Özellikle çok güneş gören iklimlerde sık rastlanan ve ısı çarpması ismi de verilen tehlikeli bir durum. Sıcak hava
akımı karşısında kalma, sıcak fabrikada çalışma, güneş ışığı altında sportif ve askeri faaliyetlerden sonra sık
görülür.
Güneş çarpması durumunda, vücudun ısıyı ayarlama mekanizması birden bozulur ve durur. Vücuttan belirgin su ve tuz kaybı sözkonusu değildir. Güneş çarpmasının, ısı bitkinliği adı verilen bir durumdan ayırt edilmesi gerekir. Isı bitkinliği, sıcak havada dışarıda dolaşanlarda veya ağır iş görenlerde görülür.
Vücuttan aşırı tuz kaybı söz konusudur. Hastanın giderek iştihasmı kaybettiği ve halsizliği görülür, cildi beyazlar
ve aşırı terleme dolayısıyle oldukça nemlidir. Nabız yüz civarındadır, şuur açıktır. Bu ısı bitkinliğinin hayati
tehlikesi yoktur. Hasta serin bir yerde istirahat ettirilir. Bol miktarda soğuk su içirilir. Gıdalarını muntazam
devamlı ve bol tuzlu olarak alması sağlanır. Bol tuzlu ayran verilir. Hayati önem arzeden Güneş Çarpması
durumunda, hastanın ateşi 40-41°C kadar yükselir. Hasta halsiz, sersemlemiş veya deli-dolu bir halde olabilir.
Genellikle bir uyarıcı belirtisi olmadan şuur kaybolur,cildi çok kurudur. Koltuk altında bile terleme
olmaz. Deri kırmızı ve canlı bir görünüm arzeder. Tansiyon normal, nabız dolgun ve süratlidir.
Güneş çarpması durumunda kısa sürede tedbir alınmazsa ve tedavi geciktirilirse hasta kaybedilir. Güneş çarpması düşünülüyorsa, hasta derhal soğuk su veya buzlu su banyosuna sokulur. Banyo yoksa, vücuda buz torbaları konulur veya devamlı soğuk su dökülür. Hastanın şuuru açıksa bol miktarda soğuk su içirilir. Bu tedbirler vaktinde alınırsa, vücudun ısı mekanizması çalışmaya başlar ve durum giderek düzelir. Ortaya çıkan diğer sistemk belirtiler de tedavi edilir. Güneş çarpmasından korunmak için, açık renkli pamuklu elbiseler tercih edilmeli, mümkün olduğuncagölgeliklerde çalışmalı, su-tuz ihtiyacını ihmal etmemelidir.