miktarda üzüm, susam,
elma, fasulye ve pamuk yetiştirilir. Hayvancılık
ekonomide önemli yer tutar. Şeker fabrikası en
önemli sanâyi kuruluşudur. İlçe topraklarında antimon
ve jips yatakları vardır.
İlçe merkezi Susurluk Çayı batı kıyısında hafif
eğimli bir alanda kurulmuştur. 1858fde Kırım ve
1877 Türk-Rus savaşları sonunda Kafkasya, Kırım
ve Balkanlardan gelen göçmenlerle büyümüş,
1829’da bucak ve 1926’da ilçe olmuştur. İl merkezine
39 km mesâfededir. İstaıibul-İzmir karayolu
ilçe merkezinden geçer. Balıkesir-İzmir demiryolu
ilçenin batısından geçer. İlçe belediyesi 1889’da
kurulmuştur.
Târihî Eserler ve Turistik Yerleri
Balıkesir târihî eseri, kaplıcaları ve deniz kenarındaki
dinlenme ve kamp tesisleri yönünden çok
zengindir. Marmara ve Ege denizinde sâhili bulunan
Balıkesir, Türkiye’nin en gelişmiş ve seçkin bir
turizm bölgesidir.
Yıldırım Câmii ve Külliyesi: Balıkesir’in en
eski Osmanlı eseridir. 1388’de Yıldırım Bâyezîd tarafından
yaptırılmıştır. Câmi, medrese ve imâretten
meydana gelen külliye büyük bir avlu içindedir.
1818 ve 1897 senelerinde tâmir görmüştür.
Medrese 12 odalıdır.
Zağanos Paşa Câmii ve Külliyesi: Fâtih Sultan
Mehmed Hanın vezirlerinden Zağanos Paşa
1461’de yaptırmıştır. Câmi, türbe ve hamamdan
meydana gelen külliyeden sâdece hamam, ilk hâliyle
günümüze kadar gelmiştir. 1897 depreminde
yıkılan câmi ve türbe, 1908fde yeniden yaptırılmıştır.
Câminin mihrabı son dönem Türk sanatının
bütün özelliklerini taşımaktadır.
Yeşilli Câmii (Hisariçi Câmii): Kimin tarafından
yaptırıldığı bilinmeyen câmi, 1786’da Külahçızâde
Hacı Mustafa Efendi tarafından tâmir ettirilmiştir.
Eski Kuyumcular Mahallesindedir.
İbrâhim Bey Câmii (Hacı Ârif Ağa Câmii):
1465’te Zağanos Paşanın oğlu Mehmed Çelebi tarafından
yaptırılmıştır. Daha sonra yıkılan câmi, İbrâhim
Bey tarafından yeniden yapılmış ve 1899fda Hacı
Ârif Ağa tâmir ettirmiştir. Minâresi üç şerefelidir.
Namazgâh: Karesi Beyliği döneminde, 1433
senesinde yapılmıştır. Yıkık durumdadır.
Hamidiye Câmii: Ayvalık’ta Sultan İkinci
Abdülhamîd Han tarafından yaptırılmıştır. Ayvalık’ta
OsmanlIlardan kalma tek eserdir.
Ulu Câmi: Edincik’te,1382’de Abdullah Efendi
tarafından yaptırılmıştır.
Kurşunlu Câmi: Edremit’te olup, tanınmış
ulemâdan Yûsuf bin Habib için 15. asırda yaptırılmıştır.
Câminin bir medresenin olduğu bilinmekle
berâber, günümüze ulaşmamıştır.
Eşref Rûmi Câmii: Edremit’tedir. Osmanlı
mîmârîsinin son devir özelliklerini yansıtan câmi
yabancı mîmârlar tarafından yapılmıştır.
Hüdâvendigâr Câmii: Sultan Birinci Murâd
Han devrinde yaptırılmıştır. İlk dönem Osmanlı mîmârî
özelliklerini taşır.
Hacı Ahmed Câmii: Burhaniye’de olup, buranın
tek câmisidir. Kare plânlı câminin duvarlarında
granit kullanılmıştır.
