Yazar Arşivi: kozlu

DİŞÇİLİK

DİŞÇİLİK

DİŞÇİLİK DİŞÇİLİK i. (diffi’den diş-çi-lik) Diş he- kimliği, diş hastalıklarına bakma. ]| Dışçılık okulları, tıp fakültelerinin denetiminde öğ- retim yapan ve diş Hekimi diploması veren resmî veya özel yüksek okullar. Türkler çok eski zamanlardan beri diş ve ağız temizliğine önem, vermişlerdir. Hatta ağız temizliğini İslâmlığı kabul ettikten sonra bir din görevi saymağa başlamışlar- dır. Nitekim diş ve diş etlerini arak ...

Devamını Oku »

DİŞTROFİ

DİSTROFİ

DİSTROFİ DİSTROFİ i. (fr. dystrophie), Paiol. Her hangi bir organ veya sisteme yerleşen bes- lenme bozukluğunun doğurduğu sonuç || ilerleyen kas distrofisi, sinir sistemi bozuk- luğuyle ilgisi olmayan birincil kas bozuklu- ğu. (ilerleyen kas dıstrofisinin soya çekim- le ilgili olduğu bir kısım olaylarla tanıtla- nabilir.) [Eşanl. KAS HASTALIĞI.) ‘ANSÎKL. Diş cerr. Diş sistemini ilgilen- diren distrofi’teıde önemli olan, beslenme bozukluğunun ...

Devamını Oku »

DİŞ

DİŞ

DİŞ DIŞ i. (esk. türk. fiş’ten). Çene kemiklerinin üstüne dizilmiş, çiğnemeğe yarayan beyaz ye sert organlardan her biri: Nefes almak ‘Çin uğraşırken tamamen açılan ağzında diş- leri parlıyordu (Sabahattin Ali). Ağzını aç- mış, dudaklarını sıyırmış ve satın alınacak atın yaşını muayene eder gibi dikkatle diş- lerine bakıyordu (R.H. Karay). [Bk. AN- sİkl, Anaı. bölümü,] Teştn. yol. Çark, tes- tere gibi ...

Devamını Oku »

DİSÜLFÜRLER

DİSÜLFÜRLER

DİSÜLFÜRLER DİSÜLFÜRLER çoğl. i. (fr. disulfure’den). Genel formülleri R—S—S—R veya R—S °*an °.Wni!f hileSİklerin grup adı, .Disülfürler, kükürtün organomagnezy um bileşiklerine etkimesi sırasında tiyollerle birlikte meydana gelir, (L) DtSÜRİ i. (fr. dysurie). Tıp. Çeşitli se* heplerden ileri gelen i§eme zorluğu, (L)

Devamını Oku »

DİSTRİBÜTÖR

DİSTRİBÜTÖR

DİSTRİBÜTÖR DİSTRİBÜTÖR i. (fr, distributeur, dağı- tıcı). Oto. Ateşlemeyi sağlayan tertibat. (£- şanl. ATEŞLEME tertibatı.) ¡Bk. ANSIKL.] |] Ateşleme distribütörü, seksonder akımı bujilere dağıtan ateşleme elemanı. — ANşiki>. Oto. Daha çok ateşleme kafan diye bilinen distribütör, batarya ile ateşleme sisteminin parçalarından bîridir. Ateşleme kafası, ateşleme avans tertibatlarını, primer akım kesici tertibatları ve sekonder akımı bujilere dağıtan tertibatları aynı kutu için- ...

Devamını Oku »

DİSTORSİYON

DİSTORSİYON

DİSTORSİYON DİSTORSİYON i. (fr. distorsion). Burkul- ma, bükülme sonucu meydana gelen şekil değişikliği. — Elektr. Başka bir alanın etkisiyle, bir elektrik alanının veya bir magnetik alanın bozulması. — Elektroakust. Yayılma sırasında bir dal- ganın bozulması: Dalganın şeklinde İsteye- rek yapılan değişmeler ve gürültü distorsi- yon değildir. || Dokunma distorsiyonu, ço- ğaltılmış gramofon plaklarının orijinal plak- la aynı boyutta yapılmaması yüzünden, ...

Devamını Oku »

DİSTORSİYOMETRE

DİSTORSİYOMETRE

DİSTORSİYOMETRE DİSTORSİYOMETRE i. (fr. distorsiomet- re’den). Elektroakust. Bir yayın dizisinin bü- tününün veya bir kısmının niteliğini değer- lendirmek için distorsiyon niceliğini ölçme- ğe yarayan âlet, (Böyle bir âlette, sinüsoi- dal bir işarete eklenmiş distorsiyonların top- lamı ile uygun filtreler kullanmak suretiy- le harmonik frekanslarından arınmış olan aynı işaretin değeri arasındaki oran orta- ya çıkarılır.) [

Devamını Oku »

DİSTONİ

DİSTONİ

DİSTONİ DİSTONİ i. (fr. dystonie). Tıp. Doku¬ların veya sinirlerin tonus bozukluğu. — ANSİKL. Doku tonusu birçok şarta bağ¬lıdır; çizgili veya düz kas tellerinin bir dereceye kadar aralıksız irkilmesi bu şart¬ların başında gelir. Dokuların ve dola- yısıyle organların çoğunda kas telleri bu¬lunduğuna göre, bunların irkilmesinde mey¬dana gelen sakatlık, söz konusu doku ve¬ya organın yumuşaklığına veya gevşekli¬ğine sebep olur. İrkilme bozukluğunun se¬bebi ...

