en sık rastlanan
kansızlık tipi. Demir kaybının yüksek ve
demir depolarının tükenmiş olduğu durumlarda
(örn. hızlı büyüme dönemleri, gebelik,
âdet kanaması ve kronik kan kaybına
yol açan öbür nedenlere bağlı olarak) ya da
besinlerle alman demir miktarının ve vücutta
demir emiliminin yetersizliğinde (örn.
ileri derecede açlık, bağırsak asalaklan,
tahılca zengin, proteince fakir beslenme,
midenin bir bölümünün ya da tümünün
ameliyatla alınması) ortaya çıkabilir.
ABD’de küçük çocuklann yaklaşık yüzde
20’sinde, 15-45 yaş arasındaki kadmlann yüzde
5-10’unda demir eksikliği kansızlığı bulunduğu
sanılmaktadır. Türkiye’de ise, kırsal
kesimde 15-45 yaş arasındaki gebe kadmlann
yüzde 40-68’inde, aynı yaş grubunda
gebe olmayan kadmlann yüzde 10-40’mda,
0-5 yaş grubundan çocukların yüzde
50’sinde, 5 yaşın üstündeki erkek çocuklann
yüzde 25’inde, kız çocukların yüzde
28’inde demir eksikliği kansızlığı saptanmıştır.
Bu kansızlığın başlıca belirtileri halsizlik,
yorgunluk, bazen deride solukluk, solunum
darlığı, kol ve bacaklann soğuması,
iştahın zaman zaman azalıp çoğalması, dilde
kızanklık ve yanma, saç dökülmesi, tırnaklann
kolayca kınlması ve derinin kurumasıdır.
İlerlemiş olgularda alyuvarlar küçük ve
soluk renkli, hemoglobin oranı da düşüktür;
vücudun demir depoları tükenmiş, kan
plazmasındaki serbest demir azalmış, plazmanın
demiri bağlama kapasitesi ve bağırsaklann
alman besinlerdeki demiri emme
yeteneği artmıştır. Tedavi hastaya demir verilmesine dayanır ve genellikle hızla iyileşme
görülür.
demir eksikliği kansızlığı,
20
Tem