Peygamberimizin bildirdiğine göre :
Cuma günü; Yahudîler ve Nasranîlerin topluca ibâdet etmeleri gereken bir gün olduğu halde, onlar, bu hususta ihtilâfa düştüler de, Yahudîler, Cumartesi gününü, Nasrânîler de, Pazar gününü topluca ibâdet günü olmak üzre seçtiler.
Cuma gününü seçmek şerefini ise, Allâh, Müslümanlara nasib ve müyesser kıldı (1).
«Üzerine, güneş doğan günlerin en hayırlısı, Cuma günüdür:
Hz. Âdem, o gün yaratıldı ve o gün Cennete konuldu. Yine o gün Cennetten çıkarılıp yer yüzüne indirildi. Tevbesi, o gün kabul, rûhu da, o gün kabz olundu.
Kıyâmet de, o gün, kopacaktır.
İnsanlardan ve Cinlerden başka hiç bir mahlûk yoktur ki, Cuma günü, Tan yeri ağardıktan güneş doğuncaya kadar (Kıyâmet, belki bugün kopar!) korkusuyla kulak kabartmasın!
Bir de, o günün içinde öyle bir saat vardır ki, Müslüman bir kul, Namaz kılar ve Allâh’dan bir dilekte bulunurken o saate rastlarsa, Allâh, istediğini ona muhakkak verir.» (2).
Câhiliyet devrinde Cuma gününe, Arûbe denirdi.
Cuma günü, günlerin ulusudur (3).
Müslümanların en faziletli günlerindendir (4).
Peygamberimizin bildirdiğine göre :
Cuma günü; Yahudîler ve Nasranîlerin topluca ibâdet etmeleri gereken bir gün olduğu halde, onlar, bu hususta ihtilâfa düştüler de, Yahudîler, Cumartesi gününü, Nasrânîler de, Pazar gününü topluca ibâdet günü olmak üzre seçtiler.
Cuma gününü seçmek şerefini ise, Allâh, Müslümanlara nasib ve müyesser kıldı (1).
«Üzerine, güneş doğan günlerin en hayırlısı, Cuma günüdür:
Hz. Âdem, o gün yaratıldı ve o gün Cennete konuldu. Yine o gün Cennetten çıkarılıp yer yüzüne indirildi. Tevbesi, o gün kabul, rûhu da, o gün kabz olundu.
Kıyâmet de, o gün, kopacaktır.
İnsanlardan ve Cinlerden başka hiç bir mahlûk yoktur ki, Cuma günü, Tan yeri ağardıktan güneş doğuncaya kadar (Kıyâmet, belki bugün kopar!) korkusuyla kulak kabartmasın!
Bir de, o günün içinde öyle bir saat vardır ki, Müslüman bir kul, Namaz kılar ve Allâh’dan bir dilekte bulunurken o saate rastlarsa, Allâh, istediğini ona muhakkak verir.» (2).
Câhiliyet devrinde Cuma gününe, Arûbe denirdi.
Cuma günü, günlerin ulusudur (3).
Müslümanların en faziletli günlerindendir (4).
Peygamberimizin bildirdiğine göre :
Cuma günü; Yahudîler ve Nasranîlerin topluca ibâdet etmeleri gereken bir gün olduğu halde, onlar, bu hususta ihtilâfa düştüler de, Yahudîler, Cumartesi gününü, Nasrânîler de, Pazar gününü topluca ibâdet günü olmak üzre seçtiler.
Cuma gününü seçmek şerefini ise, Allâh, Müslümanlara nasib ve müyesser kıldı (1).
«Üzerine, güneş doğan günlerin en hayırlısı, Cuma günüdür:
Hz. Âdem, o gün yaratıldı ve o gün Cennete konuldu. Yine o gün Cennetten çıkarılıp yer yüzüne indirildi. Tevbesi, o gün kabul, rûhu da, o gün kabz olundu.
Kıyâmet de, o gün, kopacaktır.
İnsanlardan ve Cinlerden başka hiç bir mahlûk yoktur ki, Cuma günü, Tan yeri ağardıktan güneş doğuncaya kadar (Kıyâmet, belki bugün kopar!) korkusuyla kulak kabartmasın!
Bir de, o günün içinde öyle bir saat vardır ki, Müslüman bir kul, Namaz kılar ve Allâh’dan bir dilekte bulunurken o saate rastlarsa, Allâh, istediğini ona muhakkak verir.» (2).
Câhiliyet devrinde Cuma gününe, Arûbe denirdi.
Cuma günü, günlerin ulusudur (3).
Müslümanların en faziletli günlerindendir (4).
1) Buhârî – Sahih, c. 1, s. 211, 212, ibn-i Mâce – Sünen, c. 1, s. 344, Nesaî – Sünen, c.
3, s. 85, 86.
(2) Mâlik – Muvatta, c. 1, s. 100, Ebû Dâvûd – Sünen, c. 1, s. 240, 241, Ahmed b. Han-
‘bel – Müsned, c. 2, s. 230.
13) ibn-i Sa’d – Tabakat, c. 1, s. 30.
(4) Ibru-i Mâce – Sünen, c. 1, s. 345, Nesaî – Sünen, c. 3, s. 90, 91.