Karesi Bey Türbesi: Karesioğullarmdan Karesi
Bey ile beş oğlu bu türbede bulunmaktadır.
Türbenin aslı Osmanlı Devleti zamâmnda Ampir
üslûbunda yapılmıştır.
Paşa Sultan Türbesi: Hacı İl Bey ilkokulunun
yanındadır. 147l ’de yapılmıştır. İçinde iki lahit
olup, biri Paşa Sultan’a âittir.
Kız Dede Türbesi: Edincik’in Hisar Mahallesinde
olup, 1413’te yaptırılmıştır. Veli Bey bin
Hacı Yâkûb’un oğlu gömülüdür.
Ali Şuûrî Medresesi: Sahnihisar Mahallesindedir.
1862’de Ali Şuûrî tarafından yaptırılmıştır.
1897 depreminde yıkıldı ise de 1906’da Kâdı Abdülhalîm
tarafından tekrar inşâ ettirilmiştir. Günümüzde
ilkokul olarak kullanılmaktadır.Taşpmar Hamamı: 1401’de Subaşı Eyne Bey
tarafından yaptırılmıştır. Günümüzde mağaza olarak
kullanılmaktadır.
Saat Kulesi: 1827’de Balıkesir Sancak beyi
Giridizâde Mehmed Paşa tarafından Galata Kulesinin
benzeri olarak yaptırılmıştır. 1897 depreminde
yıkılmış ise de Mutasarrıf Ömer Ali Bey yeniden
yaptırmıştır.
Mesire yerleri: Balıkesir doğal güzellikleri açısından
oldukça zengin bir ildir. Çevresindeki dinlenme
yerlerinin turistik önemi büyüktür. Kuş Cenneti
ulusal Parkı milletlerarası bir üne sâhiptir. Çamlık:
İzmir-Çanakkale karayolu üzerinde bir orman içi
dinlenme yeridir. Değirmenboğazı: İl merkezine
10 km uzaklıkta orman içi dinlenme yeridir. KertilÇamurlu:
Sındırgı ilçesi yakınlarında orman içi
dinlenme yeri olup, eski Balıkesir-îzmir karayolu
üzerindedir. Çağış: Balıkesir-îzmir karayolu üzerinde
orman içi dinlenme yeridir. Sütüven: İzmirÇanakkale
karayolu üzerinde bir orman içi dinlenme
yeri olup, Edremit’e 20 km uzaklıktadır.
Kuş Cenneti Millî Parkı: Balıkesir-Bandırma
karayolu üzerindedir. Manyas Gölü kıyısında kurulu
olan Millî Park, 667 dekarlık bir alanı kaplamaktadır.
Bandırma’ya 18 kilometredir. Her sene
göç sırasında 239 türden 2-3 milyon kuş uğramaktadır.
Park içinde bir kuş müzesi de vardır.
Gönen Mozaik Müzesi: Gönen kaplıcaları
sitesindedir. Türkiye’nin en sağlam mozaikleri buradadır.
M.S. 5. asra âit mozaikler vardır.
Kaplıcaları: Balıkesir ilinin hemen her tarafından
insan sağlığı için faydalı sıcak sular kaynamaktadır.
Pamukçu-Bengi Kaplıcası: Balıkesir’e 20
km uzaklıktadır. Kaplıca suları içme kürleri ile
mide ve şeker hastalığına iyi gelmekte, banyolardan
ise romatizma ve damar sertliğinde faydalı
sonuçlar alınmaktadır.Balya Dağ Kaplıcası: Balya ilçesi Ilıca bucağındadır.
Banyo kürleri, romatizma ve deri hastalıklarına
faydalıdır.
Hisarköy (Asarköy) Kaplıcası: Bigadiç ilçesine
bağlı Hisarköy’dedir. Kaplıcanın sulan banyo
ve içme şeklinde kullanılmaktadır. Kükürtlü
ve çelikli suları romatizma, deri ve kadın hastalıklarında;
acısu ve karbonlu su ise mîde, barsak
hastalıklarıyla hazımsızlıkta kullanılır.
