Bitki hormonları,

Bitki hormonları,

bitkilerde çok küçük miktarlarda doğal olarak bulunan ye büyümeyi denetleyen kimyasal maddelerdir. Tarımda çok kullanılırlar. Bitki hücreleri üzerindeki etkileri ve kullanım amaçları burda gösterilmektedir. Oksinler [A], hücre bölünmesini kolaylaştırır. meyve verimini artırır. EtHen [BJ, hücre çeperinin kısmi parçalanmasıyla mey-vayı olgunlaştırıcı hormon görevini yerine getiren bir gazdır. Giberelin ICJ. hücreleri uzatır, meyva miktarını artırmakta kullanılır. Sitokinin [D], hücrelerde besleyici düzeyini sabit tutar. Klorokolin klorür [El, hücre uzt^nasını kısıtlar, bodurluğa neden olur.
yı1 dünya tarım ürünleri-” ” ,uçte bire yakın bir bölümünün hastalıklar ve zararlılar ta-
M EL?rİP,edi,diÎ1 sanılmak-klnler; büyüme, biçilme ve
Urler Snr Slrasmda zar*r Körebi-ı f’ Sorun’ özellikle yeni selis-mekte olan ülkelerde ciddidir ör
hektar i™8*™1’* *iî
nektar başına 6,44 ton iken bu savı
mâz,,StAfrdta °r‘flama J-62 tondur, üazı Afrika ülkelerinde 0 5 tona
smrnr1rektedir)- Rekolteler arasındaki bu önemli farklılığın çeşitli nedenleri vard.r. Ancak bu S-mun ortaya çıkmasında rol oynayan başlıca etkenler; böcekler, diğer za
iey^c “m hT,*’* V* ^¿Tb£
keten maddelenn bir bölümünü tü-sı2 otlardır”1 °tlar ^ dİger
Besin Üretimi Arttırma
Tarımsal anlamda zararlı- insa na yararlı bitkilere zarar veren ya
d.r°BurÎerahrİP ^ orffanizmalar-m i-, tenm’ zararlı böcekler me-
otlardan da zarar görür.
Başlıca zararlı-öldürüCüler- h/i cek öldürücüler, mantar öld^ücü-‘
t Her fasulya sapındaki bit sayısı 2000 1900
Ürün kg/4000 m2
ler ve (bitki köklerini viven kobik kurtlardan
kurt-öldürücülerdir. Ot-öldürücüler yabanı otları denetim altına almak
r nUİIanılan kimyasal maddelerdir. Dünyanın, tropik ve yarı tronTk
t»r^m i m tasır- Ancak dünya
arım ilacı tüketiminin yarısını kul anan ABD’de ot-öldürüE zarat
^taUdıUrCÜIerden daha «*
rfn^ra^‘^ua:mik-
™ ES ve’ekln^lür^11’111” L lahmda sağlanan gelişmeleriT’yanî
rücülerrah( Ö’dÜrÜCÜ’er ve ot^ldü^
rss£nsr“
ormancılık ve bahçecilikte “S sonuçlar vermiştir. yararlı
Kimyasal böcek-öldürücüler da
aa uu nın böcek öldürücü özelli gının bulunması sentetik organik zararl,-öldürücü kullanımının «e”is meşine büyük bir hız verdi. Zarar’
, ra karşı yoğun ve ısrarlı bir frPa1ya sonucunda rekoltede sağlanan büyük kazançlar,n en söze çarpıcı örneklerinden biri Japonva’
da görülmüştür. ikinci Dünya Sa
arsa-î*:
üretime rÎOİteh’ yÜkSek ka]i‘eli bir üretime dönüşmüştür.
Zararlı Yan Etki Ia.
1) Zararlı böcekler
ekinlerin üretkenliğini ve verimini azaltır Bunlar bitkilerin sağlığın, bozduğu gibi. ölmelerine de neden olabilir, örneğin; fasulya saplarına yerleşen
C’içek acan ürünleri
Bündüz ilaçlamak (bunlar böcekler üzerinde temas yoluyla etki yapar) bütün böcekleri, bu arada çiçekleri dölleyen arılarda öldürür.
