ŞİNASİ, Avrupai Türk edebiyatının en tanınan şair ve
yazan. 1826 yılında İstanbul’da doğdu. Asıl adı “İbra
him Şinasi”dir. Babası topçu yüzbaşı Bolulu Mehmed
Ağa’dır. İlk tahsilini mahalle mektebinde tamamladıktan
sonra Tophane müşiriyeti kaleminde maliye
memuru oldu. Bu memuriyeti esnasında devrin kültür
adamlanyla tanışarak, kuvvetli bir dil, kitabet bilgisi ve
edebî kültür edindi. İbrahim Efehdi denilen bir zattan
şark ilimlerini öğrendi. Kısa zamanda düzgün manzumeler
söyliyecek kadar edebiyata vakıf oldu. Tophane,
yan Avrupai bir müessese olarak kurulmuştu. Burada
Fransız mütehassıslar bulunduğu gibi Fransızca bilen
Türkler de vardı.
Bunlardan M.Chateauneuf isimli bir Fransız zabiti
(sonradan müslüman olarak, Reşad Bey adını alan bir
zat) Şinasi’ye Fransızca öğretmeğe başladı. Böylece, dil
ve kültür merakı, şark ilimleri yanında Batı’ya da çevrilen
Şinasi’nin Tophâne kalemindeki mevki ve itiban
gün geçtikçe yükselir oldu.
Şinasi, 24-26 yaşlannda iken Fransızcasını ilerletmek
ve okumak için Tophane Müşiri Fethi Paşa ve
Mustafa Reşit Paşa’nın delâleti ve Sultan Abdülmecid
Hân’dan alınan irade ile 1849’da Paris’e gitti. Burada
hem Fransızcasını ilerletti, hem de maliyecilik mevzuunda
çalışarak, bir müddet de Fransız Maliye
Nazırlığı’nda tatbikat gördü. Bu arada ünlü Fransız
şairi Lamartine ile dostluk kurarak sohbetlerine katıldı.
1854’de İstanbul’a döndü. Bir müddet, yine
Tophane’de çalıştı. Sonra Meclis-i Maarif azalığma getirildi.
Reşid Paşa’nın sadaretten düşmesiyle yerine geçen
Âli Paşa tarafından azledildiyse de, tekrar Reşid Paşa’
nın göreve gelmesiyle, eski vazifesine iade ediMi.
Şinasi’nin en çok heveslendiği iş, Türkiye’de ilk
hususî gazeteyi çıkarmaktı. Gayesi burada, halka halk
diliyle hitap etmek, onlara garbın yeniliklerini ve yeni
fikirlerini anlatmaya çalışmaktı. Şinasi’den büyük teş
vik gören Âgâh Efendi Mukaddime isimli ilk başyazısı
Sinasi tarafından yazılan Tercüman-ı Ahvâl gazetesini
1860 yılında çıkardı. Bu gazetenin neşredilmesiyle yeni
Türk edebiyatının gelişme ve yayılmasında büyük
vazife gören hususî Türk Gazeteciliği ve Avrupai Türk
Edebiyatı başlamış oldu. Yeni edebiyatın tefrika ve
kitap halinde neşrolunan ilk tiyatro eseri “Şair
Evlenmesi”ni 1860’da Tercüman-ı Ahvâl’de tefrika etti.
Başlangıçta büyük heveslerle çalıştığı bu gazeteden 6 ay
sonra aynldı. 28 Haziran 1862’de kendi adına çıkardığı
gazeteyi Tasvir-i Efkâr adıyla yayın hayatına soktu.
Şinasi’nin bu faaliyetleri etrafına topladığı gençlere
Avrupai siyasî fikirleri ve batı kültürünün propagandası
şekline dönüştüğü gibi, kendisi de AvrupalIlar tarafından
desteklenen ihtilâlci Yeni Osmanlılar Cemiyeti’nin
(Jîkz. Jön Türkler) reisi sayılacak kadar, bu cemiyetin
siyasî fikirleri üzerinde tesirli oldu. Bu ve başla sebeplerle
Meclis-i Maarif azalığından ikinci defa azledildi.
Tasvir-i Efkâr’ı Namık Kemâl’e bırakarak Paris’e kaçtı
(1865).
Şinasi, ikinci Paris ikâmetinde Prens Fazıl Mustafa
Paşa’nın yardımı ile geçinmiştir. Şinasi’nin Paris’de kaldığı
bu ikinci devrede vaktini büyük bir Türk lügâtı
hazırlamakla geçirdiği biliniyor. 1869’dan sonra gazete
faaliyetleriyle ilgilenmeyerek matbaa işleriyle uğraşU.
“Müntehebât-ı Eş’ar” ve “Durub-ı Emsâl-i Osmaniyye”
eserlerinin ikinci baskısını yaptı. Eşinden ayrılarak çocuğuyla yalnız kalmanın hüznü onu hastalandırdı.
