Türkiye

türkiye

türkiye

Eski Hali İle Türkiye’de bugünkü idari bölümler, ana batlarıyla, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerindeki vilayetlerin alt birimlerini oluşturan sancaklar ( = mutasarrıflıklar; eski adı ile livalar) temeline dayanır. Osmanlı İmparatorluğu’nun başlangıcında, idari bölünüş olarak, eyalet sistemi vardı. Bu eyaletlerin boyutları birbirinden farklıydı. Örneğin Anadolu Yarmadası’mn büyük bir bölümünü aynı adlı büyük bir eyalet (Anadolu Eyaleti) kaplıyordu. Bu eyalete doğuda Karaman (Konya) ve Sivas eyaletleri (comşu oluyor, daha ötede ise Adana ve Zülkadriye, Haleb, Diyarbekir, Van, Erzurum, Kars ve Çıldır eyaletleri yer alıyordu.Asya tarafındaki büyük Anadolu Ey/^leti’ne karşılık Avrupa tarafında da Trakya’dan Adriya Denizi kıyılarına kadar uzanan çok büyük bir Rumeli Eyaleti vardı. Bütün bu eyaletler farklı sayıda sancaklara ayrılmıştı. IB.yüzyılın ikinci yarısmda eyalet sistemi terkedilerek büyük vilayet sistemine geçildi. Eski Anadolu Eyaleti’nin yerinde dört vilayet (Hüdavendigâr, Aydın, Ankara, Kastamonu) kuruldu: daha doğuda da Konya, Adana, Haleb (bu vilayetin topraklarının büyük bir bölümü günümüzdeki sınırlarımız içinde bulunur), Sivas, Trabzon,

Erzurum, Mâmuretülaziz (Elazığ), Diyarbekir, Bitlis ve Van vilayetleri yer aldı.

Bunlardan geniş alanlı Konya vilayeti, Sakarya büklümünden Akdeniz kıyılarına kadar uzanıyor ve günümüzdeki illerin yedisini (Konya, Niğde, Aksaray, Karaman, Burdur, İsparta ve Antalya) içine alıyordu. Eski eyaletlerde olduğu gibi Tanzimat’tan sonraki vilayetler de sancaklara ayrılmıştı. Vilayet sistemine geçildikten bir süre sonra.

bağlı olduğu vilayetlerden ayrılarak doğrudan doğruya Dahiliye Nezâretl’ne (İçişleri Bakanlığı) bağlanan sancaklar oluştu. “Müstakil sancak” adı verilen bu yönetim birimlerinin sayısı önceleri azdı, saltanatın son yıllarında bunların sayısı çok artmıştı. Cumhuriyetin başlarında (1924) eski büyük vilayetler kaldırılıp bunları oluşturan ve daha küçük bölümler olan sancaklara vilayet adı verildi. O yıllarda Türkiye’deki vilayetlerin (illerin) sayısı 63 idi (1927).Eskl sancaklardan vilayet haline getirilenlerden bazıları sonradan lağvedildi (Aksaray, Silifke, Şebinkarahisar, Beyazıt, Rize, Hakkâri ve Cebelibereket). Böylece 1935 sayımında illerin sayısı 57’ye düşmüştür. Lağvedilen illerden bazıları daha sonraki yıllarda yeniden ihdas edilmiş (Bitlis, Hakkâri, Rize), bazı yeni iller kurulmuş (Bingöl, Tunceli, Muş gibi) ve Hatay da anavatana ilhak edildiğinden 1940 yılına gelindiğinde il sayısı 63’e yükselmişti. İllerin sayısı uzun süre 63 olarak kaldı. 1953’te Uşak, 1954’te Sakarya ve Adıyaman illerinin kuruluşu İle 66’ya çıkan il sayısı, daha sonra Nevşehir ilinin ihdasıyla (1954) 67’ye çıkıp, daha sonra Kırşehir ilinin lağvedilmesiyle yeniden 66’ya inmiştir. 1955’ten sonra Kırşehir ilinin yeniden kuruluşu ile 67’yi bulan il sayısı, 1989 yılına gelinceye kadar değişmedi. Bu tarihte Bayburt, Aksaray, Kırıkkale ve Karaman illerinin eklenmesiyle 71’e, 1990 yılında Batman ve Şırnak’ın eklenmesiyle de 73’e yükselen II sayısı, en son olarak 28.8.1991 tarihinde kabul edilen 3.760

say/// yasayla Bartın ili kurulunca 74 oldu.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*