Ayn, zehir geceleyin arılar [CJ kovana döndükten sonra uygulanırsa yalnız meyve güvesi [AJ ve tırtıl [BJ gibi zararlılar ölür. Bu zehir birkaç saat içinde bozulan bir kimyasal maddeden yapılır.
158
siyah yaprak bitleri öldürülmezse, yaz aylarında giderek ürerler. Bir sap üzerindeki böcek sayıs, Haziranda 200 kadarken Temmuz sonunda 2000’e çıkabilir Ancak
bitler Haziran ortasında ilaçlanırsa sayıldı her sapta yaklaşık 400 den 100’e inecektir. Verim hızla artacaktır. Daha sonra öldürülen 100 yaprak oıtı. verimi daha da artıracaktır.
Kimyasal zararlı öldürücülerin baz, yararsız yönleri de vardır Bİ zı durumlarda, böcekler bu ilaçlara karşı bağışıklık kazanırlar (2) Böy e durumlarda, böcek-öldürücü za
vanlar,°CHklerİ1,y0k e.den yararh hay-böcekler & Ş iediğinden, sonuçta rta, , azalacağına eskisinden de daha çok ürerler. Başka bir zararh sonuç şöyle ortaya çıkar: yırtıcı bir
mlyHVanKVÜCUdunda zararlı öldürücü ^ hayV8ni ^ acı alır; daha sonra o da hir başka yırtıcı tarafından ilacı alm « olan yırtıcı hayvan yenir Rot, *
zararl,-öldürücü! besin SncS^-
yunca taşınıp, aralarında insanın
teah„kU,UndUgU *eIi^ canlılarda e yaratacak ölçülerde birikir Günümüzde artık salt kimyasal da’
çoekmcevrentemKIerİnİ *eli^™ekten üretim -/ zmadan vararlı bir ure ım sağlayacak bütünsel yaklaşımlara önem verilmektedir. Sözko nusu gevre, kuşkusuz ilk ekonoUk
Berene gösteren sinekler 3) Kalıcı zararlı öl-
“ dürücüler besin zinci-
|Etkilenen sinekier Hölen sinekler IH Böcek-öldürücü
2) Böcekler birkaç
kuşak içinde, doğal ayıklanmayla ilâca karşı bağışıklık kazanırlar. [AJ Sinekler, bö-cek-öldürücü iie ilaçlandığında birkaç sinek normal ilaç yo-Öunluğuna direne gös terebilir ve hayatta k°hr. IB1 ikinci kuşakta direne gösteren sinek say,s, cok daha yüksek olur-bunlar ilk ilaçlamadan hayatta kalanlardan
üremiş,,r. (C,DJ Direnç
gösteren ve ilaçtan etkilenen sinekler avm verimlilikle üre-
Xz!T amQ baâlşık
»k kazanan sineklerin oram, böcek-öldürücü-nun etkisinde kalmış Irakla birlikte artar. En sonunda hemen hemen tam bağışıklık kazanmış sinek nüfusu ortaya çıkar.
. — VWI” CMIUI
rinde giderek yoğunlaşarak sonunda büyü* yırtıcı hayvanları öldürecek doza ulaş,r. DDT yle zehirlenen yırtıcı kuşlar üreye* rnezler. DDT y,rt,c,
ırrş Tı iDI:.vT.r”‘’
bitkileri (A), hanım-böcekleri [BJ ve ötle pen kuşlar, [CJ yolu, a bulaşabilir. Tohun an korumada kullanılan dieldrin tohum yiyen kuşlarla fE.GI onları yiyen porsukla (F) ve yırtıcı kuşlar ıcin zarnriıri.r
S) Sistemlk böcek
öldürücüler onlar, so-öuron bitkilere zarar vermeden bu bitkilerle beslenen otobur böcek eri öldüren ilginç bir kimyasal madde-®rc!ir- Bu maddelerin sözkonusu böcekleri yiyen hayvanlara da zarar, dokunmaz. Yap-
raklara yada toprağa püskürtülen bu böcek-öldurücüler bitkiler tarafından soğurulur, sonra sap emici yap! rak bitleri gibi [B| zararlılar üzerinde zehir etkisi yapar, ama yap-rak bitlerini yiyen hanımböceklerlne [Al zarar vermez.
yöntem değil, insan tarafından tarım ve orman ürünleri yetiştirmek için değiştirilen doğal ortamdır.