Sözlük çalışmasını tamamlamak için çok çalıştı,
tamamlayamadan ensesindeki ur yüzünden 12 Eylül
1871’de öldü.
Fransız Edebiyatının, edebiyatımıza tesiri Tanzimat
döneminde Şinasi ile başlamıştır. Bu tesir önce
manzum tercüme şeklinde olmuş, daha sonra şiirlerde
kendini göstermiştir. Şinasi hayallerindeki renksizlik,
san’at gücünün yetersizliği yüzünden pek başanlı olamamış
orta seviyede bir şair olarak tanınmıştır. Şiirlerini
“Müntehebât-ı Eş’âr” adıyla yayınlamıştır. 5 kaside
yazmıştır. Bunlar kendisini daima koruyan ve kollayan
meşhur Mustafa Reşit Paşa’ya yazılmıştır. Kasidelerinde
övgüde ölçülü davranmış ve gerçek özelliklere
bağlı kalmışür. Adalet, hak, hukuk, kanun ve medeniyet
gibi sosyal kavramları şiirlerinde kullanmışür. Şiirlerini
yavanlıktan kurtaran sosyal muhtevadır. Şiirlerinde
basit vt açık bir üslup kullanmıştır. Lirizm akımına
uygun tarzda gazeller de yazmıştır. Yine şiir alanında
Fransızca’dan yaptığı manzum tercümeler ve “La
Fonten’in” fabl tarzı yazdığı manzum hikâyeler vardır.
Şinasi şiiri san’at yapmak için değil, şiir yoluyla Avrupai
görüşlerini ve siyasî fikirlerini topluma açıklamak amacıyla
yazmışür. Onun için şiir gaye değil, vasıtadır. Bu
sebeple dili de sadedir. Şiir alanındaki diğer yenilikleri
de; konuşma dilini şiire sokması, kafiye düzeninde deği
şiklikler yaparak 4’lüklerle ve hece vezniyle şiirler yazması
ve şiirin konusunu mücerretten, müşahhasa yönlendirmesidir.
Şinasi’nin nesri, nazmından üstün ve bu alanda
başanlıdır. Eserlerinde dile aşın önem vermiş, uzun
san’atlı ve anlaşılması zor nesir cümlesi yerine, kısa,
açık ve düşünce yönünden kuvvetli cümleyi getirmiş ve
uygulamıştır. Nesirlerinin en başanlı örnekleri makaleleriyle,
tiyatrosudur. Tiyatrolannda Türkçe’de ilk defa
noktalama işaretlerini kullanmıştır.
Şinasi’nin belirgin yönleri gazetecilik ve tiyatroculu
ğudur. Gazeteyi topluma bilgi vererek onu aydınlatan
bir vasıta olarak telâkki ediyordu. Tiyatro türü de edebiy
atı miza tanzimatla birlikte girmiştir. İlk tiyatro örne
ğini 1859 yılında “Şair Evlenmesi” ismiyle Avrupa
zevkinin tesiri altında vermiştir. Eser sosyal bir hiciv
karakterindedir. Olay yerli ve realisttir.
Kısaca Şinasi, yaşadığı cemiyetin inanç, yaşayış, kültür
ve geleneklerini kökünden olmasa bile değiştirerek
batının yaşayış, kültür ve geleneklerine uydurmak için
sanatı ideolojisi uğruna kullanmışür. Bu yönüyle Şinasi
şüpheci, kararsız ve batı hayranlığı kompleksine kapılmıştır.
Dine saygılı görünmekle birlikte, müdafaa ettiği
fikir ve yeniliklerin aşırılığı, hatta dinî yaşayış ve
hükümlere ters düşmesi yüzünden tepkiyle karşılanmış
tır. Siyasî ve ideolojik faaliyetleri ile Osrnanlı Devleti’
nin yıkılışında ağır mesuliyet sahibi olanlardandır.
Eserleri: 1-Tercüme-i Manzume: Fransızca’dan tercüme
ettiği şiir kitabı. 2- Müntehebât-ı Eş’ar: Şiirlerinden
beğenerek bir araya getirdikleri, 3- Şair Evlenmesi:
1 perdelik komedi türündeki tiyatro eseri. 4- Durub-ı
Emsâl-i Osmaniyye: Türk atasözleri ve deyimlerinin
derlenmesi. 5- Müntehabât-ı Tasvir-i Efkâr I: Makalelelirini
içine alır. 6- Müntehabat-ı Tasvir-i Efkâr II: Şinasi’
nin tenkid anlayışı, edebî tartışmalan. 7- Müntehebât-ı
Tasfir-i Efkâr III: Tasvir-i Efkâr gazetesinde çıkan bir
takım edebî eserleri. 8- Makaleler: Şinasi’nin Tercüman-ı
Ahval ve Tasvir-i Efkâr’da çıkan makalelerinin bir kısmı,
rinin bir kısmı.
ŞİNASİ
17
Tem