Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
– Bir elinin verdiğini öbür elin duymasın.
– Bir fincan (acı) kahvenin kırk yıl hatırı (hakkı) vardır.
– Bir korkak bir orduyu bozar.
– Bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır.
– Bir selâm bir hatır yapar.
– Bol bol yiyen, bel bel bakar.
– Bugünkü (akşamın) işini yarına (sabaha) koyma (bırakma).
– Buğday ekmeğin yoksa, buğday (tatlı, faideli) dilin de mi yok?
– Bülbülü altın kafese koymuşlar “ah vatanım” demiş.
– Bülbülün çektiği dili belâsıdır. – Büyük lokma ye, büyük söyleme.
C -Câhile söz (laf) anlatmak, deveye hendek atlatmaktan güçtür.
-Câhilin dostluğundan, âlimin düşmanlığı yeğdir.
– Cefâyı çekmeyen safânın kadrini bilmez.
– Cömert derler maldan ederler, yiğit derler candan ederler.
C – Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere görünme.
– Çağrılmayan yere çörekçi ile börekçi gider.
– Çanağa ne doğrarsan kaşığında o çıkar.
– Çirkefe taş atma, üstüne sıçrar.
– Çobansız koyunu kurt kapar.
– Çok konuşan çok yanılır.
– Çok koşan çabuk yorulur.
– Çok söyleme arsız edersin, aç bırakma (parasız koyma, çok saklama) hırsız edersin.
D – Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur.
– Dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz.
– Damlaya damlaya göl olur, (aka aka sel olur.)
– Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yoldan şaşmış. – Davulun sesi uzaktan hoş gelir.
– Demir nemden, insan gamdan çürür.
– Demir tavında dövülür, (demiri tavında dövmeli).
– Denizdeki balığın pazarlığı olmaz (bini bir paraya).
– Deveye bindikten sonra çalı ardına gizlenmek olmaz.
– Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur.
– Dikensiz gül olmaz (Gül dikensiz olmaz).
– Doğru (hak) söz (ağıdan) acıdır.
– Dost acı söyler.
– Dost kara günde belli olur.
– Dost yüzünden, düşman gözünden bellidir.
– Dünyâ malı dünyâda kalır.
– Dünyâ ölümlü, gün akşamlı.
– Düşmanın karınca ise de hor bakma (küçük görme).
– Debbağa sorarsan dünyâda fenâ koku olmaz.
– Debbağ sevmediği deriyi yerden yere çarpar.
E – Edebi edepsizden öğren.
– El için kuyu kazan evvelâ kendi düşer.
– El yarası onulur dil yarası onulmaz.
– El yumruğu yemeyen kendi yumruğunu batman taşı sanır.
– Emânete hıyânet olmaz – Eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme, kimi uzun der kimi kısa.
– Et tırnaktan ayrılmaz. – Evlenenle ev yapanın Allah yardımcısıdır.
F – Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıptır.
– Fırsat her zaman ele geçmez.
G – Garibe bir selâm, bin altına değer.
– Garip kuşun yuvasını Allah yapar.
– Gel demesi kolay ama git demesi güçtür.
– Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir.
– Gönül bir sırça saraydır, kırılırsa yapılmaz.
– Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş.
– Gözü tânede olan kuşun ayağı tuzaktan kurtulmaz.
– Gülme komşuna gelir başına. – Gülü seven dikenine katlanır.
– Gün doğmadan neler doğar.
– Güneş balçıkla sıvanmaz.
– Güvenme varlığa düşersin darlığa.
H – Hak yerde kalmaz.
– Hak yerini bulur.
– Hamama giren terler.
– Haramzâde pazar bozar, helâlzâde pazar ya
par.
– Hatâsız kul olmaz.
– Hayvan yularından, insan sözünden tutulur.
– Hazıra dağlar dayanmaz.
– Her ağaçtan kaşık olmaz.
– Her deliğe elini sokma, ya yılan çıkar ya çi
yan.
– Her şey incelikten, insan kabalıktan kırılır. –
Her şeyin yenisi, dostun eskisi makbûldür.
– Her yiğidin gönlünde bir arslan yatar.