Birçok ülkede zararlılarla savaşım yöntemleri laboratuvarlarda yeniden değerlendirilmektedir. İngiltere Tarım, Balıkçılık ve Besin Bakanlığı, tarımda; besin depolamada ve bahçelerde kullanılması onaylanmış ilaçların listelerini yayınlamaktadır. Bakanlık, bu ilaçları üretenlerde de işbirliği yaparak çiftçilere ve tarım uzmanlarına yol gösteren bir yönetmelik hazırlamıştır.
-Biyolojik» Denetimler
Günümüzde zararlı böceklerle savaşımda, büyük çapta kimyasal madde püskürtme yerine çevreye verilen zararı en aza indiren yöntemler uygulanmaktadır.
Biyolojik denetim, kısırlaştırma, feremon, kapan ve beslenmeyi engelleyici madde kullanma bunlar arasındadır.
Biyolojik denetim, zararlının doğal düşmanlarından yararlanarak çoğalmalarını önler. Erkek böceklerin kısırlaştırılması, ışınımla yada kısırlaştırıcı maddelerle gerçekleştirilir-, yakalanan erkekler sonradan serbest bırakılıp da dişilerle çiftleştiklerinde yumurtalar döllenmemiş olur. Feremonlar, erkeklere
bulundukları yeri belirtmek için dişilerin salgıladıkları cinsel salgılardır. Bazı feremonların yapay olarak az miktarlarda salgılanmasıyla erkeklerin yönlerini şaşırmaları sağlanabilir, böylece erkeklerle dişilerin çiftleşmeleri önlenir. Feremonlar ayrıca kapan yemi olarak da (6) kullanılmaktadır. Bazı kapanlarda böcekleri çekmek için ışıktan yararlanılır. Daha değişik kapan türleri böceklerin kaçmalarını engeller yada onları zehir ve ışınımla öldürür. Beslenmeyi engelleyici maddeler, böceklerin bu maddelerle kaplı yapraklar üzerinde beslenmeden kalmalarını sağlayan sentetik kimyasal maddelerdir. Böcekler sonunda soğuktan, açlıktan yada başka hayvanlar tarafından yenilerek ölürler. Omurgalı zararlılar (kemiriciler, tilkiler, tavşanlar ve kuşlar) zararlılarla savaşımda en çok güçlük çıkaranlardır. Bunlara karşı zehir kullanılmıştır, ancak bu zehirler hem tehlikeli ve masraflı, hem de çevreye zararlıdır. Zararlılara karşı savaşında yırtıcı hayvanlardan yararlanma bazı sorunlara yol-açar. Bazı zararlılar başka zararlıların üremesine engel olur. Örneğin, Kuzey Amerika’da o yöreye özgü kurtlar kendileri de zararlı oldukları halde farelerin çoğalmasını önler
ayrıca hak: İM Toproğaı ranitş
kuUanoM
13C Irmak «• flpfcrâi
lurtcnıfi
131 Deniz kirtaMi
1S0 Organft m
Tarla denemeleri bitkileri çeşitli zararlılara karşı korumada başvurulan uygulamaları değerlendirmek için yapılır. Bir tarlanın bir bölümüne, bezelye arasına karışan sarı
hardal otunu temizlemek için, DNBP tipi ot-öldürü-cü uygulanmıştır. En iyi sonucu alabilmek için bitkinin çeşitli büyüme aşamalarında farklı ot-öldürü-cüler kullanılır. Örne-
ğin tria/in grubu ot-öldürücüler. bezelye topraktan boy vermeden önce uygulanır; oysa geniş yapraklı yaban otlarını öldüren DNBP bezelyenin boyu 5-8 sm olduğu zaman kullanılır.
6) Böcek kapanları *
zararlılarla savaşda önemli rol oynar. Bunların başarılı bir türünde sentetik bir cinsel çekici yada feremon kullanılır.
