Alm. Aba, Dicker Wollstoff, Fr. Bure, Etof- fe de laine, İng. Aba, Stout Coarse Woolen cloth. Yünden dokunan, sonra dövülerek veya tepilerek yapılan, kalın, kaba bir kumaş. Bugün memleketimizde pek rastlanmaz. Bâzı yörelerimizde çobanlar tarafından giyilen yünün serilip dövülmesiyle yapılan kalın keçe ise kepenek yapımında kullanılır. Kepenek, sırtta taşman, başlıklı, kalın, pal
Sırtındaki abası ile yaylalarımızın sembolü çoban.
ABANOZ
toya benzeyen kolsuz bir giyecektir. Soğuk ve yağmur geçirmediği ve sıcak tuttuğu için çobanlar tarafından tercih edilir. Eskiden abadan cübbe, hırka, çakşır ve terlik gibi giyecek de yapılırdı. Bâzı tarikatlarda sabır makamında olan dervişlere aba giydirilirdi. O tarikatın mensupları arasında aba giyen dervişin sırtına el ile vurulurdu. Onu her gördükleri yerde sırtına vururlar, o da hareketlere sabr ederek zamanla olgunlaşır, başına gelen çeşitli sıkıntılara katlanarak, sabrı ve râzı olmayı öğrenirdi. Bunun için “vur abalıya” sözü meşhur olmuştur. Aba, fereci sıkıntılardan kurtulmak için giyilir. Bu durum peygamberlerde de vardır. Hazret-i İbrâhim ateşe, hazret-i Yûsuf da kuyuya atılırken gömlek giymişler ve sıkıntıdan kurtulmuşlardır. Buna aba yâni fereci denmiştir.
ABA
28
Haz