Alm. Schiesskunst (m), Fr. Tir, İng. Shooting. Bir mermiyi veya oku bir silah aracılığıyla mümkün olduğu ölçüde hedefe ulaştırmayı gâye edinen bir hüner yarışması. Çok çeşitli silahlarla (karabina, tabanca, yay) yapılır. Hedefler sâbit veya hareketli olabilir. İyi bir atıcı olmak için gözlerin keskin ve kendine hâkim olunması gerekir. Bâzı bölgelerde, atıcılık yarışmaları gelenek hâlinde muhâfaza edilmiştir. Meselâ, İsviçre’nin bâzı kantonlarında okçular, mahallî bayramlarda boy ölçüşürler. Kuzey ülkelerinde zıpkın atışları, meraklıların pek değer verdiği bir yarışma olarak sürüp gitmektedir. Tabanca ve tüfekle yapılan atıcılık sporu, hedefe atış ve av silahlarıyla atış şeklinde yapılır. Hedefe atışta, “karabina” ismi verilen silah ve değişik yapıya sahip tabancalar kullanılır. Atışlar iç içe geçirilmiş birden on ikiye kadar numaralanmış
dâire şeklindeki nişan (hedef) tahtalarına yapılır. Bu dâirelerin çapları atış uzaklıklarına göre değişir. Atış mesâfeleri havalı karabina için 10 m, küçük kalibreli karabina için 50 m, büyük kalibreli tabanca için 25 m, serbest tabanca için ise 50 metredir. Av silahlarıyla yapılan atış sporunun baltrap ve skeesi olmak üzere değişik şekilleri vardır. Bu yarışmalar, olimpiyat oyunları arasında da yer alır. Ortasında hedefin bulunduğu nişan tahtası genellikle sâbittir ve eş merkezli on iki dâireye bölünmüştür. Bu dâirelerin çapı, atıcı ile hedef arasındaki uzaklığa göre değişir. Meselâ, 300 metreden tüfek atışı için, her bölümün genişliği 60 cm olarak tesbit edilmiştir. Bu genişlik 2 santimetreden 12 metreye kadar değişir. Yarışmaların türüne göre, atıcı ayakta, diz çökerek veya yatarak atış yapar. Atıcı, yarışmadan önce bir deneme atışı yapmak hakkına sâhiptir. Uzun mesâfeli müsâbakalarda nişan tahtasının yanındaki sipere yerleşmiş gözlemciler siyah veya ışıklı bir sırık yardımıyla, atıcıya hedefin yerini gösterirler. Böylelikle yarışmacı, daha sonraki atışlarda hatâlarını düzeltmek ve iyileştirmek imkânını bulur.
ATICILIK
19
Haz