Su dolu bir kaba bu maddeden konulur, suyun üzeri İnce bir yağ tabakasıyla kaplanır. Dişinin salgıladığı kokuya gelen erkek böcek kapana konup, boğulur. Bu kapanlar Afrika pirinç tarlalarında çok iyi sonuç vermiştir.
8) Ekin hastalıklarına
virüsler, mantarlar ve bakteriler neden olur. Tedavisi en güç olan virüs hastalığıdır.
Coğu kez böcekler tarafından yayılır ve önlenmeleri için hem hastalıklı bitkilerin hem de taşıyıcı böceklerin yok edilmesi gerekir. Tütün mozaik virüsü (TMV) tütün ve domateslere [A] bulaşır. Birçok başka bitkinin yaprak ve mey-valarına da sıçrar ve üretimin düşmesine neden olur. TMV son derece bulaşıcıdır üreticilerin parmak
7) Kapanlar fillerden
kemiricilere dek birçok memeli zararlıyı yok-etmek için geniş ölçüde kullanılmaktadır. Kapanlar ya yeme ilişildiği zaman ya üzerlerine basılınca yada içlerinden geçilince kapanır. Maşa tipi [A], yaylı, çeneli köstebek kapanıdır çeneler köstebek yolu üzerine konur. Fenn kapanı [B], sincaplar, kakımlar, gelincikler, sansarlar, sıçanlar ve fareler gibi küçük kemiricileri tutmak için kullanılır. Üzerine basılınca kapanarak hayvanı hemen öldürür. İpli tuzak [CJ antiloplardan kuşlara değin çeşitli hayvanları yakalamaya yarayan çok eski bir kapan türüdür.
•A © O
ve giysileriyle de ta* şınır. Bakteri ve man* iar nastalıkları kimyasal maddelerle tedavi edilebilmektedir. Bakteri hastalıkları ur, solma, beneklenme ve cürüme yapar. Fasulye ve bezelyede [C] görülen hale hastalığının nedeni mantar salgınıdır. Kabukların beneklenip çürümelerine yolaçar. Bitki hastalıklarının büyük bir kısmının nedeni mantarlardır. Yumuşak küf (Bremia Jactucae) [B] salatalar da çok görülen bir mantar hastalığıdır.
9) Bitkilerdeki fizyolojik süreçler besleyiciler dışındaki organik bileşikler tarafından da etkilenir. Bunlardan bazıları bitki «hormonları» denen oksinlere benzer ot-öldürücülerdir. Püskürtüldükieri zaman önce alabildiğince büyümeye sonra da ölüme yolaçarlar. Zehirlilikleri soğurul-ma derecelerine ve bitkinin gelişme aşamasına bağlıdır. Geniş yapraklı bitkiler, zehirleri, dar yapraklı tahıllardan daha kolay soğurur. Burada [A] geniş yapraklı yaban otuna [1] ve 3-yaprak aşaması ile [2] boğumlanmanın başlaması [3] arasında yulafa püskürtülen MCPA görülmektedir. Sonuçlar [B] yulafa birşey olmamasına karşın yaban otlan ölmüştür.
ya-
*• ^e *££*££ Z/^z
tebildiği gTbrelerrSaSf’ Oy’ sa. geleneksel çiftçi, In^anîk’ üb’
i^n^SÜCVe STaT
“aklarına bağımlıdır. ay’
Doğa Dengesinin Korunm…
SfŞ^S-SS? ¿=M*2E-
h rtMlnSan Esininde birikecek zarar
^¿sssssat
SjSü=îK5=S
gesm a USt ettiği anlaşılmıştır
Çiftçileri, organik ve gelenekli
S/îr ç”i,ı*r “w. »¡sis
£-
•™. “ir. »2^*“,““’“'”
S.” ¡S.uTTS
yetmede ,ok«k blr ™ k™*™
S~~£=~
SsŞSİSTJSâ
! ly VŞ -e’ yapay gübre yaymaktan çok daha fazla zaman ve caba isteyen bir iştir. c a
de k°rmf«i Vapı,an dikler-
Karma sistemlerin (i) id,ıı„nm„
sı en iyi sonucu verir . ?