Derman (Bostancı) Kaplıcası: Edremit’e 3
km uzaklıktadır. Banyo uygulamaları romatizma,
eklem, sinir, damar hastalıkları, gut, böbrek hastalıkları
ve kadın hastalıklarına faydalıdır.
Güre Kaplıcası: İzmir-Çanakkale karayolu
üzerindedir. Banyoları romatizma, kadın ve cilt
hastalıklarına iyi gelmektedir.
Gönen Kaplıcası: Gönen ilçesindedir. Kaplıcanın
bulunduğu 600 metrekarelik alanda çeşitli
kaynaklar vardır. Kaplıcaların 200 m uzağında
bir kayanın altından fışkıran ekşi su, siroz dâhil bir
çok hastalığa şifâdır. Radyoaktivitesi yüksek olan
bu ekşi su, hormonları kuvvetlendirdiği ve vücud
dinamizmini arttırdığı, laboratuar tecrübesi ile sâbittir.
Bu su, böbrek ve idrar yolları rahatsızlığına,
karaciğer hastalıklarına, barsak tembelliği ve her
çeşit parazitlere karşı iyi gelmektedir. Gönen kaplıcalarının
en meşhuru Gönen’e 13 km uzaklıkta
hormonal kısırlıklara şifâlı gelen dağ ılıcasıdır.
68°C’deki kaplıca suları içinde sodyum, kalsiyum,
sülfat, bikarbonat, fosfor, radon ve karbondioksit
bulunur. Gönen kaplıcaları; kadın hastalıkları,
ameliyat sonrası ve kazadan sonra görülen eklem
sertlikleri, romatizma ve kireçlenme, karaciğer
ve safrakesesi rahatsızlıkları, zihnî yorgunluk, çocuklarda
gelişme bozuklukları ve gastroentistenal
rahatsızlıklara iyi gelir.
Emendere (Ilıcaköy) Kaplıcası: Sındırgı ilçesine
7,5 km uzaklıktadır. Radyoaktivitesi yüksek
olup, banyoları ağrılı hastalıklara, romatizma,
uyuz, çıban ve deri hastalıklarına iyi gelir.
Hisaralan Kaplıcası: Sındırgı ilçesine 18 km
uzaklıktadır. Banyoları romatizma, deri, mîde, damar
ve kadın hastalıklarına faydalıdır.
Kepekler Kaplıcası: Susurluk-Bandırma karayolu
üzerindedir. Banyoları romatizma, siyatik
ve sinir hastalıklarına faydalıdır. Kaplıca ayrıca
milletlerarası literatürde moor denilen iyi ve yararlı
bir çamura sâhiptir. Çamur banyoları romatizma,
sinir hastalıkları, çocuk felçleri ve kadın hastalıklarında
faydalıdır.
Hisar Kaplıcası,. Hozluca Kaplıcası, Karaağaç
(Uyuz) Kaplıcası, Dutluca Köyü (Ekşisu) İçmesi,
Pelitköyü (Zeytinpınarı) İçmesi, Suçıktı
(Acıcasu), Sarısu Kaplıcası, Kösemdede Kaplıcası,
Güre Kaplıcası, Zeytinliada Kaplıcası, Ekşidere
Kaplıcası, Manyas Kum Kaplıcası YıldızKaplıcası, Gökçedere Kaplıcası, Ömer Köy Kaplıcası,
Dağ Kaplıcası ve Acıcasu Mâdensuyu, il sınırları
içinde kalan diğer kaplıcalardır.
Deniz kenarındaki dinlenme yerleri: Ayvalık,
Sarımsaklı, Altınkum, Çamlık, Ali Bey Adası,
Burhâniye, Ören, Edremit, Akçay, Göl Pınar,
Altınoluk, Erdek, Çuğra, Zeytinliada, Bandırma,
Livatya, Gönen, Karakum, Taraca, Marmara Adası,
Avşa Adası, Paşa Limanı, Ekinlik Adası ve Çınarlı
Köyü deniz kıyısı dinlenme merkezleridir.
BALIKESİR
28
Eki