Devamını Oku »

DİSTLER (Hugo)

DİSTLER (Hugo)

DİSTLER (Hugo) DİSTLER (Hugo), alman bestecisi, orgcu- su ve koro yöneticisi (Nürnberg 1908-Ö1. intihar, Berlin 1942). 52 Motet, koro ve org eserleri, iki piyano için konçerto bi- çiminde bir sonat yazdı. (L)

Devamını Oku »

DİSTİNGUO

DİSTİNGUO

DİSTİNGUO DİSTİNGUO, latince «ayırt ediyorum» an- lamına gelen bu kelime, ¡skolastik, düşün- cede, bir önermede bir bölümün kabul edil- diği (concedo), öteki bölümün kabul edil- mediği (nego) anlamına gelir. (L)

Devamını Oku »

DİSTENİA

DİSTENİA

DİSTENİA DİSTENİA i. Siyah ve kızıl renkte uzun gövdeli böcek. Vücudu çizgi veya leke ha¬linde yer yer gri tüylerle kaplıdır. Kuzey ve Güney Amerika’da yaygındır. (Kınka¬natlıların cerambycidae familyasından.) iL] Mantua me gemuit: Calabri racuere; teııet nunc Parthenope; cecini pastua, rura, du¬ces. (Mantova can verdi bana; Calabria aldı ca¬nımı; küllerim Napoli’de şimdi; şarkısını söylemiştim otlakların, tarlaların, kahra¬manların.) [L]

Devamını Oku »

DİŞTEN

DİŞTEN

DİŞTEN DİŞTEN t i. (fr. dysthénie). Psikiyatr. Dev¬re devre gelen bazı psikozlara verilen ad. Psikoz nöbetlerinin arasında kalan devre¬ler normal durum gösterir,

Devamını Oku »

DİŞTEN

DİŞTEN

DİŞTEN DİŞTEN i. (fr. disthène). Miner. Tabiî alüminyum silikat. — ANSİKL. Formülü AbSlOs olan dişten genellikle triklinik sisteme bağlı, uzun yap¬rak biçimindeki billûrlar halinde bulunur. Saydam veya yarı saydamdır; rengi, çoğu zaman safir mavisidir. Bazen yapraklarda, iki beyaz kenar arasında uzanan mavi bir işaret bulunur, (L)

Devamını Oku »

DİSTEMONANTHUS

DİSTEMONANTHUS

DİSTEMONANTHUS DİSTEMONANTHUS i. Baklagillerden bit¬ki. Afrika’da yetişen bu bitkiden movın- gui denen ticarî bir kereste elde edilir. (L)

Devamını Oku »

Dİ STEFANO (Alfredo)

Dİ STEFANO (Alfredo) Dİ STEFANO (Alfredo), arjantin asıllı İspanyol futbolcusu (Buenos Aires 1926). River Plate ve Arjantin takımlarında oyna¬yan golcü santrafor. Kolombiya’da (Bogo¬ta) bir süre kaldıktan sonra Ispanya’ya git¬ti, 1953’te Real Madrid futbol takımına girdi ve takımının Şampiyon Klüpler kupa¬sı maçlarında birbiri ardınca beş zafer ka-zanmasını sağladı (1956-1960). İspanyol yurttaşı olduktan sonra otuzu aşkın maçta ispanya’nm millî formasını giydi. Avrupa’¬daki ...

Devamını Oku »

Sen ki ara düzelttin. Allah Cebrail’i ile sana deveyi sattı. İsrafil’i ile de satın aldı

hz ali

Hz. Fatıma, “Ya Ali… Hasan, Hüseyin aç, evde yiyecek yok… Gidip yiyecek birşeyler alsana” der. Hz. Ali’nin sadece altı dirhemi vardır. Yiyecek almak için evden çıkar ve giderken yolda kavga eden iki insan görür. Hz Ali: “Niçin kavga ediyorsunuz? Şu âlemde Allah’ı düşüneceğiniz yerde niçin birbirinizle mücadele ediyorsunuz?” diye sorar. Kavga edenlerden biri, diğerinden altı dirhem alacağı olduğunu, vermediğini söyler. ...

Devamını Oku »

D’İSRAELİ (Isaac),

D’İSRAELİ (Isaac),

D’İSRAELİ (Isaac), D’İSRAELİ (Isaac), İngiliz edebiyatçısı (Enfield, Middlesex 1766-Bradenham House, Buckinghamshire 1848). 1748’de Londra’ya yerleşen, İngiliz yurttaşlığına geçerek (1801), yahudi toplumuyle ilişkisini kesen (1817) Benjamin d’İsraeli adındaki Venedikli zengin bir yahudi tüccarının tek oğlu idi. Beğeni¬len bir yazardı, tenkit ve edebiyat tarihi¬ne yöneldi. Yayımladığı eserler: Essays on the Literary Character (Edebî Karakterler Üstüne Denemeler) [1795J; Curiosities of Literature (Edebiyatta İlgi ...

Devamını Oku »

DiSRAELi (Benjamin)

DiSRAELi (Benjamin)

DiSRAELi (Benjamin) DiSRAELi (Benjamin), Beaconsfield kon- tu, İngiliz devlet adamı ve yazarı (Londra 1804-ay.y. 1881). isaac d’israeli’nin oğlu. Yahudi bir aileden gelmesine rağmen, 1817’- de anglikan inancına göre vaftiz edildi. Bu, ileride siyasî hayata atılmasına imkân ver- di. Zamanının bütün romantik aristokrat gençleri gibi, aşırı birtakım acaipliklere kapıldı, önce edebiyatçılığa özendi. İlkin başarısızlığa uğradı, sonra 1826’da Vivian Grey adlı romanıyle ...

Devamını Oku »