Çiftçi hayvanlar için „Saklar
îs£™-=s JS.S5B-
kullanır Hayvan vPti«?nŞlk KÜbre orcmnıL- * yetiştirmeden de
Ancak bur’rim yaTk mümkündür.
farkf ektle0™^ ekUen
ıS ti
’ ustaca Planlanması gerekir.
Toprağın Bakımı
Karma çiftlikler kendi kendin» ye me bakımının, tek ürtn “e ls
dTr örne“İkle?en Ç°k daha ^ Örneğin domuz vada Wîm
İTnhrtİŞtİrİCİSİnin y~^,
yapar, hayvan gübresinden yarar-
teme^S^’a0^8”^ ‘™
– ı oprakta yaşayan hay-
ra&nrvVe mikro’organizmalar, top
yicİlerin?^.1 g?liştWr’ bitki besleyicilerini faaliyete geçirirler- ayrıca
S aönledikÎaktan g6Çen hasta,lk
ıan önlediklerini ileri sürenler
SnlS fnlardan ™anmak
İPrto Çiftçi, toprağı organik gübrelerle besleyip işleyerek, onların ve rım yaratıcı etkinliğin en yoğun ol
m sağlar dePnlikte kalmalar,-(fi/ [‘ 6nn koklü tarla otlar, (fıg otu), çeşitli besleyici maddevi
kartıT1 Cif«ikdhZ6ylerinden üste O-
besin sağlar
geliştirir dvi. ?i °pragln yapısını geliştirir. Pullukla sürülüp sökül-
miktard SOnra ,da bunlardan bol
Beş vntfk°d ,,madde elde edilir. Deş yuiık derin köklü bir fiğ „t..
kimyasal gübre katılmaksızın 1“’
n* 3* yeÜŞtİrecek kadâr orgt nık madde üretebilir.
Kimyasal gübre kullanan cift-
ilklere oranla organik tonm t « i
çiftliklerde daha düşük ™ün^Mp
edilmektedir; bu yüzden bu tür tt
rım yapan bazı çiftçiler, verimliliği
ahrlaTaf3)1ÇS idl’frdan gÜbre satln
tjss
-¡ka« ağlrllgm ekinlere ve-s ,fi ğL^r er m Slrasi benimsenme-önler. Üretimin görece düşük
1) Organik tarım yapılan bir çiftlikte toprağın verimliliği çeşitli bitkilerin sırayla ekilmesiyle korunur Baklagiller [A] toprak azotunu sabit tutar. Hasattan sonra, anızın üzerine [B] gübre atılır. Mikro-organjz-malar bu gübreyi parçalayıp yüz topra-ğma çevirir. Hayvanlara yedirilen bir ton arpa ÎC] 20 kg kadar azot verebilir. Hayvan dış-kıları.fD] topraktan ekin le alınan besleyicileri seri verir. Yukarda görüldüğü gibi, dış-
kılarda 45’kısım fosfor (beyaz) ve 150 kısım potasyuma (kırmızı) karşılık, 120 kısım azot (mavi) vardır. Otlaklara ekilen yonca [EJ toprak azotunu arttırır Sığırlar fFj otlaklarda otlanır ve dışkı bırakırlar. Domuzlar [GJ, tavuklar [H], koyunlar [I], çiftliğin kendi kendine yetmesine katkıda bulunurlar. Buğday [J] ve arpa [Kİ ile, kışın hayvan beslenir; un ve mayalandırma için tahıl sağlanır.
160
2) Organik tarımda
ekin sırâyia ekilir ve çiftçi, çalışmasını, toprağın durumuna ve hava koşullarına uydurur. Organik çiftçiliğin en iyi uygulaması tkarma çiftlik sistemi»dir. Hayvan gübresi ekin tarlalarına, doğal organik gübre olarak yayılır. Uygulama’da iyi ürün alabilmek için organik tarım yapan çiftçi fazladan gübre satın almak zorundadır. Rotasyon sistemi, genellikle üç yada dört yıllık derin köklü ”ğ otu ekimine daya-
nır. Bu otu yiyen en azından iki tür çiftlik hayvanı, çeşitli otlanma alışkanlıklarıyla verimliliğin artmasına yardımcı olur. Bir Çiftliğin fiğ otu karışımı içinde çeşitli otlar ve yonca, hindiba, civanperçemi gibi derin köklü bitkiler bulunur. Çoğu kez, otun ardından iki yada üç yıl tahıl ekimi gelir.
