ÇAM (Pinus); Alm. Kiefer (f) Föhre (f), Fr. Pin
(m) sapin (m), İng. Pine. Familyası: Çamgiller
(Pinaceae). Türkiye’de yetiştiği yerler: Hemen
hemen her bölgede.
Çok muhtelif yüksekliklerde yetişen 10-20 m
yüksekliğinde, kışın yapraklarını dökmeyen, genellikle
ormanlar teşkil eden iğne yapraklı ağaçlar.
Açık tohumlu bitkilerin kozalaklılar smıfmdandır.
Çamların 90 kadar türü vardır. Genellikle Kuzey
Yarım Kürenin mûtedil bölgelerinde geniş bir yayılma
alanı gösterir. Tropik bölgelerin yüksek
dağlarına kadar çok geniş bir yayılma alanı gösterdiklerinden,
çok çeşitlilik gösterirler. Çam türlerinin
kurak yetişme yerlerinde de yetişmelerinin
ve kurak toprakların ağacı olmalarının sebebi, iğne
yapraklarının sert ve kalın epidermis tabakasından
meydana gelmesi, uzun kök sistemleri ile
derin toprak katlarının neminden faydalanmalarıdır.
Çamların toprak yönünden istekleri azdır.
Onun için diğer ağaçların yetişmediği topraklarda
kolaylıkla yetişebilirler. Fakat kurak, kumlu, çakıllı
topraklarda yetişen pekçok çam türleri olduğu gibi,
asitli topraklarda ve hattâ bataklıklarda yetişenler
de vardır.
Çamın gövdesi dik, silindirik ve üst taraftan
dallıdır. Kabuk esmer renkli ve pulludur. Dallanma
tarzı uzun ve kısa sürgün olarak 2 çeşit sürgün
meydana getirmekle karakteristiktir. Kabuk ve
odun kısmında reçine bulunur. Yapraklar iğnemsi,
uzun veya kısa, sert ve koyu yeşil renklidir. İkişer
ikişer gruplar teşkil ederler ve kısa sürgünlerin
ucunda bulunurlar. Ömürleri 5-9 yıldır. Ancak
dünyânın en yüksek ağaçlarından biri de yine biçam türü (P.aristata) olup yaklaşık 4000 yaşındadır.
Erkek çiçekler sürgünlerin tepelerine yakın
kısımlarında meydana gelirler. Çiçek tozları sarı
renklidir. Dişi çiçekler kozalak adı verilen çiçek
durumları yaparlar. Kozalakta kanatlı tohumlar
bulunur.
Memleketimizde beş çam türü tabiî olarak bulunmaktadır:
Kızıl çam (Pinus brutia), Halepçamı
(P.halepensis), kara çam (P.nigra), fıstık çamı (P.pinea),
sarı çam (P.silvestris).
Kızıl çam (P.brutia): Yayılma alanı yalnız
Güney İtalya, Balkan Yarımadası, Batı ve Güney
Anadolu kıyı bölgeleridir. Toroslarda geniş ormanlar
meydana getirirler. Genç fidan ve sürgünleri
kırmızı renktedir. İğne yaprakları donuk, ince,
sert ve uzundur. Kozalakları çok kısa saplı, dalda
karşılıklı ve çoğunlukla ikisi bir arada bulunur.
Memleketimizde terementi veya ham reçine istihsali,
diğer türlerde de bulunmakla berâber, daha
elverişli ve randımanlı olmasıyla kızıl çamdan
elde edilir.
Halep çamı (P.halepensis): Akdeniz çevresi
memleketlerinde, kıyı bölgelerinde, özellikle kumsal
yerlerde yetişir. Zeytin ağaçları gibi mûtedil bir
iklim ister, Halep çamında iğne yapraklar kızılçamınkine
göre daha kısa, daha ince, daha yumuşak
ve açık renklidir. Kozalakları uzun saplı olduğundan
aşağı sarkar. Genç sürgünleri de kırmızı değil,
açık sarı renklidir.
Kara çam (P.nigra): İspanya’dan îtibâren bütün
Akdeniz çevresi memleketlerinde tabiî olarak
yetişen bu çam türünün, doğu sınırı Anadolu’dur.
Kuzey Anadolu ormanlarında sarı çamın alt basa-mağında 800-1300 metreler arasında yetişir. Güney
Anadolu’da ise kızılçam ormanlarının üstünde,
sedir ormanlarının altında yer alır. Gövde ve
dalları koyu esmerdir. İğne yaprakları sarı çamınkinden
uzun, koyu yeşil, sert ve batıcıdır. Kozalakları
da sarı çamınkinden daha uzun ve daha
kalındır.