Bu sırada bakla gibi bir tara ekini»y|e, ardarda buğday, yulaf ve arpa ekilerek değişiklikler yapılabilir. Şekilde görülen sıralama altı yıllık
bir deviri içermektedir; bu devir sonradan tekrarlanır. Ayrıca kolza ve hardal gibi yeşil gübre bitkileri ile tahıl ekimleri ara- ’ sında yetiştirilen yeşillikler de kullanılabilir. Yapay gübreler ortaya çıkmadan önce çiftçiler, belli bir sırayı izlemek zorundaydılar. Ortaçağda
Pek çok çiftçi, üç y,|.
Iık bir devir izlerdi: güzün ekilen tahıl, ilkbaharda ekilen tahıl vada baklagiller ve toprağın yeniden güçlenmesi için bir yıl süreyle nadas
olmasının nedenlerinden biri de bu-dur.
Bazı ekinleri organik tarım yapılan çiftliklerde yetiştirmek sakıncalıdır. İlaçlanmayan patateslere kıran girebilir; şeker pancarı virüs solmasına uğrayabilir; fasulyayı yaprak biti kaplıyabilir. Ancak, tahıl ve hayvan yemi yetiştirmede «zorlamadan» bir büyüme sağlamak ve toprak mikro-organizmalan yoluyla kendiliğinden oluşan sağlıklı bir çevre dengesi elde etmek mümkündür.
Bir Organik Çiftliğin İşleyişi
Organik tarım yapan çiftçiler tarlalarını çeşitli biçimlerde düzenlerler (2). Örneğin, 80 hektarlık karma çiftliği olan çiftçi, beş işçiden (üçü, zaman zaman çalışan) yararlanabilir. Üretimdeki düşüklük, daha çok çalışma göze alınarak yapay gübre ve zararlı-öldürücü masrafından kaçınılarak karşılanır.
Çiftçinin 30 bas inekten oluşan sürüsü, en iyi kalite süt verir ve atmosferdeki azotu «sabit tutan» yonca ekili verimli otlaklarda otlar. Ayrıca sayıları yirmiyi bulan koyun ve kuzu, yayıldıkları otlakları dışkılarıyla bereketlendirir. Çiftlikte beslenen hayvanlar arasında ayrıca serbest dolaşan 200 tavuk ve birkaç
domuz da vardır.
Dokuz hektarlık tarlada fasulyeden sonra değirmenlik buğday yetiştirilir. Fasulye baklagillerden olduğundan, toprağı azotla zenginleştirir. Fasulye, hektar başına 3200-3800 kg ürün verir. Buğdayın, hektar başına verdiği ürün ise 4800-5000 kg’dır. Sıralı ekinde buğdayı yulaf izler; onun ardından da malt yapımında kullanılan arpa gelir. Arpadan alınan ürün hektar başına 4500 kg’dır.
Çiftliğin 3,2 hektarlık bir korusu, ayrıca havuzlan, çalılık ve çitleri vardır; buralarda zararlılarla zararlı yiyen hayvanlar barınır; böylece böceklerle yabani bitkiler •için daha geniş bir doğal yaşam ortamı sağlanmış olur. Çiftlikte hayvanlar için pancar ve saman da yetiştirilir. Hayvan yeminin tümü, çiftliğin kendi ürünüdür; dışardan sadece blok halinde tuz getirilir. Çiftçinin kendi kendine yetme amacı, hemen tümüyle gerçekleşmiş, bu nedenle de dış ekonomik baskılar en düşük düzeye indirilmiştir.
Organik tarım, kimyasal gübre hammaddelerinin gittikçe tükenen rezervleri (enerji dahil) üzerindeki talebi hafifleterek, vapav gübrelerin ve zararlı-öldürücülerin yarattığı çevresel sorunları azaltmaktadır.
ayrıca bak:

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*