Fıstık çamı (P.pinea): Bu çam türü, şemsiyeye
benzer bir büyüme gösterir. Bu tür de Akdeniz
çevresi memleketlerinde yetişir. Memleketimizde
Antalya Aksu Irmağı-Manavgat arası ve Bergama
Kozak nâhiyesinde topluluklar meydana getirir.
Diğer sâhil bölgelerinde münferit ağaçlar hâlindedir.
Vatanı muhtemelen Doğu Akdeniz çevresidir.
Kozalakları ikişer ikişer ve karşılıklı olarak daldan
çıkar. Kozalaklardan elde edilen oldukça büyük
tohumlarına “çamfıstığı” denir. Besin olarak
kullanılır. Bol miktarda yağ taşır. Ortalama olarak
bir ağaçtan 120 kg kozalak ve bundan da 6-8 kg temiz
iç fıstık elde edilir.
Sarı çam (P.silvestris): Avrupa’da ve Sibirya’da
geniş bir yayılma alanı olan sarıçamın, Türkiye’de
Türk-Rus sınırından îtibâren batıya doğru
uzanan ve 38. enlem dâiresi dolaylarına kadar
inen bir yayılma alanı vardır. Bu bölgelerde dağların
yüksek yerlerinde ağaç sınırı 1800-2000 metreye
kadar çıkabilen çam türüdür. Kozalakları saplı
olduğundan aşağı doğru sarkar. Sürgünleri açık
sarı, iğne yaprakları açık yeşil renkte, kıvrıktır.
Tomurcukları reçinesizdir. Gövdelerinden, yaralanması
suretiyle reçine elde edilir.
Kullanılan kısımları ve kullanılışı: Çam
türlerinin gövdelerinin yaralanması sûretiyle elde
edilen ham reçine, terementi veya çamsakızı
olarak da bilinir. Bu madde çok eskiden beri bilinmekte
ve çeşitli yerlerde kullanılmaktadır. Târihî
belgelere göre en eski reçine istihsal bölgesi
Akdeniz çevresi memleketleridir. Eskiden olduğu
gibi bugün de reçine ihtivâ eden çıra, bir aydınlatma
ve tutuşturma aracı olarak kullanılmaktadır.
Eski Mısır’da reçine, mâcun veya yapıştırıcı
madde olarak kullanılmıştır. Özellikle Halepçamından
elde ettikleri reçineleri, yüzyıllarca dayanan
mumyaların reçinelenmesinde, verniklerin
yapılmasında kullanmışlardır. Eski Yunanlılar ve
Romalılar dezenfektan özelliğinden dolayı, özellikle
lâdin ve köknar reçinelerini bâzı şifâlı ilâçların
yapımında kullanmışlardır.
Bir ağacın terementi verimi yaşına, istihsal
metoduna, mevsimine ve ağacın yetiştiği mıntıkanın
iklimine sıkı sıkıya bağlıdır. Anadolu’daki
çam türlerinin gövde odununda tesbit edilen ham
terementi miktarları şöyledir:
Kızıl çam % 7.32, fıstık çamı % 7.75, kara çam
% 4.7, sarı çam % 6.8.Ham reçine uzun süre hava ile temas ettiği
takdirde, içindeki terementi esansı uçar ve yerine
şeffaf, sert, kahve renginde kolofan maddesi
kalır. Aynı zamanda ham reçineden su buharı
destilasyonu sonucunda % 10-30 terementi esansı
ve % 70-90 kadar da kolofan elde edilir. Ham
reçineyi meydana getiren her iki madde de çeşitli
yerlerde kullanılır. Kehribar; çam ve lâdin türleri
reçinelerinin fosilleşmesinden meydana gelir.
Terementiden elde edilen terementi esansı
(halk arasında neft yağı), âdi ısı derecelerinde akıcı
ve uçucu bir yağdır. Bu yağ çeşitli endüstri
alanlarında, çoğunlukla yağlı boya ve vernik endüstrisinde,
ayakkabı boya ve cilâları, parke cilâları
yapımında kullanılır. Parfümeride, pomad ve
merhemlerin, böcek öldürücü ilaçların yapımında
da kullanılır.
Kolofanın da çok geniş kullanma yeri vardır.
Sabun ve sabun tozları yapımında, vernik endüstrisinde,
kâğıt yapımında, kibrit yapımında, dezenfektan
yapımında, kabloların izole edilmesinde,
matbaa boyaları, makina ve araba yağları îmâlinde
vs. kullanılır.
Kızılçam, sarıçam ve diğer çam türlerinin
odun kabukları, tanen ihtivâ ettiklerinden deri endüstrisinde
kullanılır.
Sarıçamın kurutulmuş tomurcuklarından tıpta
istifade edilir. Bileşiminde uçucu yağ, acı maddeler,
heterozitler vardır. İdrar ve balgam söktürücü
olarak kullanılır.
ÇAM (Pinus)
03
Kas